Rusya’da Suriye seçimleri ‘özgür ve standartlara uygun’ olarak bulundu

27 Mayıs’ta Şam’da bir merkezde seçmenlerin oyları sayılıyor (Reuters)
27 Mayıs’ta Şam’da bir merkezde seçmenlerin oyları sayılıyor (Reuters)
TT

Rusya’da Suriye seçimleri ‘özgür ve standartlara uygun’ olarak bulundu

27 Mayıs’ta Şam’da bir merkezde seçmenlerin oyları sayılıyor (Reuters)
27 Mayıs’ta Şam’da bir merkezde seçmenlerin oyları sayılıyor (Reuters)

Rusya'nın Suriye'deki cumhurbaşkanlığı seçimlerine yönelik ilk tepkileri, Parlamento'daki Rus gözlemci ve yetkililerin yaptığı yorumlara göre "örgütlenme düzeyine, seçimlerin dürüstlüğü ve özgürlüğünü övmek" arasında değişiyor.
Kaynaklar, ilk sonuçlar beklenirken, Rus resmi makamlarından herhangi bir açıklama yapılmamasına rağmen medya, toplum ve Rus parlamentosunun uluslararası pozisyonlarının tamamen farklı bir resmini aktardı. Rusya’da seçimlerin tamamen normal koşullarda gerçekleştiğini gösteren bir sahne mevcut. Öyle ki Rus haber ajansı RIA Novosti, 27 Mayıs’ta sabah saatlerinde yaptığı haberlerde, ‘Beşşar Esed’in kazanma şansına’ değindi. ‘Russia 24’ kanalı muhabirleri de Suriye’deki cumhurbaşkanlığı seçimlerinin sonuçlarını nüfusun yaklaşık yüzde 80’inin katılımıyla özetledi. Kanal, son derece yüksek katılım nedeniyle oy kullanma sürecinin beş saat uzatıldığını ve ek sandıklar gönderildiğini bildirdi. Haberlerde, seçimlerin olaysız ve Rusya da dahil olmak üzere uluslararası gözlemcilerin katılımıyla gerçekleştiği aktarıldı.
Bu çerçevede medya organları, oy kullanma sürecini denetleyen Rus gözlemcilerin yanı sıra Belarus, Ermenistan, Abhazya ve Güney Osetya (Rus desteğiyle Gürcistan’dan ayrıldı) bölgelerinden katılan gözlemcilerden aktardığı haberlerinde, oy kullanma sürecinin özgürce ve uluslararası standartlara uygun olarak yürütüldüğünü bildirdi. Devlet Duması üyelerinden ve Rus heyetin başkanı Dmitry Sablin, gözlem sürecinde herhangi bir ihlal kaydedilmediğini ve seçimlerin ‘özgür ve adil bir şekilde, uluslararası standartlara uygun olarak’ gerçekleştirildiğini belirtti. Aynı şekilde Federasyon Konseyi (Senato) gözlemci heyeti başkanı Sergey Muratov, “Seçimlerin yasadışı sayılabileceğini söylemek Suriye ulusunun iradesine bir tür meydan okumadır” değerlendirmesinde bulundu.
Bunların yanı sıra iş adamlarının desteklediği ‘RBK’ ajansı tarafından yayınlanan bir habere göre Rus medya organlarında, rejim kontrolündeki bölgelerde uzun kuyruklar, İdlib de dahil çeşitli bölgelerde ve Suriyeli mültecilerin ülke dışında toplandığı bölgelerde yaygın protestolar’ gerçekleştiğini belirten nadir sesler de yükseldi.
Avrupa’nın seçim sürecine ilişkin açıklamalarına yönelik sert Rus eleştirileri de vardı. Öyle ki Devlet Duması Dış İlişkiler Komitesi Başkanı Leonid Slutsky, “Avrupa Birliği (AB) Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Josep Borrell’in Suriye’deki seçimlerle ilgili açıklaması ve seçimlerin demokratik olmadığına ilişkin iddialar, ülkedeki çözüm sürecini ve siyasi istikrarı bozma yönündedir” değerlendirmesinde bulundu.
Borrell, 27 Mayıs’ta yaptığı açıklamada “AB, Suriye’deki 26 Mayıs cumhurbaşkanlığı seçimlerinin ülkedeki çatışmaya kalıcı bir çözüm bulma çabalarını baltaladığına inanıyor. Gerçek demokratik bir seçim için gerekli kriterlerin hiçbirini karşılamadı ve anlaşmazlığın çözümüne katkıda bulunmadı” demişti. Bu bağlamda Slutsky, demokratik olmayan seçim iddialarının gerçeği yansıtmadığını vurguladı. Rus gözlemciler de seçim sonuçlarının meşruiyetini etkileyebilecek ciddi ihlallerin olmadığını ifade etti.
Milletvekiline göre Rus gözlemciler, her Suriyelinin oy kullanma fırsatına sahip olduğunu ve seçim organizasyonunun tüm uluslararası normlarla tam olarak uyumlu olduğunu ifade etti. Slutsky, “AB’nin bu tür değerlendirmeleri, Suriyelilerin kendi iradelerine aykırı olarak iç işlerine müdahale ve rejim değişikliği politikasının devamı niteliğindedir. Kimin başkan olacağına sadece Suriye halkı karar verebilir” ifadelerini kullandı.
Rusya Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Mariya Zaharova da Suriye’deki ‘terörizme karşı kazanılan zaferlere ilişkin ABD yalanları’ nitelendirmesinde bulunarak, sert eleştiriler yöneltti. Gazetecilere konuşan Zaharova, “ABD ordusu, Suriye’de teröre karşı kazanılan zaferdeki belirleyici rolü hakkında konuşurken yalan söylüyor” dedi. Zaharova, ABD Merkez Kuvvetler (CENTCOM) Komutanı Orgeneral Kenneth F. McKenzie’nin Associated Press’e (AP) yaptığı açıklamalara atıfta bulundu. McKenzie, “ABD’nin Ortadoğu’daki askeri varlığının azaltılması, Rusya ve Çin’in, güç boşluğunu doldurmasına ve Ortadoğu ve Körfez bölgesindeki nüfuzlarını genişletmesine neden olabilir” demişti.
Bu bağlamda Zaharova, “Bazı nedenlerden dolayı Sayın McKenzie, ABD silahlı kuvvetlerinin Suriye topraklarındaki varlığının Şam hükümetinden onay almadığını kamuoyundan gizledi. Bu durum, kuvvetlerin varlığını yasadışı hale getiriyor. Ayrıca DEAŞ’a karşı mücadele ve Suriye içindeki faaliyetlerinin yeniden başlamasını engelleme çerçevesinde tek başına ABD ordusuna dikkati çekerken, ifadeleri yalanlar ve aldatmacalarla damgalanıyor” dedi.



Hamas içinde gerçek karar alıcı kim?

Ekim 2023 savaşı öncesinde düzenlenen geçit töreninde Hamas'ın askeri kanadından Filistinliler (Reuters)
Ekim 2023 savaşı öncesinde düzenlenen geçit töreninde Hamas'ın askeri kanadından Filistinliler (Reuters)
TT

Hamas içinde gerçek karar alıcı kim?

Ekim 2023 savaşı öncesinde düzenlenen geçit töreninde Hamas'ın askeri kanadından Filistinliler (Reuters)
Ekim 2023 savaşı öncesinde düzenlenen geçit töreninde Hamas'ın askeri kanadından Filistinliler (Reuters)

İzzeddin Ebu Ayşe

Gazze Şeridi'ndeki ateşkes görüşmelerinin önemli bir aşamaya girmesinin ardından iki müzakere ekibi, istişarelerde bulunmak ve anlaşmaya ilişkin bir siyasi karar almak üzere liderlerine döndüler. Bu durum İsrail'de Hamas hareketi içinde kararları kimin aldığına dair soruları gündeme getirdi.Hamas’ın siyasi büro başkanı İsmail Heniyye'nin İran'ın başkenti Tahran'da öldürülmesinin ardından İsrail’in, kendisinden sonra aynı görev için seçilen Yahya Sinvar'ı da öldürmeyi başarmasından sonra Hamas, kendisi için bir başkan seçmedi.

Beşli Komite

Hamas içindeki bu liderlik boşluğu, İsrail'i, hareketin ateşkes müzakerelerine katılan delegasyonu konusunda endişeye sevk etti, zira bu delegasyonun üyelerinin tamamı Gazze dışında yaşıyor ve orada olup bitenlerle ilgili nihai bir karara sahip olamayabilirler, militanlara talimat veremeyebilir veya onları kontrol edemeyebilirler. Bu da Hamas içinde karar alımını engelleyebilir veya yavaşlatabilir.

İsrail'in kendisine karşı savaşı sırasında Hamas fiilen liderlik yapısının büyük bir kısmını kaybetti ve yeni bir lider seçmesi zorlaştı. Bu nedenle liderlik görevini, yaşadığı insan ve kadro krizinden kaçma çabasının bir parçası olarak beş üyeli bir komiteye devretti.

fgrtyhjukı
İsrail'in Gazze Şeridi'nin kuzeyine düzenlediği hava saldırısının ardından dumanlar yükseliyor (AFP)

Hamas, karar almasını kolaylaştırmak ve hareketin iç yasalarını uygulamak için tüm faaliyet alanlarını temsil eden bir komuta komitesi seçti. Komite, Hamas Şura Konseyi Başkanı Muhammed Derviş, Hareketin yurtdışı sorumlusu Halid Meşal, Gazze'deki liderliğinin bir üyesi ve Esirler Dairesi Başkanı Halil el-Hayya, Zaher Cabarin ve Hamas üst düzey yetkilisi Nizar Avadallah'tan oluşuyor.

Siyasi Büro başkanı olsa bile Hamas Hareketinin en üst makamı olan Şura Konseyi'nin Başkanı, tüm stratejik yetkileri kendisine ve komite ekibine devretmeye karar verdi ve onlara geniş karar alma yetkileri verdi. Ancak adet olduğu üzere, fraksiyon üyelerinden (hareket içinde “biat” olarak adlandırılan) yetkiyi alamadı, bu da komitenin Hamas’ın Gazze'deki militanları üzerindeki otoritesini azaltıyor.

Liderlik yokluğu

Gerçekten de Hamas ile İsrail arasında tüm savaş dosyalarının görüşülmesi aşamasına gelen önemli bir müzakere turunun ardından Binyamin Netanyahu hükümeti, Hamas içinde bir liderlik yokluğundan ve bunun rehinelerin serbest bırakılması çabalarını engellediğinden bahsetti. İsrail ordusundan yedek subay Alon Avitar, “Hamas'ın yeni liderlerinin yetkileri yok” dedi.

Avitar, “Hamas içinde kararları kim alıyor?” diye sordu ve şunu ekledi: “Şu anda Gazze içinde ve dışında hareketin gerçek bir bireysel liderliği yok, dolayısıyla karar alma süreci uzun sürüyor. Gazze’de Muhammed Sinvar öne çıktı. O hareketin eski lideri Yahya Sinvar'ın kardeşi ama kardeşi gibi deneyimli değil ve daha radikal görünüyor. Onun katılığı bilgisizliğe dayanıyor, yeterliliğe ve deneyime değil.”

Kardeş Sinvar yeniden öne çıktı

İsrail, özellikle kardeş Sinvar'ın öne çıkmasıyla birlikte beş üyeli Hamas liderlik komitesinin karar alımında etkisiz olduğuna inanıyor. İsrail’in resmi yayın organı “Kan”, Hamas’ın karar alma ve örgütsel yapısının henüz istikrara kavuşmadığını belirtti. Zira Muhammed Sinvar müdahale etmeye ve kendi görüşünü empoze etmeye başladı; bu da Filistinli ve İsrailli müzakereciler ve hatta arabulucular için görüşmelerin yönetimini zorlaştırdı.

Netanyahu, “Müzakere heyetiyle Katar'dan döndüğünde görüşmeler yaptım ve şunu söyleyebilirim ki Hamas'ta kararları kimin aldığı belli değil. Hareket, kendisini kaybolmuş ve kafası karışmış halde bırakan bir liderlik kaosu içinde yaşıyor.”

Netanyahu, “Hamas’ı Katar'dakiler mi yoksa Gazze'deki Hamas lideri Muhammed Sinvar mı temsil ediyor?” diye sordu ve ekledi, “Sinvar, rehinelerin isimlerini ve aralarından kimin serbest bırakılacağını içeren bir liste vermeyi reddediyor, bu yüzden anlaşmanın ne olduğunu ve ne elde edeceğimi bilmeden bir anlaşmaya girmeye istekli değilim.”

“Arabulucuların, kendileri nezdinde Hamas'ı kimin temsil ettiğinden, Gazze’deki rehineleri kimin iade edebileceğinden emin olmaları gerekiyor, çünkü Hamas lidersiz ve liderlerden her birinin, özellikle de şartları belirlemeye ve inatlaşmaya başlayan kardeş Sinvar’ın bir kararı ve düşüncesi var” açıklamasında bulundu.

Gerçek  lider

Şarku’l Avsat’ın İsrail yayın organı KAN’dan aktardığı habere göre Muhammed Sinvar'ın müdahalesi olmasaydı Gazze anlaşmasının neredeyse tamamlanmış olacağını vurguluyor çünkü müzakere heyeti kararını vermişti, ancak kardeş Sinvar'ın tutumu katıydı. Bunun üzerine İsrailli yetkililer, Sinvar’ın müzakerelerin ilk aşamalarında varılan anlaşmalardan geri adım atma ile karakterize edilen davranışları nedeniyle hayal kırıklığına uğradı

İsrail'in resmi bakış açısını aktaran yayın organına göre Muhammed Sinvar, Hamas'ın fiili lideri. O, Gazze ile ilgili müzakerelerin ilerlemesinin önündeki temel engel ve ABD Başkanı Donald Trump'ın tehdidi onu caydırmamış gibi görünüyor.

Hamas: Yetki aldık

Hamas'ın eylemlerinden açıkça anlaşıldığına göre Muhammed Sinvar'ın fiili bir rolü veya görüşü yok. Zira kardeşi Yahya, rehine meselesi ve Hamas’ın geleceğine ilişkin diğer stratejik konularda kendisine değil,  yakın arkadaşı Halil Hayya'ya yetki vermeye karar vermişti. Bu görevi kardeşine vermemişti.

xcdsfvgrt
Hamas'ın eski lideri Yahya Sinvar (AFP)

Hamas içinde Halil Hayya Siyasi Büro başkanının yardımcısı ve aynı zamanda müzakere ekibinin başkanı olarak biliniyor. Müzakerelerin gidişatı konusunda nihai kararı verecek olan kişi o ve onun dışında bu dosyanın bir sorumlusu veya ona müdahale edecek başka kimse yok.

Hamas Sözcüsü Cihad Taha şunu söyledi: “Hareket, istişare ilkesine dayandığı için hızlı bir şekilde yeniden örgütlenebildi. Siyasi ve askeri süreçler arasında uyum ve tam bir mutabakat var, hiçbir anlaşmazlık yok. Gazze'deki üyelerimiz müzakerelerin başkanı Halil Hayya'ya tam yetki verdiler. Sahadaki savaşçıların da kendisine her türlü desteği sağlayacaklarına dair tam bir taahhütleri bulunmaktadır.”

Silahlı liderlik kontrolü ele alıyor

Hamas'ın müzakerelerin gidişatını engelleyecek herhangi bir müdahale olmadığı yönündeki iddiası karşısında siyaset bilimi profesörü Taysir Abed, Hamas’ın net bir liderliğinin bulunmamasının ateşkes anlaşmasına varılmasını temelden engellediğine inanıyor ve ekliyor; “Hareketin silahlı kanadı hâlâ kararları kontrol ediyor ve siyasi liderliğin hâlâ bir rolü yok.”

Abed, “Hamas içinde İsrail ile acilen anlaşmaya varmak isteyen çoğunluğun fikrinin ağır basamadığını, çünkü kararın Gazze Şeridi'ndeki silahlı kanadın liderlerinin elinde olduğunu, bu kişilerin de rehinelerle ilgili bilgilere sahip olmalarından yararlanarak koşulları belirlediklerini” düşünüyor.