Gassan Şerbil
Şarku'l Avsat Genel Yayın Yönetmeni
TT

​İpek yolu ve korona yolu

“Bu tarihten sonra dünya eskisi gibi olmayacak” ifadesini daha önce de duyduk. Hiç kimse, sıra dışı bir hadiseden sonra kullanıldığında bu ifadenin yanlış olduğunu söylemedi. Ancak, özelikle dünya şiddetli bir direniş gösterdiği, dengelerine, alışkanlıklarına ve yaşam tarzına bağlı olduğu için her zaman bir dereceye kadar abartılı olduğunu keşfediyorduk.
Bu ifadeyi el-Kaide 11 Eylül 2001’de savaşı bizzat ABD topraklarına taşımayı, güç ve başarı sembollerini hedef almayı seçtiğinde duyduk. Bu hadise son derece ciddiydi. Çünkü yaralı ABD, Afganistan ve Irak’ı kapsayan, hatta Irak bölümünün Ortadoğu’da güç dengelerinin değişmesine yol açtığı bir intikam kampanyası başlatmıştı. Ne var ki, yaşananların boyutuna rağmen artık başka bir dünyada yaşadığımızı ve yaşam tarzımızı değiştirmek zorunda kaldığımızı hissetmedik. New York iki gökdelenin enkazından ayağa kalktı. Öfkesini dile getirdi ve güvenlik önlemlerini ikiye katladıktan sonra hayatına devam etti.
Berlin’in çökmekte olan duvarının yakınında durduğumuzda da bu ifadeyi duyduk. Duvarın yıkılışının bir modelin çöküşünün ve bir imparatorluğun intiharının uyarıcısı olduğunu hissettiğinde tüm dünya nefesini tuttu. Şaşkın dünya bir gün uyandı ve dünyayı birkaç kez yok edecek kadar nükleer silaha sahip olan Sovyetler Birliğini bulamadı. Yeni dünya ve “tek kutuplu dünya” ve “tarihin sonu” hakkında kitaplar ve yazılar okuduk. Özellikle imparatorluklar sahneden çekilmeden önce dünyayı kana boğmaya alışkın oldukları için okumalar arzularla karıştı. Bu olay büyük ve muazzam olmasına rağmen devletler ve halklar, olayların ve sonuçlarının dışında olduklarını, bütçelerinde, günlük yaşamlarında ve yaşam tarzlarında herhangi bir değişiklik yapmak zorunda olmadıklarını öne sürebilirlerdi.
Korona söz konusu olduğunda ise, bu ifade, dünyanın ilgisini çeken, soru ve endişelerini uyandıran önceki olaylara göre daha doğru ve isabetli görünüyor. Uzmanlar, dehşete kapılmış kuşların yuvalarına kaçmaları gibi kaçtığımız dünyaya dönebildiğimizde başka bir dünyaya döndüğümüzü keşfedeceğimizi kesin bir şekilde söylüyorlar. Ofislerde koltukların dağılımı farklı olacak ve sosyal mesafeyi temel alacak. Dikkat bir gerekliliğe dönüşecek. Elleri yıkama, maske, eldiven, dezenfektanlar takıntı haline gelecek. Kağıtlardan vazgeçme kuralı derinleşecek. Sarılma ve el sıkışmanın eski dönemin alışkanlıkları haline geleceğini de unutmayalım. Restoranlar ve sinema salonları farklı olacak. Kütüphaneler iki kat yaşlanma korkusu dozu ile yaşayacak. Bireyler, çocuklarını almak için okula gittiklerinde bu değişimin boyutunu hissedecekler. Meslekleri kendilerini korona çağında havalimanlarının çirkinliğinin tadını almaya zorladığı kişiler, bu değişimi şüphesi uçaklarda da hissedecekler.
Bu kez “dünya bundan sonra eskisi gibi olmayacak” ifadesi çok daha isabetli görünüyor. Bu nedenle, Vladimir Putin bunu hissetmekte, bir ölçüde öfkeli ve endişeli olmakta haklı. Yüzyılın başında Rusya’nın yazgısını üstlendiğinden beri başardıklarından memnundu. Olaylara ve kişilere boyun eğdirmekte üstattı. Güçlü adam yastığında uyuyan demokratik bir rejimi hizmetine amade etmişti. Seçimlere gidiyor ve zaferle dönüyordu. Parlamento, kurtarıcının Stalin’in ofisindeki ikametini uzatmaya olanak tanıyacak şekilde anayasa maddelerini eğip büküyordu. İmaj yaratmakta ve yenilemekte mahir bir ekibe sahipti. Sosyal medyayı kullanmakta mükemmel ustalığın yanı sıra dünyanın istikrarını, seçimlerini ve keşiflerini taciz etme becerisine sahip hackerları vardı. Kızıl ordu yeniden korku salmaya başlamıştı. Rusya kendisi endişeli iken eskisi gibi endişe yaratan bir ülke olmuştu. Buna ek olarak, mütevazı bir ekonomiye dayanmasına rağmen, devin geri dönüşünü andıran Suriye'deki askeri müdahale vardı.
Ama birden her şey değişti. Çin virüsü dünyayı sardı. Bu günlerde dünyanın birinci gücü olmak için ABD ve Çin arasında kızışacak rekabet hakkında okudukları Kremlin’in efendisi için asla sevindirici değil. Bundan sadece on yıl önce ABD, Lenin’in ülkesi ile uzlaşı koşullarını iyileştirmek için Mao’nun ülkesine yakınlık gösterirdi. Ne var ki şimdi dünyanın ülkelere yeni konumlarını dağıttığı bir zamanda Donald Trump ve Şi Cinping ilk sıra için birbirleri ile kapışırken Rusya’ya ikinci sıranın kaldığı aşikar.
Putin, koronanın uzmanların ve generallerin yapamadıklarını, var olan uluslararası dengeye karşı bir darbe gerçekleştirmeyi başardığını biliyor. Büyük ülkeler, onlara kan kusturan ve halsiz düşüren Kovid-19 virüsünün pençesine düştüler. İtalya’nın yanı sıra İngiltere ve Fransa’da neden oldukları zor bir soruyu gündeme getiriyor: Avrupa pratikte roller savaşının dışında kalıp bundan sonra Çin-ABD çekişmesinin alanı olmakla mı yetinecek?
Rusya Devlet Başkanı aynı zamanda salgına karşı savaşta ABD’nin dünyaya liderlik etme fırsatını kaçırdığının farkında. Bu savaşta ABD’nin rolü, imajının ve imkanlarının boyutunda değildi. Şehirlerine, sağlık kurumlarına ve uçak gemilerine saldıran salgın karşısında ne yapacağını bilemiyormuş gibi göründü. Beyaz Saray’ın efendisi ile eyalet yöneticileri arasındaki açık çekişme güven verici türden değildi. Dünya Sağlık Örgütü ile savaşın zamanlaması iyi değildi.  ABD bu sefer dünya savaşlarında olduğu gibi Avrupa'yı kurtarmaya gelmedi. Dünya liderliği dümeni, ABD’den kendisini bekleyen Çin’e geçiyor gibi. Çin dünyadaki liderlik pozisyonlarını işgal etmeye hazırlanırken Suriye’de konuşlanmanın ve bölge devletlerinin topraklarındaki savaşlarını organize etmenin ne önemi var?
Putin kendi içinde Rusya açısından Çin çağının ABD çağından pratik olarak daha zor olacağını biliyor. Çin, mallarından ve tedarik zincirlerinden kaçması zor olan devasa bir teknolojik ejderhanın beslediği devasa bir insan denizi. Tarihi olarak en tutarlı mekanizmanın, muazzam Çin Komünist Partisi’nin varlık gösterdiği bir deniz.100 milyon yoldaş ve George Orwell’ın hayal ettiği ekranları aşan bir izleme yeteneği. Putin ayrıca ABD’nin maliyetli ekonomik ve insani kayıplarının yaralarını sarmak için kendisini geri çekilmeye yönlendirebileceğini biliyor. Bunun, İpek Yolunun elde etmeyi hayal ettiği şeyi korona yolunun gerçekleştirmesine olanak tanıyabileceğinin de fakında.