İsrailli hak örgütü B'tselem: İsrail, Hamas'la değil Filistinli sivillerle savaşıyor

İsrailli insan hakları örgütü B'Tselem, İsrail'in abluka altındaki Gazze Şeridi'nde Hamas'la değil Filistinli sivillerle savaştığını belirtti

Gazze’deki hükümete göre, Gazze Şeridi’nde İsrail saldırılarında öldürülen Filistinlilerin sayısı 7 bin 112’si çocuk ve 4 bin 885’i kadın olmak üzere 16 bin 248’e yükseldi (AA)
Gazze’deki hükümete göre, Gazze Şeridi’nde İsrail saldırılarında öldürülen Filistinlilerin sayısı 7 bin 112’si çocuk ve 4 bin 885’i kadın olmak üzere 16 bin 248’e yükseldi (AA)
TT

İsrailli hak örgütü B'tselem: İsrail, Hamas'la değil Filistinli sivillerle savaşıyor

Gazze’deki hükümete göre, Gazze Şeridi’nde İsrail saldırılarında öldürülen Filistinlilerin sayısı 7 bin 112’si çocuk ve 4 bin 885’i kadın olmak üzere 16 bin 248’e yükseldi (AA)
Gazze’deki hükümete göre, Gazze Şeridi’nde İsrail saldırılarında öldürülen Filistinlilerin sayısı 7 bin 112’si çocuk ve 4 bin 885’i kadın olmak üzere 16 bin 248’e yükseldi (AA)

B'Tselem tarafından hazırlanan raporda, İsrail ordusunun 7 Ekim'den beri Gazze Şeridi'ne yönelik saldırılarına yer verildi.

İsrail ordusunun 2 Aralık'ta Gazze kentinin Eş-Şucaiye Mahallesi'ne düzenlediği saldırıda Hamas mensubu Visam Ferhat'ı hedef aldığını savunduğu aktarılan raporda, "İlk bilgilere göre o saldırıda, konut olarak kullanılan onlarca bina yıkıldı ve onlarca kişi öldü ve hala yüzlercesi enkazlar altında duruyor. Bu sonuçlara bakıldığında söz konusu saldırının hukuka aykırılığı konusunda hiçbir şüphe kalmıyor." denildi.

Herhangi bir saldırının askeri faydalarından çok siviller arasında can kayıplara yol açması durumunda meşruiyetini kaybettiğine işaret edilen raporda, İsrail'in sivillere yönelik işlenen suçlara gerekçe olarak iki iddiayı öne sürdüğü ancak ikisinin de asılsız olduğu kaydedildi.

İsrail'in "sivilleri korumak için elinden geleni yapmaya çalıştığı ancak Hamas'ın sivilleri canlı kalkan olarak kullandığı ve sivillerin öldürülmesinden Hamas'ın sorumlu olduğu" iddiasında bulunduğu hatırlatılan raporda, "Bu iddia, İsrail'in saldırılarında sonuçlar ne kadar korkunç olsa dahi hiçbir sınır tanımadığı anlamına geliyor." değerlendirmesinde bulunuldu.

İsrail'in ikinci iddiasının ise bombaladığı yerlerde yaşayan sivillerin oralardan ayrılmaları ve güvenli bölgelere gitmeleri uyarısında bulunduğu, dolayısıyla "oralarda kimsenin kalmadığı varsayıldığı" aktarılan raporda, "Bu iddia da gerçeklikten kopuktur. Öncelikle bölgedeki sivil vatandaşların çoğu Gazze'nin güneyine gidemediği için evinden ayrılamıyor. Dolayısıyla oralarda sivillerin olmadığını varsaymak yanlıştır. Ayrıca siviller evlerini terk etmiş olsa dahi bölge kapsamlı bombardımana tutulacak anlamına gelmiyor. Çünkü aksi tespit edilmediği sürece oralar sivil hedeflerdir." ifadelerine yer verildi.

Netanyahu ilk günden beri "intikamın ağır" olacağını söylüyor

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu'nun ilk günden beri "intikamın ağır" olacağı tehdidinde bulunduğu hatırlatılan raporda, Netanyahu ve diğer İsrailli yetkililerin sarf ettiği intikam sözlerinin Gazze Şeridi'ne yönelik saldırıların politikasında açıkça görüldüğüne dikkati çekildi.

Bu politika doğrultusunda Gazze Şeridi'ne atılan yüzlerce ton bombalar sonucu 6 bini aşkın çocuk ve yaklaşık 4 bini kadın olmak üzere 15 binden fazla insanın öldürüldüğü hatırlatılan raporda, "İçinde yüksek binaların da olduğu bazı mahalleler tümüyle yerle bir oldu, birçok cadde harabeye dönüştü. Ayrıca hala enkazlardan çıkarılamayan çok sayıda insan var." denildi.

İsrail'in saldırıları sonucu Gazze Şeridi'nde şu ana kadar yaklaşık 1,8 milyon insanın yerinden edildiği, bu insanların yiyecek, içecek ve ilaçtan mahrum halde insanlık dışı koşullarda oldukları vurgulanan raporda, İsrail'in saldırılar öncesinde sivilleri uyardığı ancak o sivillerin kendilerini koruma imkanlarına sahip olmadıklarını göz ardı ettiği belirtildi.

İsrail'in Gazze'de sadece askeri hedefleri vurduğunu öne sürdüğü ancak savaşın başladığı günden beri binlerce evi sivillerin başına yıktığı hatırlatılan raporda, halihazırda Gazze Şeridi'nin güneyinde toplanan insanların gidebileceği hiçbir yer olmadığı vurgulandı.

Raporda, "İsrail, Hamas'la değil Filistinli sivillerle savaşıyor." denildi.

İsrail'in devam eden saldırıları sonucu binlerce sivilin daha hayatını kaybedebileceği uyarısı yapılan raporda, İsrail'e Gazze'de daha fazla insanın öldürülmesiyle insani felaketin derinleşmesine yol açacak politikadan vazgeçme çağrısı yapıldı.



Trump: Kazakistan İbrahim Anlaşmaları'na katılacak

ABD Başkanı Donald Trump (AFP)
ABD Başkanı Donald Trump (AFP)
TT

Trump: Kazakistan İbrahim Anlaşmaları'na katılacak

ABD Başkanı Donald Trump (AFP)
ABD Başkanı Donald Trump (AFP)

ABD Başkanı Donald Trump, bugün Kazakistan'ın İsrail ile Müslüman çoğunluklu ülkeler arasındaki ilişkileri normalleştiren İbrahim Anlaşmaları'na katılacağını duyurdu.

Bu açıklama, Trump, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ve Kazakistan Cumhurbaşkanı Kasım Cömert Tokayev arasında gerçekleşen bir telefon görüşmesi sonrasında yapıldı.

Trump, Truth Social platformunda şunları yazdı: "Normalleşmeyi resmileştirmek için yakında bir imza töreni duyuracağız ve bu güçler kulübüne katılmak isteyen birçok ülke daha var."

 Kazakistan'ın İsrail ile halihazırda tam diplomatik ve ekonomik bağları var, bu da hareketin büyük ölçüde sembolik olacağı anlamına geliyor.

Trump, ABD'nin uzun süredir Rusya'nın hakimiyetinde olan ve giderek Çin'in de ilgi odağı haline gelen bölgede nüfuz kazanmaya çalıştığı bir dönemde, dün Beyaz Saray'da Tokayev ve dört Orta Asya lideriyle bir araya geldi.


Güvenlik Konseyi, Suriye Devlet Başkanı ve İçişleri Bakanı'na yönelik yaptırımları kaldırdı

TT

Güvenlik Konseyi, Suriye Devlet Başkanı ve İçişleri Bakanı'na yönelik yaptırımları kaldırdı

Fotoğraf: Reuters
Fotoğraf: Reuters

BM Güvenlik Konseyi, pazartesi günü Beyaz Saray'da ABD Başkanı Donald Trump ile görüşmesi planlanan Suriye Devlet Başkanı Ahmed eş-Şara'ya yönelik yaptırımları kaldırdı.

ABD tarafından dün hazırlanan bir karar tasarısı, Suriye İçişleri Bakanı Enes Hattab'a yönelik yaptırımları da kaldırdı.

Karar tasarısına 14 ülke destek verirken, Çin çekimser kaldı.

Güvenlik Konseyi, "Suriye'nin egemenliğine, bağımsızlığına, toprak bütünlüğüne ve ulusal birliğine tam saygı" taahhüdünü yineledi. Ayrıca, Suriye'nin tam, güvenli, hızlı ve engelsiz insani yardım erişimi sağlama ve terörizmle mücadele etme taahhüdünü memnuniyetle karşıladı. Güvenlik Konseyi kararı ayrıca, Suriye'nin "yabancı terörist savaşçıların" oluşturduğu tehdidi ele almasını, tüm Suriyelilerin insan haklarını korumasını, uyuşturucu kaçakçılığıyla mücadele etmesini, geçiş dönemi adaletini ilerletmesini, kalan kimyasal silahları ortadan kaldırmasını ve kapsayıcı, Suriye liderliğinde bir siyasi süreç başlatmasını beklediğini belirtti.

ABD'nin BM Daimi Temsilcisi Mike Waltz, kararı memnuniyetle karşılayarak, "Konsey, bu metnin kabulüyle Suriye'nin yeni bir döneme girdiğine dair güçlü bir siyasi mesaj vermiştir" dedi. Çin ise oylamada çekimser kalırken, Çin Büyükelçisi Fu Cong, Suriye'de "kırılgan güvenlik durumundan" "faydalanabilecek" "yabancı terörist savaşçıların" varlığından özellikle endişe duyduğunu belirterek, Konsey'in durumu tam olarak değerlendirmemiş olmasından duyduğu üzüntüyü dile getirdi.

Suriye'ye Hoş Geldiniz

Suriye Dışişleri Bakanlığı ise Güvenlik Konseyi oylamasının ardından Suriye'ye ve halkına verdiği destekten dolayı ABD'ye teşekkürlerini iletti. Dışişleri Bakanı Esad eş-Şeybani, "X" platformunda yaptığı paylaşımda, "Suriye, ABD ve dost ülkelere Suriye'ye ve halkına verdikleri destekten dolayı teşekkürlerini sunar" ifadesini kullandı. Şeybani, Suriye diplomasisinin "engelleri ortadan kaldırma ve daha açık ve istikrarlı bir Suriye geleceğine giden yolu açmada aktif varlığını ve istikrarlı ilerleme kaydetme yeteneğini" bir kez daha teyit ettiğini belirtti.

Eş-Şara'ya yönelik yaptırımların resmen kaldırılması büyük ölçüde sembolik nitelikte; zira benzer adımlar, başkanlık görevi sırasında Suriye dışına çıkmak zorunda kaldığı her seferinde atılmıştı. Varlık dondurma ve silah ambargosu da kaldırılacak. ABD Başkanı Donald Trump, eş-Şara'nın savaştan zarar görmüş ülkesinde barışa doğru "iyi ilerleme" kaydettiğini söylemesinin ardından, 10 Kasım'da Suriye Devlet Başkanı'nı görüşmeler için ağırlayacak.

sdfg
Trump ve Eş-Şara'nın geçen mayıs ayında Riyad'da gerçekleştirdiği görüşmeden (AP)

Bu, eş-Şara'nın Washington'a ilk ziyareti olsa da eylül ayında Birleşmiş Milletler'e yaptığı ve on yıllardır New York'ta BM Genel Kurulu'na hitap eden ilk Suriye devlet başkanı olduğu tarihi ziyaretinin ardından ABD'ye yapacağı ikinci ziyaret olacak. Geçtiğimiz yılın sonlarında yönettiği güçler tarafından Beşşar Esed'i deviren eş-Şara, mayıs ayında ABD başkanının bölge turu sırasında Riyad'da Trump'la ilk kez bir araya geldi. Washington, eş-Şara liderliğindeki silahlı grup Heyet Tahrir eş-Şam'ı geçen temmuz ayında terör örgütleri listesinden çıkardı. Şam, pazar günü yaptığı açıklamada, Suriye devlet başkanının Washington'da kalan yaptırımların kaldırılması, yeniden yapılanma ve terörle mücadele gibi konuları görüşeceğini belirtti.


Trump, uluslararası istikrar gücünün "çok yakında" Gazze'ye konuşlandırılmasını bekliyor

Gazze Şeridi'ndeki Kerem Ebu Salem sınır kapısında teslim edilmeyi bekleyen insani yardım paketlerinin yanında duran İsrail askeri (DPA)
Gazze Şeridi'ndeki Kerem Ebu Salem sınır kapısında teslim edilmeyi bekleyen insani yardım paketlerinin yanında duran İsrail askeri (DPA)
TT

Trump, uluslararası istikrar gücünün "çok yakında" Gazze'ye konuşlandırılmasını bekliyor

Gazze Şeridi'ndeki Kerem Ebu Salem sınır kapısında teslim edilmeyi bekleyen insani yardım paketlerinin yanında duran İsrail askeri (DPA)
Gazze Şeridi'ndeki Kerem Ebu Salem sınır kapısında teslim edilmeyi bekleyen insani yardım paketlerinin yanında duran İsrail askeri (DPA)

ABD Başkanı Donald Trump, ABD'nin BM Güvenlik Konseyi'ne Trump'ın barış planını desteklemeyi amaçlayan bir karar taslağı sunacağını açıklamasından bir gün sonra, uluslararası istikrar gücünün Gazze'ye "çok yakında" ulaşmasını beklediğini söyledi.

Cumhuriyetçi başkan, Beyaz Saray'da Orta Asya ülkelerinin liderleriyle yaptığı bir toplantıda, İsrail ile Hamas arasındaki ateşkesin yürürlüğe girmesinden yaklaşık bir ay sonra hala vahim bir insani durumla karşı karşıya olan Gazze Şeridi'ne uluslararası gücün konuşlandırılmasıyla ilgili bir gazetecinin sorusuna yanıt olarak, "Çok yakında olacak. Ve Gazze'de işler çok iyi gidiyor" ifadelerini kullandı.

Öte yandan Trump, İran'ın ABD yaptırımlarının kaldırılmasını talep ettiğini ve konuyu görüşmeye açık olduğunu ifade etti.

"Açıkçası, İran yaptırımların kaldırılması olasılığını soruyor. ABD'nin İran'a uyguladığı çok ağır yaptırımlar var ve bu da işleri zorlaştırıyor" diyen Trump, "Bunu duymaya açığım ve neler olacağını göreceğiz, ancak bu fikre de açığım" şeklinde konuştu.