Azerbaycan – İran gerginliği: İran'ın askeri tatbikatları ile nükleer anlaşma müzakereleri arasındaki ilişki

İran, Azerbaycan sınırı yakınlarında askeri tatbikatlar düzenliyor. (EPA)
İran, Azerbaycan sınırı yakınlarında askeri tatbikatlar düzenliyor. (EPA)
TT

Azerbaycan – İran gerginliği: İran'ın askeri tatbikatları ile nükleer anlaşma müzakereleri arasındaki ilişki

İran, Azerbaycan sınırı yakınlarında askeri tatbikatlar düzenliyor. (EPA)
İran, Azerbaycan sınırı yakınlarında askeri tatbikatlar düzenliyor. (EPA)

İran’ın Azerbaycan sınırı yakınlarında, 1980'li yılların sonlarından bu yana düzenlediği en büyük askeri tatbikatlar, Tahran'ın bölgedeki gelişmelerle ilgili endişelerinin arttığını gösteriyor. Esasında bu tatbikatlar, bir güç gösterisi ve gözdağı vermekten ziyade Tahran'ın güvensizlik duygusundaki artışı yansıtıyor.
Tahran, özellikle bugünlerde, İbrahim Reisi'nin son cumhurbaşkanlığı seçimlerindeki başarısı, İran Devrim Muhafızları Ordusu’nun (DMO) devlet kurumları üzerindeki etkisinin güçlendirilmesi, Irak, Suriye, Lübnan ve diğer ülkelerde gücünü göstermeye devam etmesi, eski ABD Başkanı Donald Trump tarafından başlatılan ‘azami baskı’ politikasının etkilerine dayanması ve mevcut ABD Başkanı Joe Biden yönetimi ile nükleer anlaşma meselesinde sert oynaması çerçevesinde kendini güçlü hissediyor. Yine de İran’ın halen bazı temel zayıflıkları devam ediyor.
İlk bakışta, İran’ın resmi adı Kapsamlı Ortak Eylem Planı (KOEP) olan nükleer anlaşmadaki taahhütlerini yeniden yerine getirmeye başlamasıyla ilgili yapılan müzakereler ile özellikle Türkiye, Azerbaycan ve Pakistan arasındaki ilişkileri güçlendiren, Dağlık Karabağ'da Azerbaycan ile Ermenistan arasındaki ihtilafın ardından Kafkasya bölgesinde yaşanan gelişmeler dikkat çekici. Zira iki konunun birbiriyle ilişkili olmadığı düşünülse de gerçekte aralarında karmaşık bir ilişki bulunuyor. İsrail de bu karmaşık atmosferde taraf olmaya çalışıyor.
İsrail KOEP’e ilk kez 2015 yılında karşı çıktı ancak anlaşmayı isteksizce kabul etti.
İsrail, her zaman anlaşmanın koşullarının, özellikle de fesih hükümlerinin tamamen yetersiz olduğunu düşünse de ABD'nin Tahran'ın nükleer yeteneklerini zayıflatma ve çalışmalarını nükleer silah edinme noktasına kadar getirmesini engelleme çabalarını destekledi.
İsrail, eski ABD Başkanı Trump'ın 2018 yılında KOEP’ten çekilmesinden sonra Biden yönetiminin anlaşmaya geri dönme ve Tahran'ın da anlaşmadaki taahhütlerine uymasını sağlama girişiminin başarılı olmasının uzak bir ihtimal olması nedeniyle meseleleri tek başına ele almaya karar verdi. Tel Aviv yönetimi şimdiye kadar Tahran’ın nükleer programına karşı; İranlı nükleer bilim adamlarına yönelik suikastlar, santrifüj tesislerinin imhası ve karmaşık siber saldırılar şeklinde bir takım gizli operasyonlar gerçekleştirdi.
ABD'nin KOEP’e dönüşüne ilişkin iyimser hava, Biden'ın göreve gelmesinden kısa bir süre sonra dağıldı. Buna ek olarak Reisi, İran Cumhurbaşkanlığı görevini üstlendikten sonra P5+1 ülkelerine (ABD, Fransa, İngiltere, Rusya, Çin ve Almanya) Tahran’ın KOEP’teki taahhütlerine yeniden uyma konusunda acelesi olmadığını açıkça söyledi. Aslında İran, anlaşmadaki taahhütlerine dönmek için dondurulan 10 milyar dolarlık varlığının iade edilmesi de dahil olmak üzere taleplerini artırdı. P5+1 ülkeleri, bu nedenle KOEP’in tamamen çökme ihtimaline karşı alternatif bir anlaşmaya varma çabası içerisindeler. İsrail de bu doğrultuda gördüğü tehdidi Ortadoğu'dan Kafkasya'ya kaydırmaya yönelik kendi alternatif planını geliştirmeye başladı bile. Bu adım, Tahran'ın endişelerini artırdı ve kaynağı olduğu tehditlerin ciddiyetinin farkına varmasını sağladı.
Dolayısıyla Tahran ve Bakü arasındaki gerilimin artması ile İran'ın kısmen, Azerbaycan'ın güçlü askeri ilişkiler geliştirdiği İsrail’e, İsrail ordusunun İran'da keşif ve sabotaj görevleri gerçekleştirmesine izin vereceği yönündeki şüphesi bir biriyle ilişkilendirilebilir. İranlı askeri yetkililer, İran devlet televizyonunda, Azerbaycan'dan havalanan İsrail’e ait insansız hava araçlarının (İHA) İran’ın Natanz Nükleer Tesisleri’ne giderken yollarının kesildiğini iddia ettiler.
İsrail'in İran'a karşı gizli savaşının bu yönünün yarattığı gerilim, çıkmaza giren Viyana’daki nükleer anlaşma müzakerelerinde durum değişmedikçe ve İsrail’in Arap Körfezi ülkeleriyle ilişkileri normalleştirmeye devam ettikçe artacak ve İran için ciddi riskler doğuracak gibi görünüyor. Bir diğer deyişle KOEP başarısızlığının başlıca dezavantajlarından biri, İsrail'in İran'a karşı kararlı bir şekilde hareket etmek için yalnızca daha fazla operasyonel özgürlüğe sahip olmayacağı, bunun yerine Tahran'ın nükleer programını ve bölgesel faaliyetlerini frenlemek için yeni ortaklıklar geliştirmek ve derinleştirmek için de çalışacak olmasıdır. Bu yüzden İran'ın, ‘Hayber Fatihleri’ adını verdiği askeri tatbikat, başta Körfez Arap Ülkeleri İşbirliği Konseyi (KİK) ülkeleri olmak üzere komşularını İsrail ile normalleşmeye karşı uyarmayı amaçlıyor. Ağırlı olarak ise İsrail ordusu ile askeri iş birliğini sürdürmelerine karşı Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) ve Bahreyn’i hedef alıyor.
İran'ın ülkenin kuzeybatısındaki Azerbaycan sınırında gerçekleştirdiği bu tatbikatlar aynı zamanda Azerbaycan, Türkiye ve Pakistan arasındaki gelişen ilişkilere de bir tepki niteliğinde. Dağlık Karabağ ihtilafında, Ermenistan’ı destekleyen İran ile Azerbaycan'ı destekleyen Türkiye arasındaki rekabet son yıllarda Suriye, Irak ve Kafkaslar gibi farklı sahnelerde iyice arttı. İran ile Pakistan arasındaki ilişkilerin de Taliban'ın Afganistan’da yönetimi ele geçirmesinin ardından daha da fazla baskı altına girmesi bekleniyor. İran rejimi, Taliban'a yaptığı tüm tekliflere rağmen Pakistan'ın şu an Afganistan'daki en büyük nüfuza sahip yabancı taraf olduğunun farkında. Türkiye, Azerbaycan ve Pakistan tarafından yapılan ‘Üç Kardeş-2021’ adlı askeri tatbikat, Tahran'a ülkenin güvenlik çıkarlarına hem içeride hem de dışarıda tehdit oluşturan ‘Hilal İttifakı’ ile çevrili olduğunu hatırlattı. Türkiye ve Azerbaycan, bu ayın başlarında Nahçıvan Özerk Cumhuriyeti’nde ‘Sarsılmaz Kardeşlik-2021’ adı verilen askeri bir tatbikat yapacaklarını duyurduklarında bu durum daha da belirginleşti.
Şahinler, her ne kadar İran'daki güçlerini sağlamlaştırmaya çalışsalar ve yurt dışında ‘çok sayıda başarıya imza attıkları bir on yılı’ geride bıraksalar da İran kendini iyi bir konumda bulamayabilir. Reisi’nin cumhurbaşkanı olarak seçilmesi, bir dönüm noktası ya da halkın tabiriyle ‘bir hedef’ idi. Her futbol taraftarının bildiği gibi, gol atıldıktan sonraki an, takımınızın en savunmasız olduğu andır.
Şarku'l Avsat Özel: Londra merkezli düşünce kuruluşu Chatham House'da araştırmacı ve Azure Strategy Genel Müdürü Neil Quilliam

Askeri tatbikatlar Bakü-Tahran arasındaki gerginliği artırırken, İran basını Türkiye’yi İran’a karşı su savaşı başlatmakla suçladı
Azerbaycan, İran’ı uluslararası ve bölgesel güçlerle tehdit etti
İran’dan Azerbaycan’a uyarı: Güvenliğimizi nasıl koruyacağımızı biliyoruz

Azerbaycan – İran gerginliği: Rusya ve arabuluculuk rolünü sürdürmenin güçlüğü
Gerginlikler daha büyük sorunlara dönüşmemeli



İsrail'in Gazze Şeridi'nin kuzeyindeki tahliye emirlerinin ardından 20'den fazla Filistinli hayatını kaybetti

İsrail'in Gazze Şeridi'nin kuzeyindeki Cibaliye'ye düzenlediği hava saldırısının ardından yükselen dumanlar (AFP)
İsrail'in Gazze Şeridi'nin kuzeyindeki Cibaliye'ye düzenlediği hava saldırısının ardından yükselen dumanlar (AFP)
TT

İsrail'in Gazze Şeridi'nin kuzeyindeki tahliye emirlerinin ardından 20'den fazla Filistinli hayatını kaybetti

İsrail'in Gazze Şeridi'nin kuzeyindeki Cibaliye'ye düzenlediği hava saldırısının ardından yükselen dumanlar (AFP)
İsrail'in Gazze Şeridi'nin kuzeyindeki Cibaliye'ye düzenlediği hava saldırısının ardından yükselen dumanlar (AFP)

İsrail ordusunun, Hamas ile savaşın başlamasından 20 aydan fazla bir süre sonra Gazze Şeridi'nin kuzeyi için tahliye uyarısında bulunmasının ardından bugün Gazze Şeridi'ne düzenlenen saldırılarda 20'den fazla kişi hayatını kaybetti.

İsrail Ordu Sözcüsü Avichay Adraee, X platformunda Gazze Şeridi'nin kuzeyini gösteren haritayla birlikte yayınladığı açıklamada, Gazze şehri, Cibaliye ve diğer bölgelerde yaşayanlara ‘derhal’ güneye, el-Mevasi bölgesine gitmeleri çağrısında bulundu.

Adraee, İsrail güçlerinin ‘söz konusu bölgelerde çok güçlü bir şekilde faaliyet gösterdiğini ve bu askeri eylemlerin terör örgütlerinin kabiliyetlerini yok etmek için artacağını, yoğunlaşacağını ve genişleyeceğini’ söyledi.

Sürekli bombardıman

Filistin medyası, Gazze Şeridi'nin kuzeyinde ve Han Yunus'ta meydana gelen İsrail bombardımanında 21 kişinin hayatını kaybettiğini bildirdi.

Şarku’l Avsat’ın Filistin Safa Haber Ajansı’ndan aktardığına göre, İsrail savaş uçaklarının Gazze şehrinin kuzeydoğusundaki et-Tuffah mahallesinde bulunan el-Culani Mescidi civarındaki bir evi hedef alması sonucu beş vatandaş şehit oldu ve çok sayıda kişi de yaralandı.

Ayrıca, İsrail savaş uçaklarının Gazze'deki ez-Zaviye çarşısında bir grup vatandaşı hedef alması sonucu en az bir vatandaş şehit oldu.

İsrail uçaklarının bugün şafak vakti Gazze şehrinin güneyindeki ez-Zeytun mahallesinde bir evi hedef alması sonucu iki çocuk şehit oldu. Öte yandan İsrail'in Gazze Şeridi'nin güneyinde bulunan Han Yunus kentinin batısındaki Bir Zenun ve eş-Şair yakınlarındaki bir çadırı bombalaması sonucu beş şehit verildi, çok sayıda kişi de yaralandı.

İşgal ordusunun Han Yunus kentinin merkezindeki konutları havaya uçurduğunu bildiren Filistin Safa Haber Ajansı, ‘işgal güçlerinin Gazze Şeridi'nin kuzeyinde bulunan Cibaliye kasabasının doğusundaki konutları vurmaya devam ettiğini’ belirtti. Ajans, ‘Gazze şehrindeki es-Samir kavşağı yakınlarında yerinden edilmiş insanların barındığı bir çadırı hedef alan İsrail bombardımanında çok sayıda vatandaşın yaralandığına’ dikkat çekerek, ‘Gazze Şeridi'nin orta kesimindeki el-Meğazi Mülteci Kampı’nda bir evi hedef alan İsrail bombardımanında iki vatandaşın yaralandığını’ açıkladı.

İsrail Güvenlik Kabinesi toplantısı

Bu arada İsrail Güvenlik Kabinesi’nin, Gazze Şeridi'nde devam eden savaşı, esir anlaşmasıyla ilgili temasları ve insani yardım konusunu görüşmek üzere Güney Komutanlığı karargâhında bir toplantı yapması planlanıyor.

xscdfg
İsrail'in Gazze Şeridi'nin kuzeyindeki bir eve düzenlediği saldırıda öldürülen çocukların cesetlerini taşıyan Filistinliler (Reuters)

Yedioth Ahronoth'un haberine göre İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ve Savunma Bakanı Yisrael Katz, Maliye Bakanı Bezalel Smotrich'in insani yardımların Hamas'ın eline geçmesi halinde hükümetten istifa edeceği yönündeki ültimatomunun ardından İsrail ordusunun Hamas'ın gıda tırlarını kontrol etmesini engelleyecek bir plan hazırlaması talimatı verdi.

Netanyahu ve Katz dün, Haaretz tarafından önceki gün (Cuma) yayınlanan ve İsrail askerlerine Gazze Şeridi'ndeki yardım bölgelerine yaklaşan Filistinlileri vurma emri verildiğini iddia eden bir raporu kategorik olarak reddetti. İkili, raporun bulgularını ‘ordunun imajını zedelemeyi amaçlayan kötü niyetli yalanlar’ olarak niteledi.

Gazze Şeridi’ndeki Sağlık Bakanlığı'na göre, yeni kurulan Gazze İnsani Yardım Vakfı'nın yaklaşık bir ay önce Gazze Şeridi'nde yardım dağıtmaya başlamasından bu yana 500'den fazla Filistinli yardım beklerken öldürüldü ve yüzlerce kişi de yaralandı.

dfgthy
İsrail'in düzenlediği saldırıda yaralanan bir Filistinli, Han Yunus'ta aynı saldırıda yaşamını yitiren kardeşiyle vedalaşıyor. (Reuters)

2,4 milyonluk nüfusun kıtlık gibi ağır insani koşullar altında defalarca yerinden edildiği bir savaşın yaşandığı Gazze Şeridi'nde İsrail askeri operasyonları devam ediyor.

Gazze Şeridi’nde devam eden savaş, Hamas'ın 7 Ekim 2023'te İsrail'in güney yerleşimlerine düzenlediği ve çoğu sivil bin 219 kişinin ölümüne yol açan sürpriz saldırının ardından patlak verdi.

fgthy
Gazze şehrindeki el-Ehli Arap Hastanesi önünde İsrail hava saldırısında hayatını kaybeden bir kişinin cenazesini taşıyan Filistinliler (Reuters)

Hamas söz konusu operasyonda 251 kişiyi esir aldı; bunlardan 57'si halen Gazze Şeridi'nde bulunuyor ve İsrail 34'ünün öldüğünü söylüyor. Gazze Şeridi’ndeki Sağlık Bakanlığı'nın açıkladığı son rakamlara göre İsrail 7 Ekim 2023’ten bu yana Gazze Şeridi'nde çoğu sivil 56 bin 412 kişinin ölümüne neden olan yıkıcı bir savaş yürütüyor.

Diğer yandan bir Filistinli de Gazze Şeridi'nin orta kesimindeki Nuseyrat Mülteci Kampı’nın kuzeydoğusundaki Vadi Gazze yakınlarında İsrail ordusu tarafından vurularak öldürüldü. Kaynaklar ayrıca, Gazze şehrinin orta kesimindeki es-Samir kavşağı yakınlarında İsrail'in bombardımanı sonucu aynı aileden aralarında kadın ve çocukların da bulunduğu beş Filistinlinin öldürüldüğünü bildirdi.