Cumhurbaşkanı Erdoğan, KİK Zirvesi'nde konuştu: Gazze'deki mezalimin Suriye'yi de içerecek bölgesel bir savaşa dönüşmesine fırsat vermemeliyiz

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, ​​​​​​​İsrail-Filistin çatışmasına ilişkin "Önceliğimiz derhal kalıcı ateşkesin ilan edilmesi ve kesintisiz bir şekilde insani yardım akışının teminidir" dedi

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ı Doha'da (Reuters)
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ı Doha'da (Reuters)
TT

Cumhurbaşkanı Erdoğan, KİK Zirvesi'nde konuştu: Gazze'deki mezalimin Suriye'yi de içerecek bölgesel bir savaşa dönüşmesine fırsat vermemeliyiz

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ı Doha'da (Reuters)
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ı Doha'da (Reuters)

Erdoğan, Katar'da düzenlenen 44. Körfez İşbirliği Konseyi Zirvesi'nde katılımcılara hitap etti.

Zirvede bulunmaktan duyduğu mutluluğu dile getirerek konuşmasına başlayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, kendisini zirveye onur konuğu olarak davet eden Katar Emiri Şeyh Temim bin Hamad Al Sani'ye teşekkür etti.

Körfez ülkeleriyle Türkiye'nin ilişkilerinin her geçen gün geliştiğini belirten Erdoğan, zirveye katılımının, münasebetleri daha ileriye taşımanın bir tezahürü olduğunu dile getirdi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, el, gönül birliği içinde hareket ederek münasebetleri güçlendireceklerine inandığını vurguladı.

Körfez ülkeleri ile Türkiye'nin ticaret hacminin son 20 yılda 13 kat artarak geçen sene itibarıyla 23 milyar dolara ulaştığını aktaran Erdoğan, Türkiye-Körfez İşbirliği Konseyi Serbest Ticaret Anlaşması müzakerelerine yeniden başlanması ve anlaşmanın kısa sürede yürürlüğe girmesinin ticareti daha da artıracağına işaret etti.

Körfez ülkelerindeki insanların turistik seyahatlerinde en çok tercih ettikleri ülkelerin başında Türkiye'nin gelmesinin ayrı bir mutluluk kaynağı olduğunu vurgulayan Erdoğan, konseyle ilişkilerin temel unsuru olan Stratejik Diyalog Bakanlar Mekanizmasının bugüne kadar beş toplantı yaptığını anımsattı.

Dışişleri Bakanlarının iştirakiyle düzenlenen toplantıların altıncısına, 2024'ün ilk çeyreğinde Türkiye'nin ev sahipliği yapacağını dile getiren Erdoğan, Körfez bölgesini Türkiye üzerinden kara yoluyla Avrupa'ya bağlayan ulaştırma projelerine büyük önem atfettiklerini, bu projelerin enerji işbirlikleriyle taçlandırılması gerektiğine inandıklarını söyledi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasını şöyle sürdürdü:

Türkiye, uluslararası yatırımcılar için güvenli liman olma vasfını koruyor. Türk ekonomisine güvenen kardeşlerimize gereken her türlü desteği vermeye hazır olduğumuzu ifade etmek isterim. Savunma sanayi alanında Körfez'deki kardeşlerimizle çok farklı bir ivme yakaladık. Son hadiseler, bu alandaki işbirliğimizin ne kadar önemli ve stratejik olduğunu ortaya koydu. Ortak üretim ve finansman dahil savunma sanayindeki işbirliğimizi çeşitlendirmemizde fayda görüyorum.

"Gazze krizindeki tavrımız örnek oldu"

Riyad'da düzenlenen İslam İşbirliği Teşkilatı Arap Ligi Olağanüstü Ortak Zirvesi ile Filistin halkıyla dayanışmayı açık ve net gösterdiklerini hatırlatan Erdoğan, şunları kaydetti:

Gazze krizindeki bu ortak tavrımız, bölge ülkeleri olarak sorunlarımızı sahiplenme noktasında da bir örnek oldu. Zirvede alınan kararların takibini yapmamız önemlidir. Dışişleri Bakanları Temas Grubu çeşitli ülkelerde görüşmeler yürüttü, bu temaslara devam edecekler. Gazze'de kısa süreli geçici insani aranın sağlanması ve esir takası konusunda Katar'ın çabalarını takdirle karşılıyoruz. Tabii bu fasılanın kalıcı bir ateşkese dönüşmesini temenni ediyorduk ancak bu gerçekleşmedi. Netanyahu yönetimi siyasi ömrünü uzatmak uğruna tüm bölgemizin güvenliğini, geleceğini tehlikeye atıyor. Çoğunluğu çocuk ve kadın 17 bin Filistinli masumun hayatını kaybetmesi insanlık suçudur, savaş suçudur. İsrail'in işlediği bu suçlar yanına kar kalmamalıdır. Türkiye olarak bölgeye yönelik insani yardımlarımızı artırarak sürdürüyoruz. Bugüne kadar 12 uçak ve iki sivil gemi dolusu yardım malzemesini El-Ariş'e sevk ettik. Kanser hastaları ve çocuklar başta olmak üzere yaralıların, Türkiye'ye intikalini sağladık. Önceliğimiz, derhal kalıcı ateşkesin ilan edilmesi ve kesintisiz bir şekilde insani yardım akışının teminidir.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, son gelişmelerle birlikte 1967 sınırları temelinde başkenti Doğu Kudüs olan bağımsız, egemen bir Filistin devletinin kurulmasının ehemmiyetinin bir kez daha görüldüğüne işaret ederek, "Bu maksatla garantörlük dahil, bölge ülkeleriyle birlikte sorumluluk almaya hazır olduğumuzu açıkladık. Gazze'deki mezalimin Suriye'yi de içerecek bölgesel bir savaşa dönüşmesine fırsat vermememiz gerekiyor." diye konuştu.

"İşbirliğini ilerletmeye hazırız"

Suriye'nin istikrara kavuşmasının önündeki en büyük engelin, Suriye'nin toprak bütünlüğü ve birliğini tehdit eden başta PKK, PYD/YPG olmak üzere ayrılıkçı terör unsurları olduğunu belirten Erdoğan, "Bu terör örgütlerinin kendilerini meşrulaştırma çabalarına karşı tüm kardeşlerimizin müteyakkız olmasını bekliyoruz. Suriye ihtilafına 2254 sayılı Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi Kararı temelinde siyasi bir çözüm hedefliyoruz. Suriyelilerin gönüllü ve güvenli geri dönüşleri için de gerekli koşulların oluşturulması gerekiyor. Tüm aktörleri bu doğrultuda işbirliğine davet ediyoruz." ifadelerini kullandı.

Körfez İşbirliği Konseyi'nin kendi içinde kurumsal yapısını güçlendirme gayretlerini memnuniyetle takip ettiklerini dile getiren Erdoğan, bu derinleşmenin, genişleme ile eş zamanlı olarak yürütülmesinin konseye farklı ufuklar açacağına işaret etti.

Erdoğan, Körfez bölgesiyle yakın teması ve stratejik işbirliğini ortak çıkarlar ve karşılıklı saygı temelinde ilerletmeye hazır olduklarını vurgulayarak, başta Katar olmak üzere zirvede emeği geçenlere teşekkür etti.

Zirve sonrası Cumhurbaşkanı Erdoğan, liderlerle yemekte bir araya geldi.



Şarku’l Avsat kaynakları: Hamas Türkiye'den anlaşmayı Trump'a iletmesini istedi

Dışişleri Bakanı Hakan Fidan pazar günü Hamas liderleriyle bir araya geldi (Türkiye Dışişleri Bakanlığı)
Dışişleri Bakanı Hakan Fidan pazar günü Hamas liderleriyle bir araya geldi (Türkiye Dışişleri Bakanlığı)
TT

Şarku’l Avsat kaynakları: Hamas Türkiye'den anlaşmayı Trump'a iletmesini istedi

Dışişleri Bakanı Hakan Fidan pazar günü Hamas liderleriyle bir araya geldi (Türkiye Dışişleri Bakanlığı)
Dışişleri Bakanı Hakan Fidan pazar günü Hamas liderleriyle bir araya geldi (Türkiye Dışişleri Bakanlığı)

Şarku’l Avsat’a konuşan iki kaynak, Hamas’ın Gazze Şeridi'nde yeni bir ateşkes için girişimde bulunmaya çalıştığını ve ateşkes önerisini ABD Başkanı Donald Trump yönetimine iletmek için Türkiye'den destek talep ettiğini söyledi.

Kimliklerinin gizli kalması koşuluyla ayrı ayrı konuşan iki kaynak, Hamas yönetiminin, Hamas Hareketi tarafından önerilen ‘kapsamlı anlaşma’ ya da diğer adıyla ‘paket anlaşmasının’ Türkiye ile ABD arasındaki ’iyi ilişkilerden’ dolayı Türk yetkililer tarafından Trump yönetimine iletilebileceğine inandığını söyledi.

Hamas'ın önerisi, üzerinde mutabık kalınan sayıda Filistinli mahkûmun salıverilmesi karşılığında tüm İsrailli rehinelerin serbest bırakılmasını, savaşın durdurulmasını ve İsrail'in Gazze Şeridi'nin tüm bölgelerinden çekilmesini öngörüyor.

Hamas Liderlik Konseyi Başkanı Muhammed Derviş başkanlığındaki heyet, pazar günü Dışişleri Bakanı Hakan Fidan ile görüştü. Derviş, Milli İstihbarat Teşkilatı (MİT) Başkanı İbrahim Kalın ile de bir araya gelerek savaşın durdurulmasıyla ilgili görüşün yanı sıra, Filistin'in iç durumuna ve diğer konulara değindi.

Kaynaklardan biri Hamas'ın Türkiye'nin desteğini istemesiyle ilgili tutumunu, Hamas'ın tüm İsrailli rehineleri teslim etmesi halinde savaşın durmasını garanti edeceğini söyleyen ABD Rehine İşleri Özel Temsilcisi Adam Boehler’in açıklamalarına dayandırdığını, ancak İsrail'in bu girişimi reddettiğini açıkladı. İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ve hükümetindeki bazı bakanlar tarafından yapılan açıklamalar da bu tutumu teyit ediyor.

Kaynaklardan diğeri ise şunları söyledi:

“Türkiye'deki görüşmeler, Türk yetkililere, Hamas’ın vizyonunu Washington'a iletmek için mevcut ABD yönetimiyle olan iyi ilişkilerini kullanmaları gerektiği mesajını vermeyi amaçlıyordu.”

İki kaynak da ABD'nin bu öneriyi kabul etmesi için İsrail'e baskı yapılmasında daha büyük bir rol oynaması amacıyla, arabulucu Katar da dahil olmak üzere Donald Trump yönetimindeki yetkililere mesajın iletilmesi için şimdiye kadar başka araçların da kullanıldığı konusunda hemfikir.

Kaynakların aktardıklarına göre Hamas, Gazze'deki savaş devam ederken gerçekleşmesini istediği anlaşılan Trump'ın bölgeye yapacağı ziyaret öncesinde bir anlaşmaya varılması için ABD’nin tutumuna güveniyor. Kaynaklardan biri Trump'ın İran ile nükleer programı konusunda geçici de olsa bir çözüme ulaşmayı istediğini söyledi.

Hamas’tan kaynakların birkaç gün önce Şarku’l Avsat'a yaptığı açıklamaya göre Hamas’ın vizyonu ‘bölgesel ve uluslararası garantilerle beş yıl sürecek uzun bir ateşkese’ hazır ve açık olmasına dayanıyor.

Hamas, herhangi bir ateşkes anlaşmasının İsrail güçlerinin Gazze'den çekilmesini ve belirli bir insani protokol uyarınca insani yardımların Gazze Şeridi’ne girişini de kapsamasını istiyor. Hamas ayrıca Arap, Müslüman ve Avrupa ülkelerinin desteğini alan Mısır'ın önerisi doğrultusunda, Gazze'yi tam yetki ile yönetecek, bağımsız ve fraksiyona bağlı olmayan kişilerden oluşan bir Filistin komitesinin kurulmasını kabul ettiğini de açıkladı.