Prof.Dr. Bilal Sambur
Ankara Yıldırım Beyazıt Üniversitesi Öğretim Üyesi
TT

Tarikatlarda seks skandalları niçin var?

Sosyal, siyasal ve ekonomik yapılar olan tarikatlar, müritlere Allah aşkını ve Allah’a ulaşmayı vadederler. Tarikat müritleri ve sufileri, kendileri için tek sevgilinin Allah olduğunu iddia ederler. İlahi aşk, tarikatların ve tasavvufun en temel temasını oluşturmaktadır.
Gerçek hayatta tarikatlarda Allah aşkından ziyade şeyh ve müritler başta olmak üzere kişiler arası cinsel ilişkiler meydana gelmektedir.
Tarikatlarda meydana gelen cinsel ilişkiler, kapalı ve karanlık olarak kalmaktadır. Tarikatlarda meydana gelen cinsel ilişkiler, ortaya çıktığında durum artık cinsel bir ilişki olmaktan çıkıp cinsel bir skandala dönüşmektedir.
Tarikat yapılarındaki seks skandallarının tekil olaylar olduğunu düşünmek büyük bir yanılgıdır. Binlerce insanın bireysel, sosyal, maddi ve manevi varlığına hükmeden, kişilerin aileleriyle birlikte mürit olduğu, milyonlarca liralık büyük ekonomik kaynaklara sahip olan, siyaset ve devlet nezdinde büyük nüfuz alanları olan tarikatlarda karmaşık cinsel ilişkiler, sapkınlıklar ve skandallar kaçınılmaz olarak gerçekleşmektedir.
Tarikatların, kendi içlerindeki seks skandallarıyla ve çarpıklıklarıyla yüzleşmesi ve hesaplaşması gerekmektedir. Tarikatlar içinde tabu olarak görülen seks alanı aydınlatılmadan bu yapıların üzerlerine biriken ve oluşan kirden, pislikten ve pastan arınmaları mümkün değildir.
Tarikatlar, insanlara nefislerini kontrol etmeyi öğretme şeklinde bir iddiada bulunmaktadırlar. Sufiler arasında nefis kontrolü, cinselliğin ve bedensel arzuların kontrolü olarak anlaşılmaktadır.
Şeyhlerin nefislerini kontrol edemediği, cinsel arzularını diğer insanları istismar etmek suretiyle gerçekleştirdiği tarikatlar, seks skandallarıyla sarsılmaktadır. Seks skandalları, tarikatların nefis terbiyesini gerçekleştirme iddialarının bir masaldan öteye geçmediğini göstermektedir.
Tarikat ve şeyhlik, birer iktidar kurumudurlar. Tarikatlar ve şeyhler, insanların duygu, düşünce ve davranış dünyaları üzerinde Allah adına hakim olmak isteyen derebeyleridir.
Şeyhler ve tarikatlar, insanlar üzerinde tam olarak hakim olmanın en kolay yolunun bedenleri üzerinde iktidar kurmak olduğunu düşünmektedirler. Tarikatlardaki seks skandallarının temelinde beden üzerinde iktidar kurmanın, şeyhlik ve tarikat gibi derebeyliklerin hakimiyet hırsını tatmin edeceği düşüncesi vardır.
Tarikatlar, ataerkilliğin egemen olduğu yapılardır. Tarikat şeyhlerinin ve yöneticilerinin hepsi erkektir. Erkek egemen yapılar olan tarikatlarda, kadınların ve çocukların adı, yeri ve işlevi yoktur.
Tarikatlarda kadınlar değersiz ve kullanılacak nesneler olmanın ötesinde bir anlama sahip değildirler. Tarikatlar, kadınları kendilerine uydurmak için onlara birçok kural ve davranış biçimini dayatan yayınlar yapmaktadırlar.
Tarikatlar, kadınları “kötülük kaynağı” ve “şeytanın temsilcisi” olarak gördüğünden dolayı, kadının kadın kimliğini bastırmaya ve yok etmeye çalışmaktadırlar.
Kadınlar ve çocuklar, şeyhlerin ve diğer erkeklerin kendilerine verdikleri görevleri yerine getirmekle yükümlüdürler. Tarikatların ataerkil yapısı, bu yapılar içinde her türlü seks skandalının ve istismarına kaynaklık etmektedir.
Seks skandalları,  tahakküm yapıları olan tarikatlardaki ve şeyhlikteki ataerkilliğin kaçınılmaz sonucudur.Tarikat kutsal bir yapı olmadığı gibi,  şeyhlerde ilahi, nurani ve ermiş kişiler değildirler. Tarikatlar içinde uygulanan ritüellerin hiçbiri Allah tarafından emredilen ibadetler değildirler.
Şeyhin her dediğini yapmanın ve tarikata hizmet etmenin en yüce ibadet olarak görülmesi, kişileri çok kolaylıkla cinsel istismara açık hale getirmektedir. Müritler, şeyhin ve onun çevresindekilerin cinsel taleplerini tatmin etmenin ibadet olduğuna inanabilmektedirler.
İbadet, maneviyat ve cennet vaadi gibi gerekçelerle şeyhin kişileri istismar etmesi, cinsel ilişki değil, tam bir cinsel sapkınlık anlamına gelmektedir. Kişilerin cinsel sapkınlıklara kendilerini koruyabilmeleri için tarikat içindeki ritüellerin ibadet olmadığını, şeyhlerin nurani ve ilahi varlıklar olmadığını fark etmeleri gerekmektedir. Kutsal tarikat ve şeyh olmadığı gibi, kutsal seks de yoktur.
Tarikat yapıları içinde sağlıklı ve insani bir cinselliğin olduğunu söylemek mümkün değildir. Uşşaki skandalında ve Bursa’daki badeleme rezaletlerinde ortaya çıktığı üzere seks, salt bir bedensel tatmin olarak görülmektedir.
Diğer müritler üzerinde bedensel arzularını tatmin etme gücüne sahip şeyh konumundaki kişiler,  istismar ettikleri kişilerin manevi, duygusal ve psikolojik dünyalarında meydana gelen tahribatı umursamamaktadırlar.
Tarikat içindeki insanları bedensel olarak istismar edenler, cinsel skandal ortaya çıktığında parayla olayı kapatmaya ve yaptıkları cinsel istismarın önemsiz bir şey olduğunu anlatmaya çalışmaktadırlar. Tarikatlar, dini ve manevi konularda olduğu gibi cinsel konularda da insanları cehalete ve teslimiyete zorlamaktadırlar.
Tarikatlarda dinsel cehaletle birlikte cinsel cehalette vardır. Cinsel cehalet ve teslimiyet, tarikat yapıları içinde önemli bir problemdir. Kişiler, tarikat yapıları içinde cinsel varlıklarını korumak için kendilerini cinsel cehaletten korumaları ve bedenlerini hiç kimseye sunmamaları gerekmemektedir.
Cinsellik, fiziksel olmanın ötesinde duygu, manevi ve psikolojik boyutu olan en özel insani tecrübedir. Cinsel tecrübeyi insani anlamda kavramaktan aciz şeyh benzeri kişiler, tarikat yapıları içinde müritleri istismar etmekte, başka bir ifade ile cinselliğin kendisini ortadan kaldırmaktadırlar.
Sahip oldukları sınırsız ve kontrolsüz güçten dolayı şeyhler ve diğer tarikat yöneticileri, kendilerini cinsellik dahil her konuda sorumsuz görmektedirler. Cinsellik, insanın sorumluluk sahibi olması gereken en kritik alandır.
Cinsellik konusunda sorumsuz, duyarsız ve anlayışsız olma tarikat içinde cinsel skandalların patlamasına neden olmaktadır. Burada vurgulanması gereken en önemli nokta, cinsellik konusunda herkesin sorumlulukla davranmak zorunda olduğu, sorumsuz ve sınırsız davranma şeklinde bir ayrıcalığa hiç kimsenin sahip olmadığı unutulmamalıdır.
Tarikatlardaki şeyh-mürit ilişkisi,  köle-efendi ilişkisidir. Kölesini cinsellik dahil her açıdan kullanan efendiler gibi şeyhlerde, müritlerini maddi, manevi, cinsel, ekonomik ve siyasal açılardan kullanabilmektedirler.
Şeyh-mürit ilişkisi şeklinde bir efendi-köle sistemi mevcut olduğu sürece, tarikatlardaki seks skandallarının ve sapkınlıklarının sonu gelmeyecektir. Tarikatlardaki seks skandalları başta olmak üzere siyasal, sosyal ve ekonomik çürümenin önüne geçmenin yolu, şeyh-mürit ilişkisi denilen kölelik sisteminin kökten ortadan kaldırılmasıdır.