Cibril Ubeydi
Libyalı araştırmacı yazar
TT

Libya ve yapılandırılmış diyalog

Libya'daki BM Misyonu, Libya için gerçekçi, uygulanabilir ve sürdürülebilir bir çözüm üretmede başarısız olan aynı mekanizmalara başvuruyor. BM Misyonu danışmanları aynı başarısız yöntemleri kullanarak yeni ve farklı sonuçlar elde etmeyi bekliyorlar.

Bugün, BM Misyonu bize belediyeleri, siyasi partileri, üniversiteleri, teknik ve güvenlik kurumlarını ve toplumun çeşitli kesimlerini temsil eden kadın erkek yaklaşık 120 Libyalıyı içeren “yapılandırılmış diyalog” projesini sunuyor. Bu proje, bir önceki Özel Temsilci Stephanie Williams'ın kurduğu ve bugüne kadar, katılımcıları seçilirken hangi kriterlerin benimsendiğini, kimin seçtiğini ve isimleri sunduğunu bilmediğimiz, 75 kişiden oluşan diyalog komitesinden farklı değil. Aynı Misyon şimdi 120 katılımcıdan oluşan bir “yapılandırılmış diyalog” öneriyor. Bu esasında daha önce başarısız olmuş projenin aynısı, sadece sayı 75'ten 120'ye değişti. Aynı hataları, aynı mekanizmaları ve hatta bir önceki komiteden birkaç kişiyi içeriyor ama kendisinden farklı bir çözüm veya sonuç bekleniyor. Bu durum ve bu çelişkili, tekrarlanan davranışlar, BM Misyonu’nun siyasi bir sıkıntı içinde olduğunu doğruluyor.

BM Genel Sekreteri Libya Özel Temsilcisi Hanna Tetteh’in ağustos ayında Güvenlik Konseyi’nde yaptığı sunumda duyurduğu gibi, Libya'daki BM Misyonu, yapılandırılmış diyaloğun, karmaşık sorunları ele almak, istikrar ve refahı gerçekleştirmek çabasıyla geliştirdiği siyasi yol haritasının temel bir bileşeni olduğunu düşünüyor. Yapılandırılmış diyaloğun yanı sıra, yol haritası şunları da içeriyor: (1) cumhurbaşkanlığı ve parlamento seçimlerinin yapılması için sağlam ve siyasi olarak uygulanabilir bir teknik çerçeve benimsemek, (2) yeni bir birleşik hükümet aracılığıyla kurumları birleştirmek. Misyon ayrıca, yapılandırılmış diyaloğun siyasi sürece katılımı genişletmeyi, çatışmanın temel nedenlerini ele almayı ve ülkenin geleceği için ortak bir vizyon oluşturmayı amaçladığını da belirtiyor.

Misyon, seçim kriterlerini “aday gösterme kriterlerinin dört alandan yani yönetişim, ekonomi, güvenlik, ulusal uzlaşma ve insan haklarından en az birinde deneyim veya bilgi sahibi olmayı içerdiğini” belirterek gerekçelendirdi. Ne var ki adayların bu dört alandaki bilgi düzeyini teyit etmek için hangi kriterlerin ve mekanizmaların kullanıldığını açıklamadı.

BM Misyonu, yapılandırılmış diyaloğun siyasi sürece katılımı genişletmeyi ve çatışmanın temel nedenlerini ele almayı amaçladığını iddia ederken; diyalogda kilit tarafları ortak olarak görmezden geliyor ve bunun yerine devam eden çatışmanın birincil nedeni olan ve bundan fayda sağlayan tarafları dahil ediyor.

Kapsamlı ile yapılandırılmış diyalog arasında, Libya'daki rakip meşru hükümetler sürekli ve devam eden bir iktidar mücadelesine kilitlenmiş durumda. Bu mücadele, seçilmiş parlamento tarafından tanınan Libya Geçici Hükümeti’nden, Libya Şafağı savaşında milislerin başkenti ele geçirmesi ve meşru hükümetin doğu Libya'ya taşınmasının ardından, Müslüman Kardeşler'in el-Kaide'nin Libya kolu ile ortaklaşa kurduğu Ulusal Kurtuluş Hükümeti ve akabinde görev süresi dolmuş olan Ulusal Mutabakat Hükümeti’ne kadar uzanıyor. Bu hükümetin rakibi Libya parlamentosu tarafından tanınan Libya hükümetidir.

Siyasi İslamcı gruplar, seçim sonuçlarını ve BM Genel Sekreteri Özel Temsilcisi Bernardino León tarafından kurulan Ulusal Mutabakat Hükümeti lehine yenilgiyi reddetti. Libya parlamentosundan güvenoyu alamayan Mutabakat Hükümeti de egemenlikten yoksun ve gayrimeşru bir hükümet haline geldi.

Libya'ya komşu ülkeler ise çıkarlarına ve Libya'ya coğrafi yakınlıklarına bağlı olarak farklı tutumlar sergiliyor. Büyük kardeş ülke Mısır, her iki tarafla da tarafsız ve adil bir şekilde, her zaman sürdürdüğü tutarlı bir yaklaşımla ilişki kuruyor. Mısır devleti hem Libya ordusunu tanıyarak hem de şu anda neredeyse ölmüş olan bir siyasi anlaşmanın ürünü olarak gördüğü Ulusal Mutabakat Hükümeti ile olumlu bir ilişki kurarak bu dengeyi birçok kez teyit etti. Mısır hükümeti, Libya ordusunu terörizmi ve milis ideolojisini reddeden ulusal bir doktrin altında tek askeri kurumda birleştirmeyi amaçlayan toplantılara destek olmaya çalıştı.

Öte yandan, Sudan, Çad ve Nijer gibi Libya'nın çöl tarafından komşuları Libya'ya bir çözüm sunabilecek durumda değiller. Onlar da Libya'dakinden daha yoğun olabilecek iç çatışmalarla boğuşuyorlar; Libya'da en azından silahlar sustu ve siyasi anlaşmazlıklar yoğunlaştı. Sudan, Çad ve Nijer'de ise silah ve bomba sesleri hâlâ açıkça duyuluyor.

Libya'nın komşuları, Libya'da kapsamlı bir çözüm vizyonu konusunda büyük ölçüde bir fikir birliğine de sahip değiller. Altı komşu ülke, özellikle varılan çok sayıda eksik ve işe yaramaz uzlaşıdan hem Libya’da hem de bölgede istikrarı sağlayacak, terör örgütlerinden arındırılmış bir Libya'da istikrarı teşvik etme çabalarının boşa çıkmasından dolayı hayal kırıklığına uğradığından, ortak bir vizyon üzerinde anlaşamadılar.

Geçmişte diyalog komitelerinin, özellikle de sonuncusu olan “75’lik Diyalog Komitesi”nin sonuçlarıyla ilgili deneyimlerimizi göz önünde bulundurduğumuzda, “120’lik Yapılandırılmış Diyalog Komitesi” konusunda iyimser olamayız. Bu, çatışmanın çözümüne yönelik başarısız bir yaklaşımın tekrarından, yeni bir çözüm, uzun zamandır beklenen ama aynı başarısız yöntemler kullanıldığı sürece yakın zamanda görüleceğini öngörmediğim beyaz dumanın görünmesini beklemekten başka bir şey değil.