Doğu'da, Batı'da ve hatta Amerikalılar arasında, ABD’nin özgürlük kalesi ve ABD demokrasisinin ikonu olan Kongre binasına baskın depreminin, zaman zaman ABD’nin yapısına zarar veren ve günün birinde onu parçalanmış eyaletlere dönüştürmeyi hedefleyen çok sayıda çatlaktan biri olduğunu görenler var. Bu parçalanma uzun ya da kısa vadede gerçekleşecek bir an meselesi.
Örneğin siyahların etnik kargaşasının yanı sıra Amerikan toplumundaki şiddetli bölünme, buradaki şiddetli kutuplaşma durumu ve aşırılık yanlısı milislerin Amerika genelinde dini veya ırksal olarak açık ve gizli bir şekilde yayılması ve çoğalması ve koronavirüs (Kovid-19) gibi salgınlar ve etnik grupların şikayet ettiği adaletsizlik durumunun ABD’yi vuran çatlaklar olduğunu düşünüyorlardı. Her ne kadar önceki dönemlerde bunlardan sağ çıkmış olsa da her defasında kurtulabileceği anlamına gelmiyor.
Bu, bazı ABD’ye düşmanlık eden ve eyaletlerinin birbirlerinden nefret eden ve savaşan devletlere dönüşmeni isteyenlerin ‘arzu ettiği düşünce’ (wishful thinking) mi? Belki de gerçek budur. Ancak diğer bir gerçek, ABD içindeki ve dışındaki bazı tecrit edilmiş düşünürler, medyacılar ve araştırmacıların bu beklentileri savunduğunu söylüyor. Onlar da tıpkı İbn-i Haldun’un dediği gibi küçüğüyle büyüğüyle ülkelerin, Allah’ın zayıf yarattığı, ardından zayıflığından güçlendirdiği insan daha sonra da zayıflatıp yaşlandırdığı insan gibi olduğunu düşünüyor. ABD de ülkeler içinde istisnai bir konuma sahip değil. İmparatorluklar, krallıklar, hilafetler önce egemen oldu. Sonra da yok oldu. Ya da en iyi ihtimalle yok olmayı küçüldüler. Güneşin batmadığı Büyük Britanya İmparatorluğu, bunun çarpıcı çağdaş bir örneğidir. Güçlü Abbasi Halifesi Harun Reşid’in gurur duyduğu daha geniş bir mekânsal alana sahipti.
Harun Reşid, büyük bir bulut gördüğünde şu meşhur ifadeleri kullanmıştı: “İstediğin yere yağ, hasadın bana ulaşacaktır”. Buradan kastı ekilenlerden elde edeceği vergiydi.
Buna rağmen Britanya İmparatorluğu, sömürgelerinden biri olan Hindistan’dan 13 kat daha küçük bir ada halini aldı.
Hatta Büyük Britanya, içinde bulunduğu küçük, yaşlı adadaki tarihi kalesi içinde bile çatlamaya başladı.
İskoçya’nın kendine ait bağımsız bir parlamentosu, İngiliz yasalarından farklı kanunları, ayrı para birimi var. Hatta karşılıklı rıza ile ayrılmak üzere.
Galler ise egzotik yerel dilini yeniden canlandırdı. Ayrılmak isteyenler katılmayı düşünüyor. Coğrafi olarak Britanya Adası'ndan ayrılmış olan Kuzey İrlanda ise çok daha güçlü ve daha kötü. İngiliz Canterbury’de ise farklı bir ırk ve Hristiyan mezhebi Katolikliğe rakip Protestanlık bulunuyor.
Hatta zaman açısından Britanya İmparatorluğu’ndan daha yakın olarak, Sovyetler Birliği’nin de dramatik ve şaşırtıcı bir şekilde parçalanması da buna bir örnektir. Uluslararası analistlere, komünizmin çöküşü ve ardından imparatorluğun parçalanması senaryosunu çizme ve tahmin etme fırsatı bırakmadı. Dağıldığında, ABD ile birlikte gezegenimizdeki iki süper gücün tahtında oturuyordu.
Yazının devamı gelecek.
TT
Bir savaş alanına dönen Kongre parçalanmakla mı karşı karşıya?
Daha fazla makale YAZARLAR
لم تشترك بعد
انشئ حساباً خاصاً بك لتحصل على أخبار مخصصة لك ولتتمتع بخاصية حفظ المقالات وتتلقى نشراتنا البريدية المتنوعة