İmil Emin
Mısırlı yazar
TT

Afganistan ve Balkanlaşma hayaleti

Her şey bitti, ABD Afganistan'dan çekildi, artık gözyaşlarının bir anlamı yok ve şu anda kesin bir gerçek var ki o da ülkenin liderliğinin Taliban'a bırakıldığıdır.
Afganistan'ın tekrar başarısız bir devlete dönüşmemesi için dünya, doğusuyla ve batısıyla ne yapmalı? Sorgulamak her şeyden önce iyi niyeti gerektirir ve geri çekilmenin arkasında hemen ortaya çıkmayan ve gelecekte görülebilecek belirsiz senaryolar olmamalıdır.
Öte taraftan uluslararası sahne, Afganistan'ın başarısız bir devlete dönüşmesine tahammül edemez. Aynı ölçüde, Balkanlardaki gibi içeriden parçalanması da felaket olur. Başarısız bir devlet, toprakları üzerinde çok az kontrolü olan zayıf veya etkisiz merkezi hükümete sahip bir devlettir. Devlet, topraklarını etkin bir şekilde kontrol etme yeteneğini kaybettiğinde ya da meşru şiddet kullanma hakkı üzerindeki tekelini kaybettiğinde başarısız olur.
Afganistan gelecekteki bu tür senaryolara karşı savunmasız mı?
Ne yazık ki bunlar mümkün. Afganistan’ın yumuşak bir karnı vardır ve içeriden gelen tehditler dışarıdan daha fazladır. Son kırk yılda başına gelenler, onu sadece bir grup için değil, birçok baskıcı grup için bir sığınak haline getirmiştir.
Afganistan, 1979 Sovyet işgalinden bu yana beşinci kez bir rejimin doğuşunun, gelişmesinin ve ardından çöküşünün acısını yaşıyor. Her seferinde şiddet ve ölüm döngüsünün acısıyla kıvranan ülke, intikam ve hesaplaşma dalgasına sürüklendi. Sonunda devlet, dış güçlerin esiri olurken, kaos ortaya çıkar ve yıkım her tarafa yayılır.
Afganistan'da kırk yıl boyunca yaşananların yansımaları genel olarak dünyanın güvenliğinden ve özelde ise Ortadoğu'nun barış ve huzurundan çok şey eksiltti. Bu, yanlış ya da doğru fark etmeksizin her türden istediği haberi yayan sosyal medyanın yayılmasından ve belirli grupların dünyanın bir ucundan diğerine aktarmak istediklerini iletmelerinden önceydi. Tüm bunlar, silahlı şiddet gruplarının ademi merkeziyetçi eylemlerini kolaylaştırdı. Siber teknoloji, dünyayı potansiyel bir saatli bombaya dönüştürdü.
Afganistan’ın halkına makul düzeyde kamu hizmeti sunamaması ve başta komşuları olmak üzere diğer ülkelerle etkileşim kuramaması gibi kendi işlerini yönetememesi, uluslararası güvenliği etkileyebilir. Bu nedenle son iki hafta içinde onlarca ses yükseldi ve doksanların hatalarının tekrarlanmaması için uyarıda bulundu. O sıra dünya, Afgan savaş ağaları ile “Taliban” arasında çıkan ve dünyayı 11 Eylül olaylarına sürükleyen çatışmalara sırtını dönmüştü.
Mevcut uluslararası an, başkaları aracılığıyla kendini sevme anlamında çok fazla narsisizm gerektiriyor. Buradaki mesele, aslında dar benliğin ötesine geçerek küresel benliğe katılmanın, terörün tuzaklarından uzak, güvenli ve güven verici bir toplumun tüm anlamlarını içeriyor.
Afgan topraklarının bir kez daha hırsızların ve teröristlerin sığınağına dönüşeceğini hayal eden karanlık grupların olduğu bir sır değil. Dünya, Taliban’a yanıt vermek amacıyla hangi senaryoları hızlandırmalı? Burada yaklaşık 38 milyon insan var ve bunların üçte biri yoksulluk içinde yaşıyor. Su, elektrik, sağlık hizmeti, para veya besin yok. İki gün önce, küresel ekonomik danışmanlık şirketi Fitch, ABD kuvvetlerinin ülkeden hızla çekilmesi ve Taliban’ın yeniden iktidara gelmesinin ardından Afgan ekonomisinin çökme olasılığının yüksek olduğunu açıkladı.
Bu çöküş, Taliban'ın ülkenin bütün çıkışlarını dış dünyaya kapatma gücünü kaybettiği anlamına geliyor. Açlık, ölüm kalım denklemini eşit hale getirecek ve buna bağlı olarak küresel terörizm, Afgan bedeninin Aşil topuğunu bulacaktır. Uluslararası terörizmin unsurlarının özellikle Avrupa'ya gidecek olan mülteci kalabalığına sızma ihtimalinin artmasından bahsetmiyorum bile.
ABD Merkezi İstihbarat Teşkilatı (CIA) Başkanı ve ülkenin en deneyimli ve saygın yetkililerden biri olan eski Savunma Bakanı Leon Panetta'nın ağırlığına ve deneyimine sahip birinin: Amerika'nın Amerikalıları hedef almaya çalışan bir grup terör örgütüyle başa çıkmak için tekrar Afganistan'a dönmesi gerektiği beklentisi, Başkan Biden'ın orada bitmeyen süreçle ilgili sözlerinin doğru olduğu anlamına geliyor.
Afgan geçmişinden kaçınmanın ve tarihin tekerrür etmemesinin tek yolu, Amerika'nın boşalttığı etki alanlarını bir an önce doldurmaya yönelik uluslararası bir plandır. Bu planın yakında değil, bugün başlaması gerekiyor.
Rusya şu anda olumlu ve rasyonel bir şekilde müdahale etmelidir. Nitekim herkesin herkesle mücadele ettiği bir ortama girmeme bahanesiyle yaşanan gecikme, daha sonra yeniden silahlı mücadeleye girmeyi zorunlu kılacaktır.
Çin'e gelince, inisiyatif almadığı takdirde Afganistan'daki Uygur mültecileri kendi iç ve dış yollarının kenarlarında mayın olarak kullanan kimseleri bulacaktır.
Taliban önemli bir geçiş aşamasında bulunuyor ve dünya, onu tüm etnik kökenlerin yer alacağı katılımcı bir devlet inşa etmeye sevk etmelidir. Balkan senaryosunun tekrarı anlamına gelen etnik ve kabilesel olarak parçalanmış bir devlete dönüşmesine gelince, bu, günahın sırrının son otuz yıldan daha büyük bir gaddarlıkla yeniden hayat öpücüğü alacağı anlamına gelir.