Sırbistan, Kosova sınırına yığdığı birlikleri kısmen geri çekiyor

Karar, Washington'dan gelen uyarıların ardından alındı

Banjska köyünde yaşanan çatışmanın ardından Kosova'daki NATO Barış Gücü askerlerinin sayısı artırıldı (AFP)
Banjska köyünde yaşanan çatışmanın ardından Kosova'daki NATO Barış Gücü askerlerinin sayısı artırıldı (AFP)
TT

Sırbistan, Kosova sınırına yığdığı birlikleri kısmen geri çekiyor

Banjska köyünde yaşanan çatışmanın ardından Kosova'daki NATO Barış Gücü askerlerinin sayısı artırıldı (AFP)
Banjska köyünde yaşanan çatışmanın ardından Kosova'daki NATO Barış Gücü askerlerinin sayısı artırıldı (AFP)

Sırbistan yönetimi, ABD'den gelen uyarıların ardından Kosova sınırına yığdığı askeri birliklerin bir bölümünü geri çekme kararı aldı.

Konuyla ilgili dün Financial Times'a bir açıklama yapan Sırbistan Cumhurbaşkanı Aleksandar Vucic, herhangi bir askeri harekatın ters tepebileceğini belirterek, "Bu neden Belgrad'ın yararına olsun. Bunu neden yapalım? Yıllardır inşa ettiğimiz pozisyonumuzu yok etmek için mi? Sırbistan savaş istemiyor" ifadelerini kullandı.

Sırbistan'ın asker çekme kararı ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken'ın Vucic'le cuma günü yaptığı telefon görüşmesinin ardından geldi.

ABD'li bakanın görüşmede, bölgedeki tansiyonun düşürülmesini talep ettiği ve Belgrad yönetiminden Kosova'yla ilişkilerini normalleştirmesini istediği ifade edilmişti.

Konuyla ilgili Beyaz Saray'dan cuma günü yapılan açıklamada da, Sırbistan'ın Kosova sınırına "benzeri görülmemiş" bir yığınak yaptığı öne sürülmüş ve Belgrad'ın birliklerini geri çekmesi talep edilmişti.

Blinken'la yaptığı telefon görüşmesine ilişkin Tanjug haber ajansına konuşan Vucic, ABD'li bakanın muhtemel yaptırımlardan bahsettiğini ifade ederken, "Ona, bir süper güç olduklarını ve istediklerini yapabileceklerini veya söyleyebileceklerini belirttim. Ama ben buna tamamen karşıyım" dedi.

Financial Times'a yaptığı açıklamada Washington'dan gelen uyarıların ölçüsüz olduğunu belirten Vucic, "Geçen yıl idari hatta 14 bin asker varken, bugünkü asker sayısı 7 bin 500 ve bunu 4 bin düşüreceğiz" diye konuştu.

Almanya'nın ABD Büyükelçisi Andreas Michaelis de cumartesi akşam yaptığı açıklamada durumu, "Avrupa'daki bir başka barut fıçısı" şeklinde tanımladı ve tehlikenin ciddiye alınması gerektiğini söyledi.

Sosyal medya hesabından bir açıklama yapan Michaelis, "Tansiyonun daha fazla artmaması için Almanya ve ABD arasında son günler ve saatlerde çok yakın işbirliği var. Sırbistan şimdi harekete geçmeli" ifadelerini kullandı.

Bölgede yaşanan gerilim 24 Eylül'de silahlı Sırp paramiliter güçlerin Kosova polisine düzenlediği saldırıyla tırmanmıştı. Banjska köyü yakınlarında gerçekleşen çatışmada bir polis memuru ve üç Sırp militan hayatını kaybetmişti.

Saldırıyı gerçekleştiren silahlı gruba, Kosova'daki Sırp azınlığı temsil eden Belgrad destekli Sırp Listesi partisinin başkan yardımcısı Milan Radoicic'in liderlik ettiği anlaşılmıştı.

Bir avukat aracılığıyla yaptığı açıklamada çatışmadaki sorumluluğunu kabul eden Radoicic, paramiliter güçlerin taşıdığı modern silahların nereden tedarik edildiğine ilişkinse bilgi vermekten kaçınmıştı.

Kosova yönetimiyse silahların Sırp ordusu tarafından tedarik edildiğini ve çatışmanın Kosova'nın kuzeyine bir askeri müdahale bahanesi yaratmak için tertiplendiğini savunuyor.

Independent Türkçe



Trump, Nobel Barış Ödülü'nün sahibi açıklanmadan önce ilgi odağı olmayı hedefliyor

ABD Başkanı Donald Trump, Beyaz Saray'da bakanlarla bir araya geldi.
ABD Başkanı Donald Trump, Beyaz Saray'da bakanlarla bir araya geldi.
TT

Trump, Nobel Barış Ödülü'nün sahibi açıklanmadan önce ilgi odağı olmayı hedefliyor

ABD Başkanı Donald Trump, Beyaz Saray'da bakanlarla bir araya geldi.
ABD Başkanı Donald Trump, Beyaz Saray'da bakanlarla bir araya geldi.

Norveç Nobel Komitesi, 2025 Nobel Barış Ödülü'nün kazananını bugün açıklayacak.

Kazanan, Oslo'da saat 11:00'de (09:00 GMT) açıklanacak.

Bu yıl Barış Ödülü için 244'ü birey ve 94 kuruluş olmak üzere toplam 338 aday yarışıyor; bu sayı geçen yıla göre 52 kişi daha fazla. Nobel Ödülü adaylarının kimlikleri 50 yıl boyunca gizli tutuluyor.

Nobel Ödülü logosu (DPA)Nobel Ödülü logosu (DPA)

ABD Başkanı Donald Trump, Pakistan ile Hindistan ve Ermenistan ile Azerbaycan arasındaki çatışmaları çözdüğü için ödülü hak ettiğini uzun zamandır savunuyor.

İsrail ile Hamas arasında ateşkesin çerçevesini oluşturan, iki yıllık yıkıcı Gazze savaşını sona erdirme önerisi, ödüle adaylığını bir kez daha gündeme getirdi.

Geçen yıl, Japon barış örgütü Nihon Hidankyo, Hiroşima ve Nagazaki'ye atılan atom bombalarından kurtulanların ifadelerine dayanarak, nükleer silahlardan arındırılmış bir dünyayı destekleme çabaları nedeniyle ödüle layık görülmüştü.

Bu hafta tıp, fizik, kimya ve edebiyat alanlarındaki ödül sahipleri açıklandı. Hafta, önümüzdeki pazartesi günü Ekonomi Bilimleri Nobel Ödülü ile sona eriyor.

Oslo'daki Norveç Nobel Enstitüsü'nün dışında Alfred Nobel'in (1833-1896) büstü (AFP)Oslo'daki Norveç Nobel Enstitüsü'nün dışında Alfred Nobel'in (1833-1896) büstü (AFP)

Şarku’l Avsat’ın aldığı bilgiye göre diğer tüm Nobel Ödülleri geleneksel olarak Stockholm'de verilirken, yalnızca Barış Ödülü Oslo'da takdim edilir.

Her ödül 11 milyon İsveç kronu (1,1 milyon dolar) değerindedir.

Ödüller, dinamitin mucidi ve ödüllerin kurucusu İsveçli Alfred Nobel'in (1833-1896) ölüm yıldönümü olan 10 Aralık'ta düzenlenen bir törenle resmen takdim edilir.


Karakas, Washington'la olan krizi görüşmek üzere BM Güvenlik Konseyi'nin acil toplantı yapmasını talep etti

Bir kadın, ABD'nin Karayip Denizi'ndeki deniz kuvvetleri konuşlandırmasının oluşturduğu tehdide karşı Karakas'taki federal hükümeti desteklemek için düzenlenen mitingde Venezuela bayrağı taşıyor (EPA)
Bir kadın, ABD'nin Karayip Denizi'ndeki deniz kuvvetleri konuşlandırmasının oluşturduğu tehdide karşı Karakas'taki federal hükümeti desteklemek için düzenlenen mitingde Venezuela bayrağı taşıyor (EPA)
TT

Karakas, Washington'la olan krizi görüşmek üzere BM Güvenlik Konseyi'nin acil toplantı yapmasını talep etti

Bir kadın, ABD'nin Karayip Denizi'ndeki deniz kuvvetleri konuşlandırmasının oluşturduğu tehdide karşı Karakas'taki federal hükümeti desteklemek için düzenlenen mitingde Venezuela bayrağı taşıyor (EPA)
Bir kadın, ABD'nin Karayip Denizi'ndeki deniz kuvvetleri konuşlandırmasının oluşturduğu tehdide karşı Karakas'taki federal hükümeti desteklemek için düzenlenen mitingde Venezuela bayrağı taşıyor (EPA)

Venezuela, ABD'nin Karayipler'e savaş gemileri konuşlandırmasının ardından "saldırganlığın artması" konusunu görüşmek üzere dün BM Güvenlik Konseyi'nden acil toplantı talep etti.

Venezuela hükümeti, Birleşmiş Milletler'e yazdığı mektupta, "saldırganlığın tehlikeli bir şekilde tırmanması ve ABD'nin Karayipler'de eşi benzeri görülmemiş askeri konuşlanması karşısında BM Güvenlik Konseyi'nden acil toplantı" talebinde bulundu. Venezuela'nın BM Büyükelçisi Samuel Reinaldo Moncada Acosta mektubunda, Güvenlik Konseyi'nin "dikkatini" Karayipler'de son haftalarda meydana gelen ve ciddiyeti göz önüne alındığında bölgesel ve uluslararası barış, güvenlik ve istikrarı açıkça tehdit eden olayların artışına çekmek istediğini" belirtti.

Acosta, bu toplantının amacının "bu konuyu görüşmek, barışa yönelik bir tehdit olup olmadığını belirlemek ve saldırgan planları engellemek için önerilerde bulunmak" olduğunu ifade etti. Şarku’l Avsat’ın edindiği bilgiye göre Washington, bir aydan uzun süre önce, uyuşturucuyla mücadele amacıyla Venezuela açıklarında Güney Karayip Denizi'ne 8 savaş gemisi ve bir nükleer denizaltı konuşlandırdı.

Trump yönetimi bugüne kadar uyuşturucu kaçakçılığı için kullanıldığından şüphelenilen en az dört tekneye saldırı düzenledi ve en az 21 kişinin ölümüne yol açtı. Venezuela Devlet Başkanı Nicolás Maduro, Washington'u uyuşturucu kaçakçılığını bahane ederek "rejim değişikliği dayatmak" ve dünyanın en büyük petrol rezervlerinden birine sahip bir ülkenin servetine el koymakla suçlayarak "silahlı saldırıyı" kınadı.


Putin: İsrail, İran'la çatışma istemiyor

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Tacikistan'ın başkenti Duşanbe'de düzenlenen Rusya-Orta Asya zirvesinde konuşma yapıyor (AFP)
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Tacikistan'ın başkenti Duşanbe'de düzenlenen Rusya-Orta Asya zirvesinde konuşma yapıyor (AFP)
TT

Putin: İsrail, İran'la çatışma istemiyor

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Tacikistan'ın başkenti Duşanbe'de düzenlenen Rusya-Orta Asya zirvesinde konuşma yapıyor (AFP)
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Tacikistan'ın başkenti Duşanbe'de düzenlenen Rusya-Orta Asya zirvesinde konuşma yapıyor (AFP)

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, İsrail'in Moskova'ya İran'la çatışmaya girmek istemediğini bildirdiğini ve Tahran nükleer sorununun diplomatik yollarla çözülmesi gerektiğini vurguladığını açıkladı.

Şarku’l Avsat’ın TASS haber ajansından aktardığı habere göre Putin, Tacikistan'daki Rusya-Orta Asya Zirvesi sırasında ülkesinin İsrail yönetiminden Tahran'a iletilmesi yönünde sinyaller aldığını belirterek, Tel Aviv'in çözüm seçeneğine olan bağlılığını ve her türlü gerilim veya çatışmayı reddettiğini teyit etti.

İran nükleer sorununun ancak diplomasi ve müzakereler yoluyla çözülebileceğini belirten Putin, Rusya'nın "İranlı ortaklarıyla yakın temaslarını sürdürdüğünü ve karşılıklı olarak kabul edilebilir çözümler bulma ve Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı ile yapıcı iş birliğini sürdürme konusundaki kararlılıklarını hissettiğini" belirtti.

Rusya Devlet Başkanı, ülkesinin bölgede gerginliği önlemek için ilgili tüm taraflarla çalışmaya devam edeceğini belirterek, Moskova'nın bölgesel güvenlik ve istikrarı sağlamanın tek yolunun diyalog olduğunu düşündüğünü ifade etti.