Tarık Alhomayed
Suudi yazar. Şarku'l Avsat eski genel yayın yönetmeni
TT

İran ve Batı: Açık müzakereler

Amerikan ve Batılı çevrelerin, İran nükleer dosyasına ilişkin müzakerelerin başlamasından bu yana zamanın tükenmekte olduğuna dair açıklamalarını duyuyoruz. Ancak müzakereler, nihai anlaşma imzalanmaksızın tam bir yıl içinde tamamlandı. Ayrıca 2015’teki anlaşmanın bazı şart ve maddeleri herhangi bir uzatma veya yenileme yapılmaksızın sonuçlandı.
Biden Beyaz Saray'a gelir gelmez nükleer dosyayla ilgilendi. Nükleer anlaşmadan çekilen eski Başkan Trump yönetiminin temsil ettiği her şeyden farklı olduğunu göstermek istedi. Ancak bu anlaşmaya geri dönmek Biden yönetiminin hayal ettiği kadar kolay olmadı. Amerikalı ve Batılı kaynaklar, bir nükleer anlaşma ihtimalinden söz ediyorlarsa da bununla ilgili herhangi bir süre sınırından bahsetmiyorlar. Tek bildiğimiz, İran Devrim Muhafızları’nı terör listesinden çıkarma talebinin anlaşmaya varılmasının önündeki engel olduğudur.
İran Devrim Muhafızları’nın terör listesinden çıkarılması, Demokratların ve Cumhuriyetçilerin birlikte bulunduğu Amerika'nın iç muhalefetiyle karşı karşıya olan bir meseledir. Ayrıca burada Amerikalı yetkililerin sert tutumlarına şahit olduk. ABD Genelkurmay Başkanı Orgeneral Mark Milley, İran Devrim Muhafızları'na bağlı Kudüs Gücü’nün bir terör örgütü olduğunu ve listeden çıkarılmasını desteklemediğini dile getirdi.
Bölgemizdeki önemli ülkelerden buna yönelik güçlü bir muhalefet var. Avrupalılar, daha önce bazı Avrupa ülkelerinin Hamas ve Hizbullah'a yaptıklarına benzer şekilde, Devrim Muhafızları için de askeri ve siyasi kanatlardan bahsederek bundan bir çıkış yolu bulmaya çalışsalar da pek değişen bir şey yok.
ABD yönetimi, Devrim Muhafızları'nın terör listesinden çıkarılmasının yaklaşan ara seçimlerin sonuçları üzerindeki yansımalarından korkuyor. Biden yönetiminin Devrim Muhafızları'nı terör listesinden çıkarmayacağına dair basında yer alan sızıntılar var. İşin komik yanı ABD, İran’dan Kasım Süleymani suikastına misilleme yapmaması için söz vermesini isterken -İran bunu kabul etmiyor- Hizbullah'ın terörist lideri, İsrail'in Suriye'de ve diğer ülkelerde İran'ı hedef almasına misilleme olarak doğrudan İsrail'i hedef almakla tehdit ediyor.
İran’ın “ABD’nin nükleer dosya konusundaki tereddüdünü ve Avrupa'nın esnekliğini” iyi bir şekilde okuduğu açıktır. Konuya hakim bir kaynak bana, Avrupalıların nükleer anlaşma için bir zaman sınırı koymanın anlamı olmadığını söylediklerini aktardı. Bu, Avrupa'nın İran dosyasına ilişkin zayıflığını gösteriyor. Avrupa, gelecekte İran'a yönelik yaptırımların kaldırılmasının ardından pastadan pay almayı umuyor. Tahran özellikle de Ukrayna'daki savaşın Avrupa üzerindeki mali yansımaları ile bunu kesinlikle iyi okuyor.
Sonuç olarak, hatta bu yazının yazıldığı şu ana kadar İran’ın nükleer dosyasıyla ilgili hiçbir şey net değil. Müzakerelerin gidişatına aşina olan bir kaynak bana, hikâyenin sadece müzakerelerin gidişatındaki netlik eksikliğinden ibaret olmadığını, bundan daha karmaşık olduğunu söyledi. Ona göre müzakere taraflarından hiçbiri müzakerelerin çöküşünü ilan etmeye hazır değil, çünkü böyle bir açıklama katlanılması gereken birtakım sonuçları beraberinde getirecek. Asıl tehlike, anlaşma olsun ya da olmasın, bölgede hesabı yapılmamış sonuçları olan bir aşamaya taşıyacak dosyanın henüz netlik kazanmamış olmasıdır.