Ukrayna'dan çarpıcı iddia: "Rusya'nın kullandığı İran drone'larında Avrupalı firmaların parçaları var"

Parçaların geçtiği ülkeler arasında Türkiye de var

Tahran yönetimi, Şahid drone'larını Ukrayna savaşı başlamadan önce Rusya'ya sattıklarını, savaşta  Kremlin'e silah tedarik etmediklerini savunmuştu (Reuters)
Tahran yönetimi, Şahid drone'larını Ukrayna savaşı başlamadan önce Rusya'ya sattıklarını, savaşta Kremlin'e silah tedarik etmediklerini savunmuştu (Reuters)
TT

Ukrayna'dan çarpıcı iddia: "Rusya'nın kullandığı İran drone'larında Avrupalı firmaların parçaları var"

Tahran yönetimi, Şahid drone'larını Ukrayna savaşı başlamadan önce Rusya'ya sattıklarını, savaşta  Kremlin'e silah tedarik etmediklerini savunmuştu (Reuters)
Tahran yönetimi, Şahid drone'larını Ukrayna savaşı başlamadan önce Rusya'ya sattıklarını, savaşta Kremlin'e silah tedarik etmediklerini savunmuştu (Reuters)

Ukrayna, Rusya'nın savaşta kullandığı iddia edilen İran yapımı drone'larda, Avrupa'daki firmaların ürettiği parçaların yer aldığını öne sürdü. 

İddia, Kiev yönetiminin ağustosta G7 ülkelerine gönderdiği ve Birleşik Krallık'ın (BK) önde gelen gazetelerinden Guardian'ın incelediği bir belgede ortaya atıldı. 

47 sayfalık belgede, söz konusu drone'larla haziran-ağustos arasında Ukrayna'daki noktalara yaklaşık 600 saldırı düzenlendiği savunuldu.

Belgede, İran yapımı Şahid-131'de 52, Şahid-136'daysa 57 adet elektronik aksamın Batılı firmalar tarafından üretildiğinin saptandığı ileri sürüldü.

Söz konusu parçaların ABD, BK, Kanada ve Japonya'da yer alan firmaların yanı sıra Avrupa'da Fransa, Almanya, İsviçre, Hollanda ve İtalya'daki şirketler tarafından üretildiği savunuldu. 

Belgede ayrıca İran'ın ithal ettiği parçaların Türkiye, Hindistan, Kazakistan, Özbekistan, Vietnam ve Kosta Rika üzerinden gönderildiği de iddia edildi.

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'in emriyle geçen yıl 24 Şubat'ta başlayan savaşta ABD başta olmak üzere Batılı ülkeler, İran'ı Rusya'ya silah satmakla suçlamıştı. 

Tahran yönetimiyse iddiaları defalarca reddetmişti. İran Cumhurbaşkanı İbrahim Reisi, 18 Eylül'deki açıklamasında, Washington yönetiminin iddialarının gerçeği yansıtmadığını savunarak, "Biz Ukrayna'daki savaşa karşıyız. Eğer ellerinde Rusya'ya silah ya da drone gönderdiğimize dair belge varsa göstersinler"demişti.

Öte yandan Kiev'in hazırladığı belgede, Şahid-136 ve Şahid-131 drone'larının başkent Tahran'dan Hazar Denizi'nin güney kıyısındaki Amirabad Limanı'na, oradan da Rusya'ya bağlı özerk bir cumhuriyet olan Dağıstan'ın başkenti Mahaçkale'ye gönderildiği öne sürüldü.

Rusya'nın İran'la silah tedariki bağlantısını gizlemek cihazlara Geranium-1 ve Geranium-2 adlarını verdiği de iddia edildi. Buna ek olarak Tahran ve Kremlin'in Şahid-136 drone'unun hızını ve menzilini geliştirmek için ortak çalışma yürüttüğü de savunuldu.

Belgede adı geçen firmalardan İsviçre merkezli STMicroelectronics'ten yapılan açıklamada "Dünya çapında 200 binden fazla müşteriyle çalışıyoruz ve ürünlerimizin amaçları dışında kullanılmasına izin vermiyoruz" dendi.

BK merkezli TI Fluid Systems, Guardian'ın yorum talebine yanıt vermezken, Alman firması Infineon Technologies AG, hiçbir şekilde İran'a parça satmadıklarını ve Rusya'daki faaliyetlerini geçen yıl martta sonlandırdıklarını bildirdi.

Hollandalı NXP Semiconductor şirketinden yapılan açıklamadaysa "Ürünlerimizin Rus ve İran yapımı silahlarda kullanılmasını onaylamıyoruz" dendi. 

Independent Türkçe



Putin, askeri liderlerle bir araya gelerek Ukrayna'da savaş hedeflerine tam anlamıyla ulaşılması çağrısında bulundu

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin (AP)
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin (AP)
TT

Putin, askeri liderlerle bir araya gelerek Ukrayna'da savaş hedeflerine tam anlamıyla ulaşılması çağrısında bulundu

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin (AP)
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin (AP)

Kremlin, dün yaptığı açıklamada, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'in Genelkurmay Başkanı, Harekât Dairesi Başkanı ve Batı ve Güney askeri gruplarının komutanlarıyla bir araya geldiğini duyurdu.

Kremlin açıklamasına göre Putin, Rus askeri liderlerine Ukrayna'daki özel askeri harekâtın hedeflerine tam olarak ulaşılması gerektiğini vurgulayarak, Kupyansk -Oskol civarında yaklaşık 15 Ukrayna silahlı kuvvetleri taburunun kuşatıldığını kaydetti.

Kremlin, Putin'in Ukraynalı askerlerin silahlarını bırakıp teslim olma yetkisine sahip olması gerektiğini ve Ukrayna'daki siyasi liderliğin "iktidarı gasp eden bir suç örgütünden ibaret" olduğunu söylediğini belirtti.

fgth
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Kremlin'de Rusya Güvenlik Konseyi toplantısına başkanlık ediyor (AFP)

Putin, "Kiev rejiminin temsilcileri altın saraylarda oturuyor ve Ukrayna ve askerlerinin kaderini düşünmüyorlar" ifadesini kullandı.

Rusya Genelkurmay Başkanı Valeriy Gerasimov ise Rus güçlerinin Ukrayna'nın kuzeydoğusundaki Kobani şehrinin tam kontrolünü ele geçirdiğini ve Rus silahlı kuvvetlerinin operasyonlarını sürdürdüğünü, neredeyse her yöne doğru ilerlediğini vurguladı. Ayrıca, Harkov bölgesindeki Volçansk şehrinin topraklarının yüzde 80'inden fazlasının kurtarıldığını da kaydetti.

Putin'in askeri liderlerle görüşmesi, ABD Başkanı Donald Trump'ın Ukrayna'daki savaşı sona erdirmek için hazırladığı 28 maddelik planın onaylandığına dair medya haberlerinin ardından geldi. Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenskiy ise "bu ABD planının taslağı üzerinde çalışmayı" kabul ettiğini doğruladı.


İsrail, Gazze'deki kontrolünü sağlamlaştırmak için suikastları yoğunlaştırıyor

İki Filistinli kadın, İsrail'in Ams kentine düzenlediği hava saldırısında yakınlarını kaybetmelerinin acısını paylaşıyor (EPA).
İki Filistinli kadın, İsrail'in Ams kentine düzenlediği hava saldırısında yakınlarını kaybetmelerinin acısını paylaşıyor (EPA).
TT

İsrail, Gazze'deki kontrolünü sağlamlaştırmak için suikastları yoğunlaştırıyor

İki Filistinli kadın, İsrail'in Ams kentine düzenlediği hava saldırısında yakınlarını kaybetmelerinin acısını paylaşıyor (EPA).
İki Filistinli kadın, İsrail'in Ams kentine düzenlediği hava saldırısında yakınlarını kaybetmelerinin acısını paylaşıyor (EPA).

İsrail, Gazze Şeridi'ndeki ateşkesten bu yana düzenli aralıklarla gerçekleştirdiği hedefli suikastlar aracılığıyla bölge üzerinde güvenlik kontrolünü sağlamaya çalışıyor. Bu operasyonlar son zamanlarda yoğunlaşarak, sözde geri çekildiği "sarı hattı" bile aştı ve böylece ateşkes anlaşmasının "ikinci aşamasına" geçişi engelledi.

İsrail, iddia edilen güvenlik olaylarını saldırı düzenlemek için defalarca istismar ederken, diğer durumlarda, özel kuvvetlerinin silahlı mensuplarını veya Filistinli işbirlikçilerini kullanarak aktivistlere suikastlar düzenledi.

İsrail, çarşamba akşamı düzenlediği bir dizi hava saldırısında onlarca kişiyi ve en az iki Hamas saha komutanını öldürdü.

Şarku’l Avsat’ın İsrail Ordu Radyosu'ndan aktardığına göre Şin Bet güvenlik servisi, Gazze Şehri'nin Zeytun semtinde Kassam Tugayları komutanlarının bir toplantısı hakkında kesin istihbarat aldı. Toplantıya saldırı düzenlendi ve komutanlardan en az ikisi öldürüldü.


Beyaz Saray: İsrail büyükelçimizin hüküm giymiş bir casusla görüştüğünden haberimiz yoktu

Casus Jonathan Pollard (Reuters)
Casus Jonathan Pollard (Reuters)
TT

Beyaz Saray: İsrail büyükelçimizin hüküm giymiş bir casusla görüştüğünden haberimiz yoktu

Casus Jonathan Pollard (Reuters)
Casus Jonathan Pollard (Reuters)

Beyaz Saray sözcüsü Karoline Leavitt, dün yaptığı açıklamada, Beyaz Saray'ın ABD'nin İsrail Büyükelçisi Mike Huckabee'nin, İsrail adına casusluk yapmaktan 30 yıl hapis yatan eski ABD Donanma analisti Jonathan Pollard ile yaptığı görüşmeden haberdar olmadığını söyledi.

New York Times dün, Huckabee'nin temmuz ayında Kudüs'teki ABD Büyükelçiliği'nde Pollard ile görüştüğünü bildirdi. Gazete, görüşmenin Huckabee'nin resmi programında yer almadığını ve ABD'li yetkililerin bu görüşmeye şaşırdığını ifade etti.

Şarku'l Avsat'ın Reuters'ten aktardığına göre Levitt, düzenlediği basın toplantısında, yönetimin toplantı hakkında önceden bilgisi olmadığını, ancak "Başkan, büyükelçimiz Mike Huckabee'yi ve onun Amerika Birleşik Devletleri ve İsrail için yaptığı her şeyi destekliyor" dedi.

Pollard, bir İsrail haber kanalına verdiği röportajda, Huckabee ile görüşmenin kendi isteği üzerine gerçekleştiğini söyledi.

İsrail haber kanalı i24NEWS'e verdiği röportajda, "Görüşmeyi başlangıçta çok kişisel bir sebeple talep ettim. Hapishanedeyken benim için gösterdiği tüm çabalar için içten takdirimi ifade etmek istedim" şeklinde konuştu.

Huckabee, 2011 başkanlık kampanyası sırasında Pollard'ın serbest bırakılması çağrısında bulunmuştu.

Pollard, 1987 yılında müttefik bir ülke adına casusluk yapmak ve son derece gizli ABD belgelerini İsrail'e aktarmak suçundan verilen en ağır ceza olan müebbet hapse mahkûm edildi. 2015 yılında şartlı tahliye edilene ve 2020 yılında İsrail'e taşınana kadar 30 yıl hapis yattı.

Dava, ABD-İsrail ilişkilerini zorladı ve ABD istihbarat topluluğundaki birçok kişi, bunu hâlâ ABD tarihindeki en yıkıcı gizli bilgi ihlallerinden biri olarak görürken, İsrail'deki bazıları ise onu bir kahraman olarak görüyor.

Gazete, toplantının CIA içinde "huzursuzluk yarattığını" ve ABD yetkililerinin hüküm giymiş casuslarla temastan kaçınma şeklindeki uzun süredir devam eden uygulamadan bir sapmayı temsil ettiğini bildirdi.

Huckabee'nin yönetimden onay isteyip istemediği belirsiz ve bu durum, toplantının müttefik casusluk konusunda daha esnek bir ABD duruşunun sinyali olabileceği endişelerini artırdı.

İsrail'in sadık bir destekçisi ve Başkan Donald Trump'ın siyasi müttefiki olan Huckabee, Trump yönetiminin İsrail ile diplomatik ve güvenlik iş birliğini güçlendirmesiyle birlikte İsrailli liderlerle yakın bağlar kurdu.

Gazete, Huckabee'nin ayrıca Pollard'ın da mensubu olduğu İsrail sağ kanadıyla ilişkileri güçlendirmeye çalıştığını da ifade etti.