Yeni Netflix dizisi, sahtekar fenomenin gerçek hikayesini anlatıyor

Yönetmen koltuğunda Jeffrey Walker'ın oturduğu dizi Avustralya'nın Melbourne kentinde çekildi (Netflix)
Yönetmen koltuğunda Jeffrey Walker'ın oturduğu dizi Avustralya'nın Melbourne kentinde çekildi (Netflix)
TT

Yeni Netflix dizisi, sahtekar fenomenin gerçek hikayesini anlatıyor

Yönetmen koltuğunda Jeffrey Walker'ın oturduğu dizi Avustralya'nın Melbourne kentinde çekildi (Netflix)
Yönetmen koltuğunda Jeffrey Walker'ın oturduğu dizi Avustralya'nın Melbourne kentinde çekildi (Netflix)

Netflix, merakla beklenen gerçek suç dizisi Apple Cider Vinegar'ın ilk fragmanını ve resmi yayın tarihini paylaştı.

"Neredeyse gerçek bir hikaye"

Avustralyalı dolandırıcı sosyal medya fenomeni Belle Gibson hakkındaki mini dizi, 6 Şubat'ta izleyiciyle buluşacak.

Dizi, dünyayı beyin kanseri olduğuna ve tamamen doğal bir yaşam tarzıyla kendini başarılı bir şekilde tedavi ettiğine ikna ederek sağlıklı yaşam imparatorluğu kuran Avustralyalı bekar annenin hızlı yükselişini ve düşüşünü anlatıyor. 

Netflix'in dizi için yaptığı resmi açıklamada "Tüm bunlar inanılmaz derecede ilham verici olurdu... Eğer doğru olsaydı" ifadesi kullanılıyor.

Fragmanda Belle, gerçekten kanser hastası olan popüler bir blog yazarı Milla Blake'le tanışmak istiyor. Ancak kısa süre sonra birbirlerine rakip oluyorlar.

Netflix Türkiye de dizinin yayın tarihini takipçilerine duyurdu. Yaklaşık iki buçuk dakikalık fragmanın paylaşıldığı gönderide şöyle dendi:

Bir yalandan uyarlanan, neredeyse gerçek bir hikaye.

Geçen yılın sonlarında Netflix, Belle'in sosyal medya fenomenliğinden dünya çapında rezil olmuş bir dolandırıcıya uzanan inanılmaz yolculuğunu anlatan diziden birkaç kare ve tanıtım videosu paylaşmıştı.

Aksanı için lehçe koçuyla çalıştı

Başroldeki Kaitlyn Dever, 2019 yapımı komedi Booksmart, bir şirketin Amerikan tarihindeki en kötü uyuşturucu salgınını nasıl tetiklediğini anlatan mini dizi Dopesick, Netflix'in gerçek olaylardan uyarladığı suç hikayesi Unbelievable'la tanınıyor.

Amerikalı aktris, Avustralya aksanını tam anlamıyla benimsemek için bir lehçe koçuyla çalıştı.

Apple Cider Vinegar'ın yaratıcılığını, Nine Perfect Strangers'la da bilinen ödüllü Avustralyalı yazar Samantha Strauss üstleniyor.

Strauss, dizinin senaryosunu gelecek vaat eden yetenekler Anya Beyersdorf ve Angela Betzien'le birlikte yazdı.

Dizi, Gibson aldatmacasının ayrıntılarını ortaya çıkaran Beau Donelly ve Nick Toscano adlı gazetecilerin yazdığı kurmaca olmayan The Woman Who Fooled the World (Dünyayı Kandıran Kadın) kitabından esinleniyor.

30 yaşındaki Dever'a dizide Debnam-Carey, Aisha Dee, Tilda Cobham-Hervey ve Ashley Zukerman gibi isimler eşlik ediyor.

Independent Türkçe, Hollywood Reporter, Variety, IndieWire



Bilinç, beynin neresinde? Öne çıkan iki teori de sınavı geçemedi

Araştırmacılar bilincin, beynin zekadan ziyade duyularla ilişkili bölümünde oluştuğunu düşünüyor (Pixabay)
Araştırmacılar bilincin, beynin zekadan ziyade duyularla ilişkili bölümünde oluştuğunu düşünüyor (Pixabay)
TT

Bilinç, beynin neresinde? Öne çıkan iki teori de sınavı geçemedi

Araştırmacılar bilincin, beynin zekadan ziyade duyularla ilişkili bölümünde oluştuğunu düşünüyor (Pixabay)
Araştırmacılar bilincin, beynin zekadan ziyade duyularla ilişkili bölümünde oluştuğunu düşünüyor (Pixabay)

Bilincin beynin hangi bölümünde olduğunu araştıran bilim insanları ilginç sonuçlara ulaştı. 

Kişinin kendisini, etrafını, deneyimlerini, duygularını anlamasını sağlayan bilinç, insan varlığının temel bileşenlerinden biri. 

Bilim insanları uzun zamandır bilincin beynin hangi bölümünde, nasıl meydana geldiğini anlamaya çalışıyor. Pek çok fikir ortaya atılırken halihazırda 30'a yakın teori olduğu tahmin ediliyor. 

Bunlar arasında en çok öne çıkan ikisiyse Küresel Çalışma Alanı Teorisi (GWT) ve Bütünleşik Bilgi Teorisi (IIT). Bunlardan ilki bilincin, beynin ön kısmında olduğunu ve buradaki kilit bölgeler duyusal bilgileri tüm beyne yaydığında bilinçli deneyimin ortaya çıktığını savunuyor. 

IIT ise beyindeki bilginin son derece entegre ve bütünleşik olduğunu ve bu şekilde bilinçli bir deneyimin mümkün olduğunu öne sürüyor.

Önde gelen hakemli dergi Nature'da 1 Mayıs Perşembe günü yayımlanan çalışmada bilim insanları, bu iki teoriyi test ederek hangisinin geçerli olduğunu bulmaya çalıştı. Bulgular, ikisinin de yetersiz olduğuna işaret ediyor. 

Max Planck Enstitüsü'nden Dr. Lucia Melloni ve ekip arkadaşları, ABD, Avrupa ve Çin'deki 12 laboratuvarda 256 kişiye çeşitli görüntüleri izleterek beyinlerindeki elektrik ve manyetik aktiviteyi ve kan akışını ölçtü. 

Katılımcıların bilinçli farkındalığını ölçmek için onlara çeşitli yüzler, nesneler ve semboller gösterildi. Katılımcılar ekranda belirli görüntüler belirdiğinde bir düğmeye bastı. Ekip katılımcıların beynini üç farklı yöntem kullanarak izledi.

Bulgular bilincin, beynin düşünmeyle ilişkili ön kısmından ziyade, görme ve işitmeyle bağlantılı duyusal bölgeleri içeren arka kortekste ortaya çıktığına işaret ediyor. 

Çalışma, beynin arka kısmındaki nöronlarla öndeki bölgeler arasındaki önemli bağlantılar saptasa da bilincin ana merkezinin arka kortekste olduğu fikrini destekliyor.

Araştırmada ayrıca IIT'nin öne sürdüğü gibi bilincin, beynin çeşitli bölümlerinin etkileşimi ve işbirliğiyle oluştuğunu destekleyen güçlü kanıtlar da bulunmadı. 

Makalenin başyazarlarından Christof Koch, "Burada kanıtlar kesinlikle arka korteks lehine. Bilinçli deneyimle ilgili bilgiler ön loblarda ya yoktu ya da arka kortekse kıyasla çok daha zayıftı" diyerek ekliyor: 

Bu durum, ön lobların zeka, yargılama, muhakemede kritik önem taşımasına karşın görme, bilinçli görsel algılama gibi konularda kritik bir rol oynamadığı fikrini destekliyor.

Araştırmacılar yeni çalışmanın komadaki veya bitkisel hayattaki hastalar açısından da önem taşıdığını ifade ediyor.  

Bu durumdaki hastalar birkaç gün boyunca yanıt vermediği zaman genellikle bilinçlerini kaybettikleri varsayılarak yaşam destek ünitesiyle bağları kesiliyor. Ancak geçen yıl yayımlanan bir çalışmada tepkisiz hastaların yaklaşık 4'te birinin bilinci olabileceği tespit edilmişti.

Bu araştırmaya gönderme yapan Koch "Bilincin beyindeki temelini bilmek, sinyal vermeden 'orada olmanın' bu gizli biçimini daha iyi saptamamızı sağlar" diyor. 

Independent Türkçe, Reuters, New York Times, SciTechDaily, Nature