Memduh Muheyni
Al Arabiyya Genel Yayın Yönetmeni
TT

Kissinger'in çığlığı ve çamur savaşı

Dünya, ABD Başkanı Trump ile Demokrat rakibi Biden’in ringdeki çamur savaşını takip etmeye devam ederken, meşhur Dışişleri Bakanı Henry Kissinger “ABD ve Çin arasında küresel çatışma yaşanabilir” diyerek farklı bir yöne doğru bağırdı.
Bu, uzman siyaset teorisyeninin ilk çığlığı değil. Daha dikkatli olmalıyız, çünkü uzun bir süredir sık sık bunu dile getiriyor. 97 yaşındaki Kissinger’in bu çığlığı, sanki son uyarı atışıymış gibi görünüyor.
Kissinger, iki süper gücün liderlerinin bizi bu kaçınılmaz kaderden kurtaracak yeni kurallar üzerinde bir anlaşmaya varmamaları durumunda üçüncü bir dünya savaşına doğru ilerlediğimizi söylüyor. Kissinger, Birinci Dünya Savaşı'nın hemen öncesindeki aşamada bulunduğumuzu da sözlerine ekliyor.
75 yıldan fazla bir süre önce sona eren son dünya savaşının ardından, 90 milyondan fazla insanın öldüğü ikinci bir dünya savaşı yaşandı. Dünya savaşları son buldu, fakat insanların birbirini öldürme arzusunu yitirdikleri ya da nüfuzlarını mümkün olan en geniş coğrafi alana yaymaya çalışan paranoyak liderlerin yokluğu dolayısıyla değil; bilakis büyük bir askeri gücün başarısı ve yeni bir uluslararası düzen kurması sebebiyle oldu. Böylece pervasız maceraların patlak verme şansı ortadan kalktı. Geçtiğimiz yetmiş yılda çılgın liderler, komplolara başvurdular, uçakları düşürdüler ve terörist grupları finanse ettiler. Bununla boyunlarının darağacında sallanacağını bildikleri bir sondan kaçınarak büyük savaşlara girmediler.
Buradan Kissinger'ın endişesini ve Birinci Dünya Savaşı'nın hemen öncesindeki aşama dediği durumu anlıyoruz. Britanya İmparatorluğu bu aşamada bir çöküşe ve askeri gücünde bir gerilemeye tanık oldu. Bu, Avrupa'daki komşu güçlere, nüfuzlarını genişletmek ve dünyaya vizyonlarını empoze etmek adına şiddetli savaşlara girme fırsatı verdi.
Birinci Dünya Savaşı'ndan yalnızca 20 yıl sonra -aynı sebeplerle- İkinci Dünya Savaşı patlak verdi. Nazi ideolojisi doğrultusunda dünyanın çehresini değiştirmeyi amaçlayan Hitler gibi bir lideri caydırabilecek askeri bir güç yoktu. (1850 ile 1945 arasında Fransa ve Almanya üç savaşa girdi. Rusya ve Almanya iki kez şiddetli bir savaşı girdiler. Fransa ve İngiltere, Almanya ile savaştı.) Avrupa buradan çok acı bir ders aldı ve demokratikleşti. Çünkü büyük demokratik ülkeler arasında savaş çıkması nadirdir.
Ancak Kissinger'a göre tehlike şu anda başka yerde. Askeri, siyasi ve ekonomik güçlerini istikrarlı bir şekilde artıran uzak ve hırslı ülkeler, sevmedikleri sisteme meydan okuyacakları bir noktaya gelecekler ve bir çatışma patlak verecek. Kissinger, bu korkunç akıbetten sakınılması ve ilk ikisinden daha korkunç sonuçları olacak üçüncü bir dünya savaşından korunmak adına büyük güçler arasında anlaşma yapılması çağrısında bulunuyor. Kissinger'ın bu konuda ümitsiz olduğunu da açıkça gösteriyor. “Her şeye rağmen umut yok gibi görünüyor” diyor. Verilecek en uygun cevap onun değil, şu anda birbirine çamur atan iki adamdan birinin elinde.