Cibril Ubeydi
Libyalı araştırmacı yazar
TT

Libya ‘Daniel’ faciasının yaralarını sarıyor

Daniel fırtınası Libya kıyılarını ve Cebel el-Ahdar bölgesini sert bir şekilde vurmakta inat etti ve arkasında Libya genelinde, özellikle de Sirenayka’da benzeri görülmemiş bir insani felaket bıraktı. Uluslararası toplumun, insani yardım kuruluşlarının ve özellikle Birleşmiş Milletler'in gevşekliği ile dış yardımı kabul etmeyen, vaatlerden başka bir şey sunmayan, insani felaketin yaşandığı yere hiçbir yetkili veya bakanının gitmediği Ulusal Birlik hükümetinin siyasi istismarı arasında Libya, özellikle Sirenayka bölgesinde benzeri görülmemiş bir insani felaketle karşı karşıya bulunuyor. Daniel fırtınası doğu Libya şehirlerini vurdu ve beşin üzerinde Libya şehrinde kapsamlı ve feci bir yıkıma neden oldu. Afetzedeler, kayıp kişiler ve yerinden edilmiş kişiler açısından Derne şehri en çok hasar gören şehir oldu.

Rüzgarların şiddeti saatte 75 kilometreyi aşarken, kaydedilen yağış miktarı 400 milimetrenin üstüne çıktı. Bir yılda yağacak yağmur bir günde yağdı ve büyük barajların (bilhassa Derne şehrinde) patlamasına yol açtı. Yaşanan büyük felaketin, suların şehrin dörtte birinden fazlasını kaplayarak bazı mahallelerin tamamen yok olmasına neden olmasının ve bunun sonucunda bazı ailelerin tüm fertlerinin hayatını kaybetmesinin sebebi de buydu.

Parlamento tarafından görevlendirilmiş Libya hükümeti, üç bini aşan korkunç kayıp sayısı açıkladı. Yüz binlerce kişinin yerinden edildiğini duyurdu. Bunlar, kurtarma, tahliye ve nakil faaliyetlerinin eksikliği nedeniyle bazılarının şüpheyle karşılayıp artabileceğini söyledikleri sayı... Kaldı ki uydu görüntüleri ve afet bölgesinden gelen görüntüler, Libya tarihinde benzeri görülmemiş felaket ve trajedinin boyutunu netleştirdi.

Felaketin boyutu, hangisinin ülkenin meşru yönetimi olduğu konusunda tartışan iki Libya hükümetinin güç ve kapasitesinden daha büyük. Afet, kriz yönetimi ekipleri ve yerel çabaların yönlendirilmesine katkıda bulunacak uluslararası uzmanlık gerektiriyor. Böylece zamana karşı yarışta tatmin edici sonuçlar sunamayan acemi yerel ekipler boşuna yorulmazlar. Zira parlamento tarafından görevlendirilmiş hükümetin imkanlarının kısıtlı olması nedeniyle Libya yardım ekipleri bu büyüklükteki bir felaketle mücadele için yeterli deneyime sahip değiller ama yine de Libya ordusundan unsurlar ile birlikte büyük bir çaba gösteriyorlar. Hatta bilhassa ilk arama kurtarma faaliyetlerinin gece ve çok zorlu hava koşullarında gerçekleşmesi nedeniyle, kurtarma ekipleri arasında da bazı kayıplar yaşandı. Kurtarma ve tahliye faaliyetlerine katkı sağlayacak yeterli sayıda helikopter ve teçhizat da bulunmuyor. Tüm bunlara karşılık ABD Büyükelçisi’nin öve öve bitiremediği ‘uluslararası toplumun tanıdığı’ hükümetin başkanı, Trablus'un lüks otellerinde oturuyor ve hiçbir eylemde bulunmadan X (eski adıyla Twitter) hesabından paylaşımlar yapmakla yetiniyor. Oysa afet hızlı ve acil müdahale gerektiriyor. Kurtarma faaliyetlerinde saatler değil dakikalar fark yaratır. Fakat söylendiği gibi ‘uluslararası toplum tarafından tanınan’ Başkanlık Konseyi Başkanı ve Hükümet Başkanı felaket bölgesinden 1400 kilometre uzaklıktaki Trablus'ta hiçbir şey yapmadan oturuyorlar. Libya Meteoroloji İdaresi, yetkilileri raporlarını ciddiye almamakla, bilhassa su baskınlarının yaşandığı vadilerde bulunan şehir ve köylerin sakinlerini fırtınadan önce tahliye etmemekle suçlayan resmi bir açıklama yayınladı. Nitekim Derne şehri dağdaki en yüksek noktasından deniz seviyesindeki en alt noktasına kadar kendisini bölen ve sık sık su baskınlarının yaşandığı bir vadide bulunuyor.

Eski rejimden bu yana onlarca yıldır çökmüş altyapının, iklim değişikliğinin ve hatta özellikle vadilerde su baskınlarının yaşandığı bölgelerde yaşayanların evlerini terk etmemekte diretmeleri nedeniyle vatandaşların da kısmen hatalı olduğu doğru. Hepsi krizin bilançosunun ağırlaşmasına katkıda bulundular. Ancak asıl başarısızlık, hükümetin, özellikle de ‘uluslararası düzeyde tanınmış’ olduğu söylenen ve bu felaketin boyutunu küçümsediği için tüm sonuçlarının yükünü taşıyan Ulusal Birlik Hükümeti’nin olmaya devam ediyor.

Libya halkı arasındaki dayanışma, destek ve yardımlaşmanın da eşi benzeri görülmemiş oldu. Acil önlem alma konusunda tembel ve gevşek davranan Dibeybe hükümetinin aksine, Batı’daki dağlık bölgeden, Garyan, Zintan, Trablus, el-Hums, Mısrata, Zliten, Sirte, Barika ve Tobruk şehirlerinden ve diğer bölgelerden Doğu bölgesindeki kardeşlerine yardıma koşan insani yardım, ekipman ve ambulans konvoyları yola koyuldu.

Olan oldu ve felaket yaşandı. Şimdi puan kazanmanın, siyasi istismarın, hatta dövünmenin hiçbir faydası yok. Şimdi faydası olan şey, yaraların sarılması, yerinden edilenlere barınak sağlanması, hayatını kaybedenlerin defnedilmesi, yardım kuruluşunun bilimsel bir şekilde yeniden inşası ve herhangi bir felakete karşı tam anlamıyla hazır olması için gerekli kapasite ve imkanlarla donatılmasıdır.