Yetişkinlikte DEHB tanısı konan kişilerde demans görülme riski daha yüksek olabilir

100 binden fazla kişinin tıbbi kayıtları incelendi

Demans genel olarak hafıza, düşünme yeteneği, dikkat ve karar alma, konuşma merkezindeki bozulmalarla kendini gösterebiliyor (Pixabay)
Demans genel olarak hafıza, düşünme yeteneği, dikkat ve karar alma, konuşma merkezindeki bozulmalarla kendini gösterebiliyor (Pixabay)
TT

Yetişkinlikte DEHB tanısı konan kişilerde demans görülme riski daha yüksek olabilir

Demans genel olarak hafıza, düşünme yeteneği, dikkat ve karar alma, konuşma merkezindeki bozulmalarla kendini gösterebiliyor (Pixabay)
Demans genel olarak hafıza, düşünme yeteneği, dikkat ve karar alma, konuşma merkezindeki bozulmalarla kendini gösterebiliyor (Pixabay)

İsrailli bilim insanları, yetişkinlik döneminde dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğu (DEHB) tanısı konan kişilerde, ileri yaşlarda demans görülme riskinin daha yüksek olabileceğini öne sürdü.

Hakemli tıp dergisi Jama Network Open’da yayımlanan araştırmadaki sonuçlar, 100 binden fazla kişinin tıbbi kayıtlarının incelenmesiyle elde edildi. Buna göre, yetişkinliğinde DEHB tanısı alanların, yaşamlarının ilerleyen dönemlerde demans geliştirme riskinin diğer insanlara göre yaklaşık üç kat daha fazla olduğu ortaya kondu.

İsrail'de sağlık hizmetleri veren bir bakım kuruluşunun kayıtlarını inceleyen Hayfa Üniversitesi’nden Dr. Stephen Levine ve ekibi, mevcut DEHB veya demans tanısı olan kişileri çalışma dışında bıraktı.

Bilim insanları, Ocak 2023'te ayında başladıkları araştırmada yaş ortalaması 57,7 olan 109.bin 218 kişiyi 2020'ye kadar takip etti.

Bulgulara göre, çalışma dönemi boyunca 730 kişiye DEHB, bu kişilerden 96’sına da (yüzde 13’ü) aynı zamanda demans tanısı konuldu.

Buna karşılık, yetişkinlerde dikkat eksikliği ve hiperaktivite tanısı almayan ancak demans tanısı alan kişilerin oranı yüzde 7 oldu.

Bilim insanları, yaş, cinsiyet, sosyoekonomik durum, sigara kullanımı ve çeşitli sağlık durumları gibi faktörleri de göz önünde bulundurduktan sonra, yetişkin DEHB tanısı alan kişilerin demans tanısı alma riskinin 2,77 kat daha fazla olduğunu aktardı. 

Daha fazla araştırmaya ihtiyaç var 

Psikostimülan ilaçlar (DEHB için alınan ilaç) kullanan kişilerde demans gelişme riski arasında net bir ilişki görülmediğini de belirten ekip, bulgunun daha fazla daha fazla araştırmaya ihtiyaç duyduğunun altını çizdi.

Öte yandan araştırmacılar, sonuçların çocukluk çağında DEHB teşhisi alan kişileri kapsayıp kapsamadığına dair bir şey söyleyemediklerini ve bağlantılarda sebep sonuç ilişkisini kanıtlayamadıklarını ekledi. 

Dünya Sağlık Örgütü'ne göre demans, dünyada yaklaşık 55 milyon kişiyi etkiliyor. Bu sayının 2050'ye kadar üç katına çıkacağı öngörülüyor.

Independent Türkçe



Diyet haplarının Kutsal Kase'si İştahı ve kas kütlesini etkilemeden yağ yakıyor

GLP-1 iğneleri, kan şekerini, iştahı ve sindirimi düzenleyen doğal bir hormonu taklit ederek çalışıyor. Ancak yeni hap, kaslardaki metabolizmayı tetikliyor (Pexels)
GLP-1 iğneleri, kan şekerini, iştahı ve sindirimi düzenleyen doğal bir hormonu taklit ederek çalışıyor. Ancak yeni hap, kaslardaki metabolizmayı tetikliyor (Pexels)
TT

Diyet haplarının Kutsal Kase'si İştahı ve kas kütlesini etkilemeden yağ yakıyor

GLP-1 iğneleri, kan şekerini, iştahı ve sindirimi düzenleyen doğal bir hormonu taklit ederek çalışıyor. Ancak yeni hap, kaslardaki metabolizmayı tetikliyor (Pexels)
GLP-1 iğneleri, kan şekerini, iştahı ve sindirimi düzenleyen doğal bir hormonu taklit ederek çalışıyor. Ancak yeni hap, kaslardaki metabolizmayı tetikliyor (Pexels)

İştahı veya kas kütlesini olumsuz etkilemeden kan şekerini düşürerek yağ yakımını artıran bir diyet hapı, hastaların ağır yan etkiler yaşamadan zayıflamasını sağlayabilir.

Tip 2 diyabet ve obezite hastaları için geliştirilen potansiyel yeni ilaç tedavisi, tablet şeklinde alınıyor ve Ozempic'le Wegovy gibi GLP-1 iğnelerinden tamamen farklı bir şekilde çalışıyor.

Bu iğneler kan şekerini, iştahı ve sindirimi düzenleyen doğal bir hormonu taklit ediyor. 

Bu enjeksiyonlar bağırsak ve beyin arasındaki açlık sinyallerini etkiliyor ancak sıklıkla iştah kaybına, kas kütlesinde azalmaya ve sindirim sorunlarına neden olarak kişinin daha halsiz veya çökmüş hissetmesine yol açabiliyor.

Ancak yeni ilaç kaslardaki metabolizmayı tetikleyerek daha fazla yağ yakmalarını sağlayarak çalışıyor.

Bu tedavi, hayvanlar üzerinde yapılan araştırmalarda hem kan şekeri kontrolü hem de vücut yapısı üzerinde olumlu etkiler gösterirken günümüzün GLP-1 bazlı ilaçlarla ilişkili yan etkileri sergilemedi.

Karolinska Enstitüsü ve Stockholm Üniversitesi'nden araştırmacıların hakemli dergi Cell'de yayımladığı çalışma, 48 sağlıklı katılımcı ve tip 2 diyabet hastası 25 kişinin yer aldığı ilk klinik denemede, insanların da bu tedaviye iyi yanıt verebildiğini ortaya koydu.

Stockholm Üniversitesi Wenner-Gren Enstitüsü Moleküler Biyobilim Bölümü'nden öğretim üyesi ve çalışmanın yazarı Tore Bengtsson şöyle diyor:

Sonuçlarımız kas kütlesini kaybetmeden metabolik sağlığı iyileştirebileceğimiz bir geleceğe işaret ediyor. Kaslar, tip 2 diyabet ve obezitede önem arz ediyor ve kas kütlesi de beklenen yaşam süresiyle doğrudan ilişkili.

İlaç, araştırmacıların laboratuvarda geliştirdiği β2 (beta) agonisti türü adlı bir maddeye dayanıyor. Beta 2 agonisti ilaçlar genellikle astım tedavisinde kullanılıyor ancak kalp çarıntısı veya titreme gibi yan etkilere yol açabiliyor.

Araştırmacılar oluşturdukları molekülün, kalbi aşırı uyarmadan kaslar üzerinde olumlu bir etki yarattığını söylüyor.

Karolinska Enstitüsü Fizyoloji ve Farmakoloji Bölümü'nde yardımcı doçent olan ve araştırmanın yazarlarından Shane Wright, "Bu ilaç tamamen yeni bir tedavi yaklaşımını temsil ediyor ve tip 2 diyabet ve obezite hastaları için büyük önem taşıyabilir. Maddemiz sağlıklı kilo kaybını teşvik ediyor gibi görünüyor ve ayrıca hastalar iğne yapmak zorunda kalmıyor" diyor.

Araştırmacılar için bir sonraki adım, tedaviyi geliştiren şirket Atrogi AB'nin planlandığı klinik çalışma olacak.

Independent Türkçe