Mişari Zeydi
Suudi Arabistanlı gazeteci- yazar
TT

Asla unutulmayacak Kabil günü

Afganistan semalarından Amerikan askeri uçaklarının tekerleklerinden düşenler Biden Amerika’sı trajedisinin birer simgesidir. Kabil Havaalanı’ndaki görüntüler ve manzaraların çirkinliği, korkunçluğu ve iğrençliği ile 1972 ABD-Vietnam savaşındaki Vietnamlı ünlü Napalm Kızı (Kim Phuc) fotoğrafı gibi savaşların simgesi haline gelmiş çok sayıda görüntüyü geride bıraktı. Kabil Havaalanı’ndaki ya da Hamid Karzai Uluslararası Havaalanı’ndaki zavallı Afganların görüntüleri, 11 Eylül 2001 saldırıları sırasında Manhattan kulelerinin tepesinden canlı canlı düşen insanlardan başkasına denk değildi. 11 Eylül 2001 saldırıları Usame bin Ladin ve onun terör örgütü tarafından Afganistan mağaralarında planlanmıştı. Bu arada El-Kaide de bugünlerde Taliban’ı ülkeyi yöneteceği ve “İslam Emirliği”ni kuracağı için tebrik etti.
Ancak Kabil Havaalanı’ndaki trajedilere geri dönersek, ABD uçuşunun ölüm tekerleklerine sığınan bu kişileri tanımak, bizleri şu anki ABD yönetiminin tavrı ve performansıyla ilgili üzücü, tahrik edici ve utanç verici hikayelere yakınlaştırıyor.
Afgan haber ajansı Ariana'nın haberine göre Afgan milli futbol takımı oyuncusu Zeki Enveri, C-17 askeri kargo uçağından düştükten sonra hayatını kaybetti. Bunun yanı sıra İngiltere merkezli Daily Mail gazetesi ise askeri kargo uçağının Katar'daki El-Udeyd Hava Üssü’ne inmesinin ardından iniş takımlarında genç futbolcunun vücudunun parçalarının bulunduğunu öne sürdü.
Al Arabiya’nın haberine göre bu genç, 16 yaşındayken Afgan genç milli futbol takımına çağrılan ve Kabil’deki prestijli bir Fransız kolejinde eğitim gören idealist seçkin bir öğrenciydi.
Enveri Facebook’ta son olarak yaptığı dokunaklı paylaşımında şöyle yazmıştı:
“Hayatının ressamı sensin. Boya fırçasını başka hiç kimseye verme.”
Diğer bir hikâye ise, ABD’nin son kuruntu ipinin çözülmesinden sonra Kabil semalarından düşen zavallılardan birine ait. Diş hekimi Muhammed Vida henüz 22 yaşındaydı. Afganistan’daki bir haber ajansı ile röportaj yapan babası Pineda, profesyonel olarak başarılı bir doktor olan oğlunun kendisini, ailesini ve eşini kurtarmak için ABD uçağını nasıl yakalamaya çalıştığını anlattı. Oğlu yeni evlenmişti ve ABD’de bir iş imkânı bulmaya çalışıyordu. Ancak birileri babasına oğlunun cesedinin parçalarını ve cebinde telefon numarasının bulduğunu söylemesinin ardından bu ailenin hayalleri yerle bir oldu!
Tüm bunlardan sonra Taliban'ın ülkeyi yönetmesine imkân veren ABD Başkanı Biden bize, kendi deyimiyle aşırılık yanlısı olan Taliban Hareketi'nin değişmediğini söylüyor. Biden ABC News ağı ile yaptığı bir röportajda Taliban Hareketi’nin temel inançlarını değiştirmediğini düşündüğünü de sözlerine ekliyor.
Kabil Havaalanı meydanında yaşanan sefalet, çaresizlik, korkaklık ve alçaklık sahnelerini ne tarih affedecek ne de dünya hafızası unutacak. Belki de bu yönetim ömrünü Kabil günü ile kısaltmıştır.