Abdurrahman Şalkam
TT

Burgiba ve Bin Ali: Üçüncü kim?

Otokrat birey, varlığında da yokluğunda da güç sahibidir. Varlığında, politik, ekonomik, sosyal, kültürel ve diğer alanlarda insanların hayatının detaylarını belirleyen kararlarıyla toplum hayatını doldurur. Her yöneticinin devlet idaresinde ve halkla olan bağında takip ettiği bir yöntemi ve söylemi vardır. Tunus bu söylediklerimizi somutlaştıran ideal örneklerden biridir.
Merhum Tunus Cumhurbaşkanı Habib Burgiba, karar ve retorik gücüyle uyguladığı kapsamlı bir sosyal proje tasarladı. Tunus'u Beylerin yönetiminden kurtardıktan ve Fransız vesayetini sona erdirdikten sonra yıllarca tasarladığı bir toplum inşa etmek için yola çıktı. Yaşamın tüm yönlerini kapsayan yasalar yaptı. Modern bir Tunus inşa etme hayalinin yolunu açan bir eğitim müfredatı oluşturdu. Kabileci oluşumların izalesinde başarılı oldu, kadınlara eğitimin kapılarını açtı ve onları toplumsal hayatın çeşitli alanlarında faaliyet göstermeleri için teşvik etti. Çok eşliliğin yasaklanması, ülkedeki kadınlar için yeni bir dönemin başlangıcıydı. Burgiba birçok kez kapsamlı sosyal, ekonomik ve eğitimsel kalkınmanın ülkenin önceliği olduğunu açıkça söyledi. Aynı açıklıkla demokrasi adına çok partili bir sisteme geçişin kendisinin büyük cihat olarak nitelendirdiği şeye engel olduğunu söyledi. Devlet işlerinin idaresinde ve iktidarda yalnızca kendi partisine güvendi. Burgiba her ne kadar politikalarında ve anlayışında özel bir yeri olan sosyalizm sloganını yükseltse de belirli bir ideolojiyi benimsemedi. Arap bölgesindeki saflaşma ve çatışmalardan uzak durdu. ABD ve Avrupa bileşenleriyle batı bloğuna daha yakın olsa bile aynı zamanda doğu ve batı bloklarıyla dengeli bir ilişki sürdürdü.
Burgiba, Fransa'daki siyasi mücadelesi ve çalışmaları, geniş kültürü ve ülkesinin sosyal dokusuna ilişkin bilgisi ile zamanın akademisinin bir mezunuydu. Fransız sömürgeciliğine karşı geldi. Fakat ülkenin liderliğini devraldıktan sonra geçmişin sayfasını kapattı. Eğitim müfredatında Fransızcayı korudu. Fransız dilinde, medeniyetin, ilerlemenin ve uygarlığın ülkesi olan Batı'ya açılan bir pencere gördü. Burgiba, ilk bakanı Zeynel Abidin Bin Ali’nin 7 Kasım 1987'deki darbesiyle iktidardan ayrıldı. Bir güvenlik görevlisi ve aynı zamanda ilk general olan Bin Ali başbakanlık koltuğuna oturdu. İktidarının ilk döneminde muhalefete karşı esneklik gösterdi, tutukluları serbest bıraktı, İslami akımla uzlaştı, Tunus Radyo ve Televizyonu’nda ezan sesleri yükselmeye başladı ve fikir özgürlüğü alanı genişledi. Ancak bu uzun sürmedi. Bir süre sonra muhalefeti kıskacına aldı ve farklı sesleri bastırdı. Yüksek kalkınma oranına ulaşan bir ekonomi politikası izledi, fakat yolsuzluk oranı bundan çok daha fazlaydı. Burgiba’nın söylem yeteneklerine ve mali şeffaflığına sahip değildi.
Burgiba geçen yıllar içerisinde ulusal bir sembol haline geldi. Tunus'un bağımsızlığı ve modernleşmesi onun adıyla özdeşleşti. Tunuslular Burgiba’yı ‘en büyük mücahit’ olarak andılar ve onu yücelten "Aman Allahım, sevgili Burgiba" ve "Damarlarımızda kan ağladı ... Ölürüz, ölürüz ve vatan yaşar" gibi şarkılar yaptılar. Burgiba ve Bin Ali döneminde ülke, gücü elinde tutan bir kişinin yönetimindeydi. Zeynel Abidin Bin Ali, Ocak 2011'de iktidardan ayrıldı ve ideoloji, politika ve parayla hareket eden kişilerin yer aldığı uzun bir yolculuk başladı. Birçok isim iktidara geldi. Baci Kaid es-Sibsi, bu isimlerden en öne çıkanıdır. Kaid es-Sibsi, Tunus mirasını siyasi, yasal ve politik bir kuşak ile birleştirdi.
Bugün ülkedeki siyasi sahne oldukça karmaşık ve hızlı bir şekilde değişiyor. Tunus, 3 başkan tarafından yönetiliyor: Cumhurbaşkanı Kays Said, Nahda Partisi ve Meclis Başkanı Gannuşi, Başbakan Hişam el-Meşişi. Öte yandan Özgür Anayasa Partisi Başkanı Abir Musa, Burgiba’nın diliyle konuşan ve bıraktığı mirası devralan bir liderdir. Temsilciler Meclisi içinde ve dışında, Gannuşi’ye, partisine ve ideolojisine yönelik bariz muhalefetini yüksek sesle ifade etmektedir. Bugün ülkenin omuzları üzerinde birden fazla baş bulunuyor ve bu başlar ülkenin siyasi sahnesindeki kargaşayı temsil ediyorlar. Meclis’te birbirleriyle yarışan, çatışan ve kaosa sebep olan kişiler, hareketler ve partiler var. İnsanlar, ülkenin sokaklarında bir umut ışığı olmaksızın yaptıkları gösterilerle öfkelerini dile getiriyorlar. Tunus, devriminden on yıl sonra bile hala kendisine yol gösterecek ve kılavuzluk edecek bir lider arıyor. Burgiba ve Bin Ali’nin ardından üçüncü kim olacak?