Semir Ataullah
Lübnanlı gazeteci - yazar
TT

Savaşı kan dökmeden öldürmek

Bu dünyadan göçen adamın Sovyetler Birliği'ni bitirdiğini söylemek doğru olmaz. Polonya'dan Moğolistan'a kadar dünyayı alt üst etti ve haritalarını değiştirdi. Cumhuriyetlere özgürlüklerini ve bağımsızlıklarını geri verdi. Kardeşleri ve aileleri birbirinden ayıran Berlin Duvarı’nın yıkılmasına izin verdi. Diyaloğun kapılarını açtı ve Sibirya'nın kapılarını kapattı. Hafızalardan Stalin'i, Beriya'yı ve Brejnev'in ahmaklığını sildi.
Tarihin yazgısı tuhaf. Dünyadan göçüp giden adam, yarı Rus yarı Ukraynalı. Şimdi iki taraf da Rusya'nın her santiminde ve Ukrayna'nın her köşesinde birbiriyle savaşıyor. Hayatını kaybeden adam, barış ve uzlaşma adamıydı. Karşı tarafın haklarına, onuruna ve insanlığına özen gösterirdi.
Yaşamı sona eren adam, Soğuk Savaş'ın herkes için bir yıkım ve geçmişe dayalı önemsiz bir kavga olduğunu; esas zaferin halkların mutluluğu, ulusların güvenliği ve insanlığın kalkınması olduğunu söylüyordu. Böylece Soğuk Savaş’tan çekildiğini duyurdu ve ABD’lilerin kazanmasına izin verdi. Peki ne kazandılar? Bir avuç toprak ve bir tutam rüzgar…
Son Sovyet'in 1985'te nasıl göründüğü hala hafızamızda. Mavi takım elbiseli kibar bir genç adam yanında taşra kıyafetlerinden eser kalmayan güzel eşi Raisa ve Kruşçev, Gromıko ve Andropov’un eşleri ile birlikte duruyordu. Raisa, Nancy Reagan'la el sıkıştı. Ondan daha dikkat çekici ve bilgiliydi. Moskova'dan gelen üzücü resmi fotoğraflara elveda. Raisa eşi ile parti kamplarında ve beyin yıkama buluşmalarında değil, üniversitede tanışmıştı.
Mihail Gorbaçov, tarihi bir anda Kremlin'e geldi. Tüm kalbiyle köprüyü geçerek çağa adım attı. Yukarıda anlatılanların hepsi geçmişte kaldı. Geçmiş, yenilenme savaşını kaybetti. Etrafındaki her şey pas tuttu ve hayatın tadının değiştiğini fark etmedi.
Batı, Rus barış devi tarafından atılan devasa siyasi adımları kabul etmede her zamanki gibi kaba davrandı. George H. W. Bush ona karşı kibirli ve mağrur bir tavır içerisine girdi. Barış adamı, anlamsız gurur tezahürleri yüzünden hayal kırıklığını belirtmesine rağmen yürüyüşüne devam etti. Batı'nın tek bir damla kan düşmeden tüm dünyada gerçekleşen bu büyük değişime sevinmesi daha yerinde olurdu. Ancak George H. W. Bush ve Dışişleri Bakanı James Baker, yenilgiyi; dünyanın geçirmekte olduğu değişimin boyutunu idrak edememe konusundaki aşırı zayıflığı ifade eden bir tavus kuşu dilinde konuşmak için bir fırsat olarak gördüler.
Gorbaçov, özellikle Raisa'nın ölümünden sonra siyasetten çekildi. Kremlin'de onun yerine Boris Yeltsin, bir fıçı votka ve Rusya Federasyonu'ndaki daha fazla parçalanma riskleri geldi. Ta ki Vladimir Putin devletin bağlarını onarana kadar… Mihail'in -ya da Cibran Halil Cibran’ın Mihail Nuayme’ye sevgisini göstermek için kısaltma olarak kullandığı Mişa- döneminin nasıl değerlendirileceği konusunda hâlâ bir anlaşmazlık söz konusu. İlk andan itibaren kararını verenleri tebrik ediyorum.