Mişari Zeydi
Suudi Arabistanlı gazeteci- yazar
TT

İran rejimi ile başa çıkmada gerçek ve hayal

Yeni ABD yönetimi Beyaz Saray’da koltuğa oturduğundan beri kendisini, İran rejimi ile siyasi yolları açmak için gösterdiği güçlü arzu ile ön plana çıkardı.
Yeni ABD yönetiminin literatüründe, Humeyni rejimini “sakinleştirmek” ve “kötü niyetli davranışlarını bırakmasını sağlamak” Tahran’la ilişki kurarken doğru ve faydalı bir yaklaşım benimsemek, siyasi ve ekonomik teşvikler vermek anlamına geliyor. Tabii burada kötü niyetli kelimesini Batılı literatürdeki anlamı ile kullanıyoruz, bizim sözlüğümüzdeki anlamı ile değil.
Esasen eski ABD Başkanı Donald Trump’ın izlediği politika, Tahran yöneticilerini uluslararası düzene ve uluslararası toplumla normal ilişkilere tabi olmaya zorlamak ve nükleer sistemi kapatmak için azami baskı politikasıydı. Hem de Cevad Zarif’in nükleer bombaya ve çok sayıda balistik füze konusunda yanıltıcı bilgiler vermesine rağmen!
Bu politika etkiliydi ve hala da elleri kana bulanmış bu rejimi kontrol altında tutuyor. Bizzat Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani bunu gördü ve geceleri kendisini uykudan mahrum bırakan Trump’ın siyasetinden korktuğunu itiraf etti.
Buradan hareketle, ABD kurumları bu rejimin kötülükleri ve taşkınlıkları karşısında dikkatli olmalı. Bu rejimi dizginlemek, bölgeyi kötülüklerinden ve saldırganlığından kurtarmak için yeniden ayağa kalkmak gerekiyor.
Humeyni rejiminin yalanlarını, iç yüzünü ve hilelerini bilen bizler, bize karşı sinirli olan ABD ve Batı solunun iyi anlayışına veya niyetlerine değil, Humeyni ağlarının liderlerinin kibiri, aptallığı, açgözlülüğü ve hurafelerine bahse giriyoruz. Tabi ki İran’dan Irak, Suriye, Yemen ve Lübnan’a kadar.
ABD Dışişleri Bakanlığı “İran, müzakerelere dönmedeki gecikmenin yaptırımların kaldırılmasına yol açacağını düşünüyorsa yanılıyor” şeklinde bir açıklama yaptı.
Bakanlık Washington’un İran’ı müzakere masasına oturtmak için tek taraflı herhangi bir girişim veya teşvik sağlamayacağını da sözlerine ekledi.
Peki Demokrat ABD yönetimi, Trump'ın Oval Ofis'e girdiği ilk gününden beri bildiği İran'daki bu güruhla başa çıkmada daha rasyonel ve sağlam bir yaklaşımın sonucunun aynısını keşfedebilecek mi?