Kanada Başbakanı Trudeau, G20 bildirisini Ukrayna konusunda "zayıf" buldu

Hindistan Başbakanı Narendra Modi, Kanadalı mevkidaşı Justin Trudeau'ya "Kanada'daki aşırılık yanlılarının Hindistan karşıtı eylemlerinden ciddi endişe duyduğunu" söyledi

Justin Trudeau (AA)
Justin Trudeau (AA)
TT

Kanada Başbakanı Trudeau, G20 bildirisini Ukrayna konusunda "zayıf" buldu

Justin Trudeau (AA)
Justin Trudeau (AA)

Kanada Başbakanı Justin Trudeau, Hindistan'ın ev sahipliğinde düzenlenen G20 Zirvesi sonrası gerçekleştirilen basın toplantısında zirve kapsamında yayımlanan Yeni Delhi Liderler Bildirisi'ne ilişkin değerlendirmelerde bulundu.

Bazı ülkelerin Kanada'dan farklı görüşlere sahip olduğunu ve bunun da "bildirinin kendisinin istediğinden daha zayıf olmasına yol açtığını" dile getiren Trudeau, "Bana kalsa liderler bildirisi özellikle Ukrayna konusunda çok daha güçlü olurdu" ifadesini kullandı.

G20'nin "benzeşmeyen" bir grup olduğunu, bildiride güçlü bir dil oluşturmak için çok çalıştıklarını kaydeden Trudeau, "Bu, bir araya gelip değerlerimize uymayan ülkelere baskı yapmak için önemli bir zamandır. Böyle yapmaya da devam edeceğiz" diye konuştu.

Dün yayımlanan bildiride, "BM Şartı uyarınca, tüm devletler herhangi bir devletin toprak bütünlüğüne, egemenliğine veya siyasi bağımsızlığına karşı toprak edinimi için güç kullanma tehdidinden veya güç kullanımından kaçınmalıdır. Nükleer silahların kullanılması veya kullanma tehdidi kabul edilemez" ifadelerine yer verilmişti.

Modi, Kanada'daki Hint karşıtı eylemlerden endişeli

Hindistan Dışişleri Bakanlığından yapılan açıklamaya göre, Hindistan Başbakanı Narendra Modi ve Trudeau, başkent Yeni Delhi'de düzenlenen G20 Zirvesi marjında bir araya geldi.

Modi, Trudeau'ya "Kanada'daki aşırılık yanlılarının Hindistan karşıtı eylemlerinden ciddi endişe duyduğunu" söyledi.

İki ülkenin bu tür tehditlerle mücadelede işbirliği yapması gerektiğinin önemini vurgulayan Modi, Kanada'daki Hindistan karşıtı eylemlerin "ayrılıkçılığı teşvik ettiğini ve Hint diplomatlara yönelik şiddeti kışkırttığını" belirtti.

Modi, "Bu tür güçlerin organize suç, uyuşturucu grupları ve insan kaçakçılığı ile bağlantısı, Kanada için de bir endişe kaynağı olmalıdır. İki ülkenin bu tür tehditlerle mücadelede işbirliği yapması elzemdir" ifadesini kullandı.

Trudeau, uçaktaki teknik arıza nedeniyle Hindistan'dan ayrılamadı

G20 Zirvesi sonrası ülkeden ayrılmak için havalimanına gitmek üzere yola çıkan Trudeau ve beraberindeki heyet, uçakta teknik bir arıza yaşandığına dair uyarıldı.

Kanada Başbakanlık Ofisinden Global News'e yapılan açıklamada, Trudeau ve heyetinin, kendilerini taşıyacak uçakta teknik sorun yaşandığına dair Kanada Silahlı Kuvvetlerinden uyarı aldıkları belirtildi.

Açıklamada, "Bu sorunlar bir gecede çözülemez, heyetimiz alternatif düzenlemeler yapılana kadar Hindistan'da kalacak" ifadesine yer verildi.



Münih Katliamı sonrası Mossad'a suikast verisi sağlayan gizli ağ deşifre edildi

Filistinli militanların baskını ve sonrasındaki suikastlar, Steven Spielberg'ün 2005 yapımı Münih filmine de konu olmuştu (AP)
Filistinli militanların baskını ve sonrasındaki suikastlar, Steven Spielberg'ün 2005 yapımı Münih filmine de konu olmuştu (AP)
TT

Münih Katliamı sonrası Mossad'a suikast verisi sağlayan gizli ağ deşifre edildi

Filistinli militanların baskını ve sonrasındaki suikastlar, Steven Spielberg'ün 2005 yapımı Münih filmine de konu olmuştu (AP)
Filistinli militanların baskını ve sonrasındaki suikastlar, Steven Spielberg'ün 2005 yapımı Münih filmine de konu olmuştu (AP)

1972'deki Münih Katliamı'nda, Batılı ülkelerin gizli bir istihbarat ağı kurarak İsrail'le bilgi paylaştığı ortaya çıktı.

Galler'deki Aberystwyth Üniversitesi'nden tarihçi Aviva Guttmann'ın keşfettiği şifreli telgraf mesajlaşmaları, Münih Katliamı diye de bilinen olayla ilgili yeni bilgileri gün yüzüne çıkardı.

5 Eylül 1972'de Filistinli Kara Eylül örgütü, Münih Yaz Olimpiyatları'na katılan İsrailli sporcu ve antrenörleri 16 saat boyunca rehin almıştı. Militanlar milli takım kafilesinden 11 kişiyi, bir de Alman polisi öldürmüştü.

Mossad, eylemi düzenlediğini savunduğu Filistinli militanları öldürmek için yıllarca gizli operasyonlar düzenlemişti. İsrail'in olayla ilişkili olduğunu öne sürdüğü en az 4 Filistinli, Paris, Roma, Atina ve Lefkoşa'da öldürülmüştü. 10 yıl içinde 6 Filistinli daha başka yerlerde suikasta uğradı. 

Guardian'ın aktardığına göre 1971'de Birleşik Krallık, ABD, Fransa, İsviçre, İtalya ve Batı Almanya'nın da aralarında bulunduğu 18 ülkenin istihbarat servisi, Mossad'la bilgi paylaşmak için Kilowatt kod adlı bir sistem kurdu. 

Münih'te yaşanan olayların ardından Batılı istihbarat servislerinin, Kilowatt üzerinden İsrailli ajanlarla birçok bilgi paylaştığı belirtiliyor. Bunlar arasında şüpheli kişilerin kullandığı rotalar, kaldığı yerler, kullandığı araçlar ve militanların taktiklerine dair bilgiler yer alıyor. Haberde, Avrupa başkentlerinde düzenlenen Mossad operasyonlarının bu istihbarat ağı sayesinde gerçekleştirildiğine dikkat çekiliyor. 

Ayrıca bilgilerin çoğunun parlamentonun ya da siyasetçilerin haberi olmadan paylaşıldığına işaret ediliyor. 

İsviçre'deki arşivlerde şifreli yazışmaları bulan akademisyen Guttmann, şunları söylüyor: 

İsrail'in suikast operasyonlarının, Avrupalı istihbarat servislerinden gönderilen taktiksel bilgiler olmadan hayata geçirilebileceğini sanmıyorum. Bunun kritik bir rolü var. Mossad için de bu zımni desteğe sahip olduklarını bilmek çok önemliydi.

Akademisyen, Batılı ülkelerle İsrail arasındaki istihbarat paylaşımının, Gazze savaşıyla ilgili önemli soruları gündeme getirdiğini de söylüyor:

Çeşitli devletlere ait servisler arasında istihbarat paylaşımı sözkonusu olduğunda denetim çok zordur. Bugün bile hakkında hiçbir şey bilmediğimiz pek çok bilgi paylaşılıyor.

Independent Türkçe, Guardian, Times of Israel