Tarık Alhomayed
Suudi yazar. Şarku'l Avsat eski genel yayın yönetmeni
TT

Afganistan… Las Vegas teröristleri

ABD Başkanı Joe Biden'ın "Biz bir devlet kurmaya gitmedik" diyerek ülkesinin Afganistan'dan çekildiğini açıklamasıyla birlikte, Afganistan'ın yaklaşık yirmi yıllık işgalinden sonra, görmezden gelinemeyecek, bölgemize ve dünyaya yansımaları olacak bir dizi gerçekle karşı karşıyayız.
Birincisi, Biden'ın "Devlet kurmaya gitmedik" demesi, dünyada ve bölgemizde askeri güçle demokrasi dayatma projesinin sona erdiğini ilan etmek anlamına geliyor. Biden'ın Afganistan'dan çekilme konusundaki konuşması, Amerika’nın askeri "oyununun" sonu hakkında yapılmış bir konuşma olarak değerlendirilebilir.
İkinci olarak, Biden'ın açıklaması aynı zamanda, bir zamanlar Winston Churchill'in bahsettiği Amerikan "aklına", özellikle Amerika'nın iç bölünmeleri ve dönüşümlerinin ortasında, bölgemizde arzu edilen istikrara katkıda bulunmak için güvenmenin zor olduğu anlamına geliyor.
Üçüncüsü, Amerika'nın bu şekilde çekilme tehlikesi ve Taliban'ın Afganistan topraklarının yüzde 85'ini kontrol ettiğini açıklaması, El Kaide'den tutun da DEAŞ, Hizbullah, Hamas, Müslüman Kardeşler ve Irak'taki silahlı Şii milislere varıncaya dek bölgedeki tüm terörist gruplara ilham kaynağı olacaktır. Amerika'nın geri çekilmesi tüm bu örgütler için bir umut ışığı olacaktır. Tek yapmaları gereken beklemek ve kan dökmeye devam etmek. Nihayetinde Amerika sıkılıp geri çekilecektir. Amerika'nın Vietnam'dan çekilmesi her zaman bir örnek olmuştur ama Afganistan tamamen farklı.
Şaşırtıcı bir şekilde, çekilme kararı, Biden'ın on yıldan fazla bir süre önce "Afganistan savaşıyla ilgili hayal kırıklığı patlamasına" bağlanıyor.  Reuters'ın raporuna göre, Biden, dönemin Afganistan Devlet Başkanı Hamid Karzai ile yemek yerken hararetli bir tartışmaya girdi. Tartışmanın devam etmesiyle Biden yemek havlusunu attı ve yemek aniden bitti. Bu rapor bile felaketin boyutunu gözler önüne seriyor. Washington’un on yıldır Afganistan gerçeği için pratik bir fikir geliştirmemiş olması akla yatkın mı?
Amerika Birleşik Devletleri, Afganistan'dan Irak'a, yirmi yıl boyunca, tüm ülkeler için tek bedene uyan bir teori olmadığı gibi herkese uyan tek bir demokrasinin uygulanmasının mümkün olmadığını anlamadı mı? Irak'ı Afganistan’la karşılaştırmak ve pratik olarak tüm seviyelerde bir halkı diğerine tercih etmemek mantıklı mı?
Aslında Washington, bölgemizde önce güçlü bir orduyla sonra da kademeli bir siyasi süreçle istikrarı sağlamanın daha yararlı olduğunu hiç fark etmedi. Yıkılan ülkeler, ateş etmede iyi oldukları kadar proje başlatmada da iyi değiller.
Dördüncüsü, Amerika'nın Afganistan'dan çekilmesinin bölgedeki bizler için gerçek bir güvenlik, ideolojik ve entelektüel tehlike oluşturduğunun farkına varmalıyız. Afganistan'dan açılacak cehennem kapılarına hazırlıklı olmak için tepki vermek yerine olacakları öngörerek hazırlık ve plan yapmak gerektiğini anlamalıyız.
Bölgemizdeki teröristlerin, onların Las Vegas'ı olan Afganistan'a seyahat etmek ümidiyle teyakkuz halinde oldukları kesindir. Bu, en yüksek düzeyde uyanıklık ve dikkat gerektiriyor. Ayrıca ülkelerimiz arasında üst düzey istihbarat ve güvenlik işbirliğini gerektiriyor.
Bu durum aynı zamanda, Afganistan'dan gelen köktendinci ideolojik saldırılara karşı koyan ideolojik bir proje gerektiriyor. Ayrıca medya farkındalığı, Afganistan’ı medya gündemi listesine ekliyor. Böylece belki de Amerikalıları beklenenden daha erken bir zamanda Afganistan’a geri dönmeye mecbur bırakacak umursamaz Amerikan kararının getireceği tehlikelere karşı dikkatli olabiliriz.