Kamerun: Nisan ayından bu yana iki ölüm ve 46 şüpheli maymun çiçeği vakası

Maymun çiçek hastalığına yakalanmış bir çocuk muayene oluyor (AP)
Maymun çiçek hastalığına yakalanmış bir çocuk muayene oluyor (AP)
TT

Kamerun: Nisan ayından bu yana iki ölüm ve 46 şüpheli maymun çiçeği vakası

Maymun çiçek hastalığına yakalanmış bir çocuk muayene oluyor (AP)
Maymun çiçek hastalığına yakalanmış bir çocuk muayene oluyor (AP)

Kamerun Sağlık Bakanlığı dün (Çarşamba)yaptığı açıklamada, maymun çiçeği virüsünün ülkede nisan ayından bu yana iki ölüme neden olduğunu ve aynı zamanda 46 şüpheli vakanın bildirdiğini, bunlardan altısının doğrulandığını belirtti.

Şarku’l Avsat’ın AFP'den aktardığına göre Kamerun Sağlık Bakanı Malachi Manouda tarafından salı akşamı açıklanan bir raporun ardından dün yapılan açıklamada, "bu hastalığın Nisan 2024'te yeniden ortaya çıkmasından beri ülkede 46 şüpheli maymun çiçeği vakası kaydedildi, bunlardan altısı doğrulandı ve iki ölüm kaydedildi.”

Ancak Sağlık Bakanlığı'na göre salgın “yeni ve daha ölümcül türle (Clade 1b) bağlantılı değil”.

Afrika Hastalık Kontrol Merkezi'nin (Africa CDC) ağustos ayında maymun çiçeği salgınını kıtasal bir halk sağlığı acil durumu olarak ilan etmesinden bu yana, “Kamerunlu yetkililerin hastalığın yerel olarak yayılmasını önlemek için gözetim, aşılama ve farkındalık önlemlerini güçlendirdiği” ifade edildi.

Afrika Hastalık Kontrol Merkezi'ne (ACDC) göre Afrika'da ağustos ayı sonunda aralarında Burundi (796 vaka), Kongo Brazzaville (162 vaka) ve Orta Afrika Cumhuriyeti'nin (45 vaka) de bulunduğu 14 ülkede maymun çiçeği salgını görüldü.

Salgına müdahaleyi organize etmekten sorumlu Kongo Halk Sağlığı Enstitüsü'nün son rakamlarına göre, Demokratik Kongo Cumhuriyeti (DRC) ocak ayından beri hastalığa bağlı yaklaşık 22.000 vaka ve 716 ölümle salgının merkez üssü konumunda.

Afrika Birliği Ajansı,  Afrika ülkeleri için yaklaşık 3.6 milyon aşı temin edildiğini ve aşıların etkilenen ülkelere ulaşmaya başladığını belirtti.



Pankreas tümörlerine yeni teşhis yöntemi: Kertenkele tükürüğü

Gila canavarının zehri, ağrı, mide bulantısı ve kusmaya neden olabiliyor (AFP)
Gila canavarının zehri, ağrı, mide bulantısı ve kusmaya neden olabiliyor (AFP)
TT

Pankreas tümörlerine yeni teşhis yöntemi: Kertenkele tükürüğü

Gila canavarının zehri, ağrı, mide bulantısı ve kusmaya neden olabiliyor (AFP)
Gila canavarının zehri, ağrı, mide bulantısı ve kusmaya neden olabiliyor (AFP)

Zehirli bir kertenkelenin tükürüğü, saptanması zor pankreas tümörlerinin tespit edilmesinde kullanılabilir. 

Temel işlevlerinden biri insülin üretmek olan pankreasta bu görevi üstlenen hücrelerde zaman zaman bozulmalar meydana gelerek insülinoma denen tümörler oluşuyor.

Nadir görülen bu tümörler genellikle iyi huylu oluyor. Ancak kan şekeri seviyesinin düşmesine bağlı olarak kişinin bayılmasına veya nöbet geçirmesine yol açabiliyor.

Uzmanlar çok küçük olsalar bile bir an önce çıkarılmaları gerektiğini söylüyor. Ancak mevcut yöntemlerle bu tümörleri bulmak epey zorlu bir iş.

Hollanda'daki Radboud Üniversitesi Tıp Merkezi'nden Martin Gotthardt "Tümörün nerede olduğu bilinmiyorsa cerrahlar onu bulana kadar pankreası keserdi" diyerek ekliyor: 

Günümüzde insülinoma tespit edilemediği takdirde hastalar ameliyat edilmiyor çünkü doktorlar pankreasın tamamını çıkarmak istemiyor.

Gotthardt ve ekip arkadaşlarının Journal of Nuclear Medicine adlı hakemli dergide yayımlanan çalışmasına göre Gila canavarı adlı kertenkele bu sorunu çözmede büyük potansiyele sahip.

ABD ve Meksika'da yaşayan Gila canavarı, genellikle ölümcül olmayan bir zehir salgılıyor.

Kertenkelenin tükürüğündeki bir protein daha önce laboratuvarda işlemden geçirilerek diyabet tedavisinde kullanılmıştı. Sözkonusu protein pankreastaki reseptörlere bağlanarak insülin üretmelerini sağlıyor. 

Bilim insanları bundan yola çıkarak aynı proteinin insülinomaları da tespit etmeye yarayıp yaramayacağını araştırmaya koyuldu. 

İlk çalışmalarda radyoaktif bir molekül eklenen protein tümörü saptamasına karşın düşük kan şekeri ve mide bulantısı gibi yan etkilere yol açtı.

Yeni çalışmayı yürüten ekipse başka bir molekül ekleyerek yan etkileri büyük ölçüde ortadan kaldırdı. 

Kan şekeri düşük olan 69 kişide yeni yöntemi test eden bilim insanları, yüzde 95 oranında başarıyla tümörleri saptayabildiğini buldu. Buna karşılık mevcut taramalar yüzde 65 civarında başarı gösteriyor. 

Tümörler tespit edildikten sonra hastaların vücudundan başarıyla çıkarıldı.

Makalenin başyazarı Marti Boss, "Yeni taramanın diğer tüm taramaların yerini alabileceğine inanıyoruz" diyerek ekliyor:

Bazıları onlarca yıldır hasta olmasına rağmen bu hastaların hepsi ameliyattan sonra tamamen iyileşti.

Independent Türkçe, Science News, Popular Science, Journal of Nuclear Medicine