Semir Ataullah
Lübnanlı gazeteci - yazar
TT

Mütevazı olmak istiyor

Özgür ve parlak eleştirmen, Said Akl (Dar Nelson) ile 1900’lü yılların sonlarında yaptığı röportajları “Arap Şiirinin Son Beyleri” başlığı altında topladı. Kitapta yeni bir şey bulunmuyor; zira şair, nesir şiirine ve moderniteye bakış açısından, Shakespeare'in kalitesizliği, Picasso'nun sanatı çarpıttığı düşüncesinden, şair arkadaşlarından, Arapçaya alternatif veya yedek olarak dayatmaya çalıştığı Lübnan dilinden bahsedip duruyor.
Diyalogların en hoş özelliği ise Said Akl’ınmütevazi davranmaktaki ısrarı.
Mesela şöyle diyor:
-Lübnan’da, benimkilerin okunduğu gibi şiir okuyan kimseler mevcut mu? Peki diğer ülkelerde herhangi bir şairden benden bahsedildiği gibi bahsedenler var mı?
Benden bahsedildiği gibi? Süleyman el-İsa ise “Araplara her yüzyılda bir Said Akl verilse, milyar sene yaşarlar” diyor. Kendilerinden bu şekilde bahseden kaç şair vardır?
-Bir şairi Araplar arasında ölümsüz kıldığımı söylemek istemiyorum. Hakkında Said Akl’a söylendiği kadar şiir söylenen çok sayıda şair var mıdır? Şiirin kendilerine Said Akl gibi yüzlerce kasideyle anlatıldığı şairler var mıdır? Varsa bana bir gösterin.
-Dışardan ziyaretime gelen insanlar bana diyor ki, “Sizin şiirlerinizi İngilizceye çeviriyoruz.” Filancanın şiirlerini İngilizceye çevirdiklerini söylemiyorlar ama. Peki neden?
-İbnü’l Esir “Sözler ancak yerinde güzeldir” der. İşte ben de yalnızca yüz kelime kullanarak, binlerce kelime ile gevezelik edenlerden daha çok fikir ve tavır belirtmiş olabilirim.
-Mübalağayı kesinlikle kabul edemem. Hakkımda bu derece övgü dolu sözlere de razı olamam. Sizlere teşekkür ediyorum, ancak şunu da söylemek isterim: Mütevazi olmak istiyorum.
-Hakkımdaki sözlerinde abartıya kaçan bir yazar ile karşılaştığımda ona diyorum ki: Yok ağabeyciğim… Tıpkı Nizar Kabbani’nin “Said Akl, isterse Arapların en yüce şairi olabilir” sözleri gibi. Ona dedim ki: Hayır Nizar, Araplar beni seviyor, ben de onları üzmüyorum.
-Said Takyeddin ile birlikte, Said Akl’ın Arapçanın en güzel nesir yazanı olduğunu söylüyorum.
-Mısır'a gittiğimde, çantamda dünyayı çılgına çeviren nesir kitapları vardı.
-Şiirimde, yazdığım ve yarattığım her şeyde Arapçada, Fransızcada ve Lübnan dilinde vezin ve hareke çeşitliliği mevcut.
-Marifette bana denk bir Arap şairi olduğunu söylemek zor; ancak yine de birinin olması gerekiyor.