Diyarbakır HDP önündeki annelerin eylemi mutlaka desteklenmelidir

Diyarbakır HDP il binası önünde çocuklarını isteyen annelere devlet destek vermiş.
Yetmemiş, çocuklarını isteyen annelere destek vermek için İçişleri Bakanı Süleyman Soylu da gitmiş.
İyi de etmiş (!) etmesine de bir şeyi unutmuş.
Onlarca yıldır Galatasaray Lisesi önünde oturan çocuklarını arayan Türk ve Kürt annelerinden oluşan Cumartesi Annelerine de destek vermeyi unutmuş.
****
Anneler arasında ayrım yapılmaz.
Anneler hangi nedenle olursa olsun, kim arkasında olursa olsun destek olmak gerekir hem de ayrımsız.
Ancak sinekten yağ çıkarmaya çalışan devletin yetkililerine sorulacak olan şudur;
Bir devlet bir siyasi partinin kapısına çocukları aramaya gider mi?
Yoksa devlet ortada bir suç varsa gereğini mi yapar?
Devlet şikayet etmez, devlet gereğini yapmak için vardır.
Çünkü elinde; mahkemeler, polis, istihbarat, asker bilcümle ne isterse emrinde.
Aslında bu eylem devletin çaresizliğini ve sorumluluğunu yerine getirmeyen devleti de gözler önüne seren bir eylemdir.
***
Savaşa en çok anneler karşı çıkar?
Bilirler önce çocukları sonra kocaları ölür...
Kocalar ve çocuklar ölünce ocakları söner.
Anneler bilirler şiddetten beslenilmeyeceğini...
Anneler bilirler çocuklarını yaşatacak olanın sevgi olduğunu...
Anne demek sevgidir...
Anne demek kucaklaşmaktır.
Anne demek yaşatmaktır.
Anne demek paylaşmaktır.
Anne demek çocuğuna tereddüt etmeden ömrünü vermektir.
Anne demek her ne olursa olsun çocuğu için umudunu kesmemektir.
Anne demek sadece kendi çocukları için değil, herkesin çocuğu için yüreğini açmak demektir.
Anne demek çocuklarına her ne olursa olsun sahip çıkmak demektir.
Çünkü anne barışın adıdır...
Çünkü anne hayatın adıdır.
Ve anneler bir yerde eylem yapıyorsa çocukları için, vicdanlar kanar...
Demek bir yerde devlet görevini yapmamış, seyretmiştir.
Cumartesi Annesi de annedir, Diyarbakır'da HDP İl Binası önünde eylem yapan da annedir.
Ve çocukları kaçırılan o annelerin hesap soracağı tek adres devlettir.
Çünkü sorumlu olan devlettir.
Cumartesi Anneleri ve Diyarbakır Annelerinin dayanışmaları büyütülmelidir
HDP il binası önündeki eylemi kim örgütlemişse örgütlemiş, neyi hedeflemişse hedeflemiş inanın hiç önemi yoktur.
O eylem hedefleyenlerin amacını çoktan aşmış bir eylemdir.  
HDP'lilere düşen şimdi o annelere destek vermektir.
Şimdi, Cumartesi Anneleri soluğu Diyarbakır'da almalıdır.
Cumartesi Annelerine destek verenler, mutlaka Diyarbakır'daki annelere desteklerini açıklamalıdır.
Çünkü annelerin talepleri kutsaldır.
Annelerin talepleri tüm etnik kimlikleri, tüm ideolojileri, tüm inançları aşan bir şeydir.
***
Devletin yetkililerine soralım;
İŞİD tarafından kaçırılan çocukların anneleri için de bir eylem örgütleseniz.
İŞİD'in, Gaziantep'ten tutun başka illere kadar yasal dernekleri önünde de İŞİD tarafından çocukları kaçırılan anneler için de bir eylem örgütlesiniz.
Yetmez, çocukları uyuşturucu baronları tarafından, organ mafyası tarafından kaçırılan çocukların anneleri için de bir eylem örgütlesiniz.
Oralarla da nöbet tutsanız.
Yetmez, Diyarbakır'a destek verenler Cumartesi Annelerine de destek verseniz.
Anne annedir, ayrım yapmadan tüm annelerin yanında olsanız.
Çorlu tren kazasında yiten Oğuz Arda Sel'in annesi Mısra Öz Sel'in de yanında olsanız.
Yetmez, Giresun'da iktidara yakın olduğu iddia edilen birilerinin yeğeni tarafından öldürülen Rabia Naz Vatan'ın annesinin de yanında olsanız.
Ama asıl eylem örgütleyeceğinize, destek ziyaretleri yapacağınıza gereğini yapsanız.
Ve en önemlisi terörden kim besleniyorsa onları da bitirseniz.
Kendi topraklarımızda teröre lanet okurken, başka topraklarda vekalet savaşının tarafı olmasanız... Olmaz mı?
Son söz: Devlet Diyarbakır HDP İl Binası önünde annelerin eylemini örgütlemişse çok da iyi bir şey yapmıştır. İnanın buradan olumsuzluk değil olumluluk çıkar. Birilerinin ikiyüzlülüğünü ortaya çıkarır. Ve toplumun öyle ya da böyle bilinçlenmesine katkıda bulunur. Sahibi tarafından iyi atılmış bir bumerang mutlaka sahibine geri döner. Ve bu eylem bumerang etkisi yapacaktır, biline...