Sudan polisi, protestolara katılan yüzlerce kişiyi göz yaşartıcı gazla dağıttı ve geçiş hükümetine destek verenler, devrimin gidişatını düzeltme ve hedeflerini uygulama taleplerinin yerine getirilmesi için çağrıda bulunarak zorlu yaşam koşullarını kınadı. Aynı zamanda Sudan’ın devrik cumhurbaşkanı Ömer el-Beşir rejiminin destekçilerinin organize ettiği başka bir grup daha sokaklara dökülerek geçiş hükümetini vatandaşların ihtiyaçlarını yerine getirememekle suçladı ve hükümetin istifa etmesini istedi. Protestolar, Sudan’da 1964’te askeri rejime karşı gerçekleştirilen ilk ayaklanmanın -Ekim Devrimi- yıldönümüne denk geldi.
Yetkililer protestoların yapılacağını öngörerek salı günü gece yarısından itibaren başkent Hartum’un merkezine giden köprüleri kapatarak plastiklerden ve çimentolardan bariyerler oluşturdu. Sokakların ve köprülerin kapatılmasının vatandaşlara verebileceği rahatsızlıktan dolayı özür dilemeyen yetkililerin bu adımı, başkentte trafiğin neredeyse tamamen felç olmasına yol açtı. Başkentin “Hartum, Bahri ve Umm Durman” şehirleri arasında araçların ve vatandaşların geçişine izin vermeyen ordu, polis ve bir dizi askeri araçtan oluşan ortak kuvvetler konuşlandırıldı, şehir merkezindeki ordu komutanlığı çevresinde sıkı güvenlik önlemleri alındı ve buraya açılan yollar kapatıldı.
Sudan Meslek Odaları Birliği’nin (SPA) bir kanadı ülkedeki ekonomik durumları eleştiren protestolar yapılması için çağrıda bulunarak geçiş hükümetinin bir yılı geride bıraktığını ancak buna rağmen hükümetin performansının düşüklüğü sebebiyle krizlerin şiddetlendiğini belirtti. Sudan Komünist Partisi ve Sosyalist Arap Baas Partisi dahil olmak üzere Özgürlük ve Değişim Bildirgesi Güçleri (ÖDBG) ittifakından unsurlar SPA’nın bu açıklamalarını destekledi. Unsurlar geçiş hükümetini devlet kurumlarında reform yapmaya ve adaleti sağlamaya teşvik etmeyi hedeflediğini söyledi.
Buna karşılık, devrik rejimi destekleyen bir grup İslamcı, halkın memnuniyetsizliğinden ve hayat pahalılığı durumundan istifade etmeye çalışarak protesto çağrılarında bulundu. Grup geçiş hükümetini devirmek amacıyla vatandaşları kışkırtarak bu protestolara etkin olarak katılmaya çağırdı. Hartum Valisi konuya ilişkin yaptığı açıklamada alınan olağanüstü tedbirlerin gerekli olduğuna işaret ederek “Devrik cumhurbaşkanının destekçileri, yıkılmış iktidarlarının geri dönmesi umarak ya da barışın saflığını bozan şiddet olayları için umutsuz bir girişimde bulunarak özgürlük ve barışçıl ifade atmosferini kullanıyorlar” dedi.
Yüzlerce kişi sloganlar atarak şehir merkezine ulaşmaya çalıştı
Başbakan Abdullah Hamduk’un hükümetini destekleyen göstericiler Hartum vilayetinin bazı bölgelerinde “Hamduk sana ne oluyor? Hayır, hayır el-Kizan (Ömer el-Beşir rejimine ve İhvan üyelerine verilen isim)” gibi sloganlar attılar. Bu da İslamcıların Hamduk hükümetine duyduğu öfkenin onları siyasi toplumdan uzaklaştırıp liderlerini hapse atmasından kaynaklandığını gösteriyor. Hükümet yanlıları “Hamduk, ey Hamduk annen ile baban iyi ki seni doğurmuş” diye bağırırken buna karşılık geçiş hükümetine karşı olan el-Beşir rejiminin destekçileri “Ey Hamduk caddeleri ve köprüleri kapatsanda sana doğru geleceğiz” ve “Sadece casusların hükümeti düşer” şeklinde sloganlar attı.
Görgü tanıklarına göre yüzlerce kişi Bahri, Umm Durman ve Hartum’da gösteri düzenleyerek şehir merkezine, Cumhurbaşkanlığı Sarayı’na ve Bakanlar Kurulu’na ulaşmaya çalıştı. Ancak güvenlik güçleri kontrolleri sıkılaştırarak aralarında gazeteciler de dahil olmak üzere göstericilerin Hartum’a girmesine müsaade etmedi.
Görgü tanıkları polisin, Umm Durman tarafından el-Fetihab ile Beyaz Nil köprülerini ve Kuzey Hartum tarafından El Mek Nimir köprüsünü geçmeye çalışan göstericilere göz yaşartıcı gaz bombaları ile müdahale ettiğini belirtti. Hartum’un güneyinden gelen göstericiler de aynı şekilde dağıtıldı. Birden fazla taraftan yapılan çağrılara ve örtüşen gerekçelere rağmen, gösteriler önceki protestolar kadar büyük değildi. Yine de yetkililer sıkı güvenlik önlemleri alarak başkent Hartum ve içerisindeki üç şehrin çeşitli yerlerine çok sayıda güvenlik gücü yerleştirdiler.
Analistler, protestoya katılımın düşük olmasının, Müslüman Kardeşler Örgütü ve devrik rejimin destekçilerinin uygun fırsatı kollayarak geçiş hükümetini zayıflatıp devirmek amacıyla protestoları kullanmak için daha önceden yaptıkları ve böylece geniş bir halk kitlesine ulaştıkları eğitimden kaynaklanabileceğini söylediler. Başkaları ise düşük katılımın sebebini ABD Başkanı Donald Trump’ın Sudan’ın adını teröre destek veren ülkeler listesinden çıkarmaya ilişkin attığı Twitter mesajına ve böylece Sudan’daki kötü hayat koşullarını eleştiren çok sayıda kişinin umutlarının tekrar yeşermesine bağlıyor. Sudanlılar, General İbrahim Abbud yönetimindeki askeri hükümetini sona erdiren ilk Sudan devrimi ve sonraki Sudan devrimlerinin simgesi olarak kabul edilen şehitlerinin anısına her yıl 1964 Ekim Devrimi’nin yıldönümü münasebetiyle sokaklarda protestolar düzenleyip sloganlar atıyor.
Sivil ve askeri gücün ortak olarak paylaştığı geçiş hükümeti, ekonomik zorluklarla, buğday, yakıt ve tıbbi malzemeler gibi temel malzemelerin eksikliğiyle, yabancı para birimleri karşısında Sudan lirasının sürekli değer kaybetmesiyle ve geçtiğimiz eylül ayından itibaren yüzde 222’yi aşan bir enflasyon oranı ile mücadele ediyor.
Sudan Komünist Partisi, üyelerine gösterilere katılma çağrısında bulundu
Sudan Komünist Partisi, ekim ayının başlarında hükümet ile silahlı hareketler arasında imzalanan barış anlaşmasını gözden geçirmek üzere üyelerine gösterilere katılma çağrısında bulundu. Parti yaptığı açıklamada anlaşmazlığa neden olan ve bölgesel ve ırksal çatışmaların fitilini ateşleyen kuzey, merkez ve doğu yollarının iptal edilmesi ve hükümeti anayasa belgesinin üzerinde değişiklik yapmayı bırakması için zorlama talebinde bulundu.
Parti Juba Anlaşmasının yasallaştırılmasını ve bu anlaşmanın değişiklik yapan güçlere alternatif olarak silahla mücadele güçleri tarafından dayatılmasını kabul etmediğini duyurdu. Açıklamada, devrimin talepleri tamamen yerine getirilinceye kadar, hareketin hükümete ve Egemenlik Konseyi’ne baskı yapmaya devam edeceği vurgulandı.
Diğer taraftan Ömer ed-Dakir liderliğindeki Sudan Kongre Partisi yaptığı açıklamada eksiklere dikkat çekmeyi, hataları düzeltmeyi ve devrim hedeflerine ulaşılmasına teşvik etmeyi amaçlayan her barışçıl halk hareketinin yanında olduğunu duyurdu. Parti yaptığı açıklamada Yasama Konseyi ve Anayasa Mahkemesi oluşturarak geçiş hükümetinin yapılarını tamamlama ve reformlar ile ekonominin iyileştirilmesine yönelik hareketlerin hızlandırılması gerektiğini vurguladı. Sudan Kongre Partisi geçiş dönemini baltalamaya çalışan devrik rejimin destekçilerinin fırsatı kaçırmasını sağlamayı isteğini vurgulayarak güvenlik hizmetlerine konvoyları ihlallerden koruyup kollama çağrısında bulundu.