Yeni bir kadın büyükelçi: Suudi kadınlarının rönesansı

Bu sözler, büyüklenen ya da kulak tıkayanlara değil.
Suudi kadınlar, Kral Selman ve Veliaht Prens Muhammed bin Selman'ın hükümdarlığı sırasında en parlak dönemlerine tanıklık ediyor. Büyüyerek katlanan bir gerçeklik, yükselişteki model ve birbirini izleyen bir ritim gibi.
İstatistik Genel Kurumunun 2020 yılı için yayınladığı başarıya ortak Suudi kadınları raporunda fark ediyoruz ki kadın ve erkeklerin çoğunluğu genç yaşlarda.
Yeni Suudi Arabistan Büyükelçisi İnas eş-Şehvan Hanım’ın yakın zamanda atanması ise bu yolda atılan uzun adımlardan sadece biri.
Suudi Arabistan'ın İsveç ve İzlanda Büyükelçisi İnas eş-Şehvan, Washington Büyükelçisi Rima bint Bender ve Norveç Büyükelçisi Emel bint Yahya el-Muallimi’nin ardından ülkesinin üçüncü kadın büyükelçisi olmak için iki kutsal caminin koruyucusu Kral Selman bin Abdulaziz ve Suudi Arabistan Başbakan Yardımcısı ve Savunma Bakanı Veliaht Prens Muhammed bin Selman huzurunda yemin etti.
Bir de Suudi Arabistan Sermaye Piyasası Kurumu Başkanı Sara es-Süheymi gibi bankacılık, finans ve toplumsal sektörlerdeki kadın liderler var. Nitekim bugün Suudi kadınları, Vizyon 2030 yolunda ilerleyen birçok yeni kuruma liderlik ediyor.
Riyad, Cidde, Dammam veya el-Huber gibi tüm büyük Suudi şehirlerine geldiğinizde, Suudi kadınların tüm idari düzeylerde, devlet kurumlarında ve özel sektördeki varlığını açıkça fark edersiniz.
Bunun birçok nedeni var; iletişim, başka bir yere yerleşmek ve seyahat (elbette koronavirüs öncesinden bahsediyoruz) devrimi de bunlardan biri. Nitekim geçmişte ve 20 yıldır dünyanın çeşitli yerlerinde idari ve özel bilimlerde okuyan Suudi öğrencilere verilen kapsamlı bursların meyveleri toplanıyor.
Ancak bir sebep var ki, zuhur etmeseydi Suudi kadınlarının bugünkü bu güzel varlığına şahit olmazdık. Bu, Suudi liderliğinin bilinci, kararlılığı ve vizyonudur; Veliaht Prens'in cesaretidir. Zirâ Prens Muhammed bin Selman, Suudi kadınlarını  destekleme yönündeki geleceğin mimarıdır.
Suudi kadınları önündeki kapalı kapıları açan Veliaht Prens'tir. Suudi kadınlarının onlarca yıldır medya ve siyaset tarafından şantaja ve insan haklarına maruz kaldığı ‘kadınların araba kullanması’ meselesini kapatan da odur.
Nitekim bugün bu mesele geçmişte kalmıştır; kadınlar ile ilgili mevzuat geliştirilmiş, kadınların desteklenmesi köklü bir hale getirilmiş, kadına özgür bir yasal sorumluluk sağlanmıştır. Uzun mevzu.
Peki yurtdışından şantajcılar ve ülkedeki bazıları, Suudi devletine zarar vermek için Suudi kadınının hikayesinden yararlanmayı bırakır mı?
Kadın hakları konusunda samimi olanlar, yakınmayı bırakıp destek verecek; belki de daha fazlasını isteyecek.
Ancak gizli arzular ehli, eskiden olduğu gibi bugün ve yarın da vazgeçmeyecek.