Ömer Özkaya
Yazar
TT

Satoshi Nakamato Dünya'ya giriş yaptı: 2008

2008 küresel finansal kriz üç büyük aktör üretmiştir. İlki şüphesiz Satoshi Nakamato'dur, Bitcoin'in mucidi. İkinci olarak Julian Assange, Wikileaks Belgeleri ile ortaya çıkar. Son olarak da Edward Snowden, ABD'nin en önemli istihbarat örgütü NSA'nın çalışanı. Bu üç gizemli aktör 2008 küresel finansal krizi ile sırayla ön plana çıktılar.
Satoshi Nakamato bekleniyordu. Çünkü küresel finansal krizin mutlaka farklı bir finansal enstrüman icat etmesi aciliyet kazanmıştı. Bu finansal enstrüman Bitcoin olarak UFO gibi Dünya'da belirdi ve fakat UFO'nun aksine gözlerden kaybolmadı. Çok ilginç bir strateji çizerek giderek adından ve teknolojisinden çok söz ettirmeyi başardı. Blokchain (blokzinciri teknolojisi) ve bitcoin birlikte anılır oldu.
Julian Assange ve Edward Snowden da 2008 küresel finansal krizinin gizemli veri depoları ifşaacıları olarak küresel gündem oldular. Bu iki üst düzey yazılımcının ve bilgisayar programcısının dünyaya servis ettiği sayısız bilgi arasında nedense Satoshi Nakamato bulunmuyordu. O zamanlar  Bitcoin bugünkü gibi henüz popüler olmamıştı. Fakat bu iki üst düzey yazılımcı ve bilgisayar programcısı analistlerce tartışılırken Bitcoin ve onun teknolojik ve bilişimsel alt yapısı Blokchain, finansal enstrüman olarak giderek yerini almaya başladı.
Blokchain tabanlı bitcoin "milliyetsiz ve devletsiz" bir kripto para olarak ün kazandıkça altcoinler de hızla sahnede yer almaya başladılar.
Satoshi Nakamato'nun blokchain tabanlı bitcoininin Julian Assange ve Edward Snowden olaylarını nasıl, ne şekilde ve niçin tetiklediği konusunda bir analiz ve yorum dalgası oluşmadı.
Günümüzden geriye bakınca Julian Assange ve Edward Snowden olaylarının Satoshi Nakamato'nun Dünya'ya kripto para bitcoin olarak ayak basışı ile sağlam bir korelasyonunun varlığı ileri sürülebilir hale gelmektedir.
Bu korelasyon var mıdır ve varsa nedir, bilmiyoruz. Mutlaka devletlerarası bir zeminde bunlar irdelenmiş olabilir.
Satoshi Nakamato'nun bitcoininin ünü onu aşan temeli blokchain, her şeyin teorisi gibi tılsımlı bir bilişim bilimi ürünü olarak daha çok popüler olmaktadır. Bilişim teknolojileri araştırmacıları "blokchain devrimi" kavramını henüz teleffuz etmedilerse de ilerleyen süreçte blokchain teknolojisinin tüm devrimleri geride bırakarak Dünya'yı en radikal şekilde değiştiren ve dizayn eden devrim olarak nitelendireceklerdir.
Başta MlT (Massachusetts Teknoloji Enstitüsü) araştırmacıları olmak üzere -ki kürede MIT kadar blokchaini araştıran ve simülasyonlarını yapan ikinci bir merkez yoktur- diğer bilişim teknolojileri uzmanları blokchainin nerede ise kusursuz bir sorun çözücü olarak lansmanını yapacak kerteye gelmiş durumdalar.
"Paranın sahipliğini, şeklini, taşıma biçimini ve kullanım boyutlarını değiştiren, küresel hegemonyayı da kurar" şeklinde "finansal tanrılar" tarafından kullanılan motto göz önüne alınınca, blokchain teknolojilerini, yeni Dünya mimarisinin yontucuları olarak görmemek olanaksız hale gelmektedir.
MlT teorisyenleri ve benzer merkezlerde çalışan diğer uzman ve teorisyenlerin blokchain teknolojilerini bu denli kapsamlı dönüştürücüler olarak nitelemesi sıradan insanların bitcoin ve altcoinlere devletler ve küresel şirketlerin de blokchain teknolojilerine yoğunlaşmasına neden olmaktadır.
Satoshi Nakamato'ya Amerika'yı yeniden keşfettirmek yerine Dünya'ya giriş yaptırarak olayın stratejik değerine uygun bir konsept oluşturmak, konunun hakkını vermek açısından gereklidir.
Blokchain teknolojileriyle yakın ve orta vade gelecekte başta ticaret olmak üzere siyaset, bürokrasi, devlet hiyerarşileri, toplumsal katmanlar, medya, din, eğitim, üretim, onay ve standart kurumları, toplum ve doğa gibi insanın varlığını anlamlı kılan ve onun yaşamında yer alan her şey, inanılmaz bir biçimde değişimden geçecektir.
Bu teorinin dayanağı da başta ve özellikle internetin gelişim sürecidir. Bu süreçteki radikal değişiklikler blokchain  teknolojilerinde de geçerli olacaktır. Sonuçta açıkça söylenmese de daha adil bir küresel sistem kurulmuş olacaktır. Çünkü blokchain teknolojilerinin işleyiş şekli bunu sağlayacak niteliktedir.
Özellikle blokchainin şeffaflık üzerinde durması, işlem güvenliğinin çok yüksek olması, günlük resmi ve finansal hizmetleri aşırı derecede hızlandıracak olması, veri bütünlüğünün bozulmadan sağlanması ve korunması gibi bir çok konuda yüksek standartlar vaadetmesi ön plana çıkarılmaktadır.
Reklam içerikli fütüristik yaklaşımlar ve blokchain teknolojilerinin simülatif analizleri, ünlü bilim kurgu yazarı "gnostik" Philip K. Dick'in Faryap adlı kurgu karakterini akla  getirmektedir.
Faryap çok gelişmiş ve akla gelebilecek her işi yapan üstün yapay zekalı bir robottur. Bu robotu üreten şirket, robotu kendisini pazarlayacak şekilde dizayn etmiştir. Faryap hedef müşterisinin evine giderek, tüm işleri yapar ve bu olağanüstü hizmeti karşılığında ev halkının kendisini satın almasını bekler.
Alaattinin Lambası'ndaki cinin epey level atlatılmış yapay zekalı robotu, gezegenler arası araçları bile kullanmakta, gerektiğinde tamir de etmektedir.Bilim ve teknolojinin ilerleyişine özellikle de blokchain teknolojilerinin gelişme hızına mercek tutunca Faryap vari robotların orta vadede her evde her işletmede bulunabileceğini öngörmek gerekmektedir.
Satoshi Nakamato'nun ayak bastığı Dünya, "güven", "saygınlık", "sözünde durmak" gibi bir çok insani kavramın da dolaşımda olduğu bir dünyadır. Bitcoin gibi hem para, hem emtia hem menkul kıymet hem de hiç bir kıymet yanı olmayan varlık hem de sihirli bir değere sahip "ürünün" altcoinleri ile birlikte yapılmamış tüm devrimleri de yapacak bir enerjiye sahip olması nedeniyle kitleleri bir anda çıldırtma potansiyelini de uhdesinde bulundurmaktadır.
Küresel hegemonyayı yeniden kuracak blokchain teknolojilerinin Küre'deki her varlığı ve objeyi de kökten bir şekilde etkileyecek güçte olması yani kusurlu diye işaretlenen tüm her şeyi anında yok ettirecek olağanüstü stratejik bir boyut da içermesi dolayısıyla ne kadar yaşamsal olduğu meydandadır.
Bitcoin ve altcoinlere olan "altına hücum" benzeri ve fakat ondan çok daha kitlesel ve küresel hücumun Satoshi Nakamato'nun istediği tüm ürünleri elde etmesine yeteceği görülmektedir.
Bu bağlamda "ABD'de Bill Gates'in yaşadığı sorunların kripto paralara yönelik muhalefeti ile bağlantısı var mı" diye sormak da mümkündür.
Yine Elon Musk'ın da kripto paralarla ilgili operasyonları, özellikle dogecoin olgusu, "insanı akıllandıran su"dan herkesin içmekte olduğunu göstermesi bağlamında ilginçtir. Dogecoin olgusu altcoinler üzerinden "para"nın aslında tümü ile psikolojik olay olduğunu ortaya koyması bakımından önemlidir.
Dünya nüfusunun geldiği nokta göz önüne alınırsa, bu nüfusun finansal birikimi ve hareketleri için mevcut para ve teknolojilerinin depolama ve transfer maliyetlerini çok yükseklere taşıdığı bir gerçektir
Yüz binlerce, milyonlarca ve milyarlarca Doların (ve diğer paraların) transferi, depolanması, korunması ve diğer işlemleri önemli oranda hantal ve demode kalmıştır.
Bu durumda özellikle dolar milyoner ve milyarderlerinin imdadına kripto paralar yetişti denilebilir ki kripto para teknolojileri bu bağlamda olağanüstü işlevsel durmaktadır.
Kavganın çıktığı yer ise kripto paranın veya ileride ortaya çıkacak kripto finansal enstrümanların geçmişteki değeri ne oranda reel olarak koruyacağıdır.
Tonlarca altının, yüz binlerce, milyonlarca, milyarlarca doların basit bir yazılım ile el değiştirmesi ve sonuçta simülasyonu yapılınca da kripto paraların bir anda geçersizleşmesi olasılığı en büyük dezavantaj olarak ortaya çıkmaktadır.
Satoshi Nakamato tüm dünyanın umudu olan bir parasal devrimci portresine sahip olmaya yakındır. Hemen her insanın kripto paralar üzerinden bir anda servete kavuşacağına ilişkin hayal ve umut hızla yayılmaktadır.
Bu küresel "altına hücum" psikolojisi, alt, orta ve gelirsiz kitleleri hızla sarmakta, neredeyse köy kahvelerinde bile coin borsaları oluşmaktadır.
Psikolojik bir varlık olarak insanın nitelikli psikolojik ürünler yoluyla özellikle para üzerinden nasıl anında istenilen kalıba gireceği görülmüştür.
Kripto paralar ve ondan çok daha önemlisi blokchain teknolojileri aracılığıyla her insana bir yönetsel veya herhangi bir statü de verilecek olursa, insanlar bu kripto statüleri gerçekle karıştıracaktır.
Dezavantajlı grupların bu kripto konumlarını algılama ve yönetme konusunda manipülasyona maruz kalmaları da bir başka tehlikedir.
Julian Assange ve Edward Snowden olayları Satoshi Nakamato'ya gerekli zamanı kazandırmış olmalıdır.
Ekonomik ve finansal göstergeleri titizlikle irdeleyenler özellikle dövizde paritelere bakarlar. Parite mühendisliği ve parite bilimi kripto paralar söz konusu olunca stratejik bir meslek olacaktır.
Döviz pariteleri kadar dili gerçek veri yoktur. Küresel gidişin yönünü görmek için paritelere bakmasını bilmek gereklidir.
Sermayeyi kripto para cüzdanına yüklemek deyimi popüler olursa şaşırmamak gerekir.
Varsayımsal olarak bir Bitcoin'in 50.000 dolar olduğunu kabul edelim; sıradan bir insana "ver elli bin dolar, al şu kripto parayı" dediğimizde değişim gerçekleşir mi, gerçekleşmez mi?
Önemli olan kripto paranın kitlesel kabul görmesi mi yoksa kripto para tasavvurunun işlemesi ve gündemde olması mıdır?
MIT'nin yaptığı araştırmalar bu bağlamda en stratejik çalışmalar olarak öne çıkmaktadır. Bill Gates'in itibarsızlaştırılması ve Elon Musk'ın bir nevi deli ilan edilmesi kripto para piyasaları ile yakından ilgili olmalıdır.
Ayrıca Bill Gates'in tarıma yatırım yapacak olması bir başka amaca yönelik olabilir. Bill Gates'in tarım arazileri alma mesajı finansal sembol olabilir.
Satoshi Nakamato'nun ayak bastığı Dünya'nın ve hedef kitlesi insanın Bitcoin ve türevlerine karşı geliştireceği davranış biçimlerinin Nakamato'nun vizyonunun çok ötesinde olacağı şüphesizdir.
Şimdilik internet evreninin insanı gerçek evreninden hayal edilemez ölçüde kopardığı da açıktır.
Bu kopuşun blokchain teknolojileriyle kurumsallaşacağını yani insanın geçmişe ait tüm verilerinin yeniden işlenerek, insanın gerçek doğasına ve gerçek tarihine doğru yeni bir yolculuğun başlayacağını öngörebiliriz.
Blokchain teknolojileri geçmişe yönelik olarak insanın tüm hatalı bilgilerini, hareketlerini, değerlerini ve zihniyetinin bozulması sonucu tahrip ettiği kendi doğasını ve dünyayı saptayıp tarihi yerli yerine oturttuktan sonra daha kusursuz bir insan ve gelecek inşaa edeceği öngörüsü kısa zamanda boşa çıkma olasılığı da taşımaktadır.
Satoshi Nakamato'nun bitcoin ve altcoinlere yönelik yoğun rağbetin geliri katlama ve zengin olma dürtüsünün insandaki bozulmayı, blokchain teknolojileriyle daha da artırıp hızlandıracağını öngörüp öngörmediğini bilmiyoruz. Fakat Nakamato'nun da ileride yaratısını lanetleme noktasına gelebileceğini vurgulamak gerekmektedir.
Sonuç olarak blokchain teknolojilerinin ünlü bilim kurgu yazarı ve "gnostik" Philip K. Dick'in Faryap karakteri gibi üstün yapay zekalı robotlar aracılığıyla yeni bir evren kuracağına kesin gözüyle bakabiliriz.