Ortadoğu, önceki evrelerden neredeyse tamamen ayrı ve farklı bir evreden geçiyor. Dahası, bu stratejik bölgenin bir dizi farklı evreden, hadiseden ve gelişmeden geçtikten sonra, önceki evrelerin tozunu üzerinden atmaya, bölgeyi mevcut güç dengelerini ve denklemlerini değiştirecek, ülkelerinin yararına güçlendirecek yeni bir tarihi sürece sokabilecek eşi benzeri görülmemiş bir evreye hazırlandığına dair pek çok gösterge var.
ABD Başkanı Joe Biden'ın bölgeye yapacağı önemli ve hassas ziyaret, daha önce ABD başkanlarının bölgeye yaptığı diğer ziyaretlere benzemeyecek. Bu ziyaretle ilgili en çarpıcı husus, bölge ülkelerinden önce bizzat ABD'nin, Ortadoğu'da benzer düşünen ülkelerle iş birliği içinde Kuzey Atlantik Antlaşması Örgütü'ne (NATO) benzer güçlü bir askeri ittifak kurmaya kendisini şiddetle muhtaç hissetmesi. Bu konuda gelen bilgiler de bu yönde çalışmaların başladığını teyit ediyor. Biden'ın bölge ziyareti sonrasının öncesi gibi olmayacağı güvenle söylenebilir.
Uluslararası ve bölgesel siyasi ve askeri değişimler, gelişmeler ve olaylar ışığında gerçekleşecek Biden ziyareti, sadece bölgeyi değil, tüm dünyayı yeni bir tarihi dönemeçle karşı karşıya bırakacak. Zira bu ziyaret, Rusya’nın Ukrayna'daki gidişatını ve bunun bölgeye yansımalarını, aynı zamanda Çin’in rotasını ve dünyanın farklı bölgelerini ekonomik-politik açıdan yutma yönünde ilerleyişini, bu konuda bölge için neler kurduğunu dikkate alıyor. Son olarak ziyaret, İran'ın özelde bölge ve genel olarak dünyada izini takip etmeyi oldukça ciddiye alıyor ve buna önem veriyor. Ortadoğu NATO’sunun oluşturulmasının, İran'ın doğrudan ve dolaylı yıkıcı kollarını budamak için açık mücadele ana başlığına sahip yaklaşan stratejik değişikliklere işaret ettiği de dikkate alınmalı. Bölgede ve dünyada yaşanan hızlı ve benzeri görülmemiş hadiseler ve gelişmeler, bölge ülkeleri ile ABD ve diğer olası Batı ülkeleri arasındaki siyasi-askeri teamül ve ilişkilerde acil bir değişim sürecine duyulan ihtiyacın altını çizdi. Zira ilgili tarafların örtüşen ortak çıkarları, birbirine bağımlılıkları, onları sorumlulukları ile karşı karşıya bırakıyor. Daha önceki dönemlerde benzeri olmayan bir zihniyet ve mantıkla hareket etmeye ve davranmaya zorluyor.
Bölge ülkelerinin koşullarının gereklilikleri Ortadoğu NATO’sunu dikte ediyor. Ülkeleri tamamen olağandışı olabilecek önümüzdeki dönemlere gereken seviyede hazır olmak için ABD'nin yanında kilit müttefik olarak yer almaya ikna ediyor. Bu ittifakın kesinlikle “iyi yolda olanlar için bir ışık, saldırganlar için bir ateş” olacağı apaçık. Yani bu ittifak safları kesinleştirecek ve her şeyi açıklığa kavuşturacak. Zira İran'ın son yıllarda bölge ülkelerindeki rolünü ve varlığını güçlendirmek için Rusya ve Çin ile stratejik ittifaklar kurmak gibi yaptıkları ve yapmaya devam ettikleri, normalden daha güçlü olabilecek bir tepki gerektiriyor.
TT
Ortadoğu NATO’su
Daha fazla makale YAZARLAR
لم تشترك بعد
انشئ حساباً خاصاً بك لتحصل على أخبار مخصصة لك ولتتمتع بخاصية حفظ المقالات وتتلقى نشراتنا البريدية المتنوعة