Abdurrahman Şalkam
TT

Ukrayna Rusya savaşının arka cephesi Afrika

Afrika yüzeyi çok sıcak bir bataklık olan bir kıtadır. Bu yüzeyin üzeri ormanlar, çöller, evcil ve vahşi hayvanlarla doludur. Savaşlar çeşitli sosyal bileşenleri arasında eski zamanlardan beri yaşadı. Yer altında sınırsız zenginlikleri vardır. Sanayi ve güç inşası dünyasında ilerlemeye başlayan uluslar bu zenginlikleri için hep ona koştular. Afrika kıtası bir insan gücü deposuydu ve sakinlerinin bir kısmı, tarım, sanayi makineleri ve evlerde hizmetçi olmak için köleleştirme seferleri ile Amerika kıtasına götürüldüler.
Avrupa, büyük sanayi devrimine doğru adımlarını atmaya başladığında, zenginlikler kıtasına - Afrika – yöneldi. Sanayi dönemine doğru ilerleyen Avrupa kıtasında ülkelerinin arasında çatışma eğilimi ortaya çıktı. Afrika’ya doğru büyük Avrupa koşusu 1880 yılında başladı. Alman politikacı Bismarck, Avrupa ülkelerinin daha erken bir dönemde kıtada kendi aralarında geniş çaplı bir çatışmaya girebileceklerini gördü. Bu büyük zenginlik kaynağının üzerine atılan Avrupa ülkeleri arasında çıkacak bir çatışmadan kaçınmak amacıyla vaat edilmiş zenginlik toprağını paylaşmak için Avrupa ülkelerine bir konferansı çağrısı yaptı. Avrupa ülkelerinin Afrika ile ilgili ilk konferansları 1884'te düzenlendi ve 1885'te tekrarlandı. Berlin Konferansı olarak bilinen bu toplantılar 14 Avrupa ülkesini kapsıyordu.
Avrupa’nın Afrika kıtasına yönelik sömürgeci ilerleyişi başladı. İkinci Dünya Savaşı’ndan sonra ve Komünist Doğu ile Kapitalist Batı arasında Soğuk Savaş'ın patlak vermesiyle, kıta başka bir tür kontrol dönemine girdi. Afrika ülkeleri, geçen yüzyılın altmışlı yıllarında Avrupa ülkelerinden bağımsızlıklarını elde ettiler, ancak kıta toprakları üzerinde sıcak ve soğuk şiddetli bir uluslararası savaş döndü. Komünist Sovyetler Birliği, Avrupa sömürgeciliğinden ve Güney Afrika'daki ırkçı rejimden kurtuluş hareketlerini destekledi. Ancak Sovyet rejiminin çökmesinden sonra dengeler değişti. Batı sömürgeciliği, kıtanın zenginlikleri ve hatta siyasi kararı üzerinde neredeyse tam bir hegemonya ile kıtaya geri döndü. Batı varlığı birçok Afrika ülkesindeki askeri üslerle perçinlendi.
1990'ların başında Sovyetler Birliği'nin dağılmasından sonra, ABD liderliğindeki Batı, dünya üzerindeki siyasi ve askeri hegemonyayı tekelleştirdi. Ekonomik ve askeri olarak yükselen Çin, kendisine yumuşak ve yarı sessiz bir dış politika yarattı. Rusya'ya gelince, kabul etmediği ancak onu değiştirme kudretine sahip olmadığı uluslararası bir gerçekliğe boyun eğdi. Eski KGB subayı genç Vladimir Putin Rusya'nın liderliğini üstlendikten sonra, askeri ve siyasi gücünü, Batı küresel hegemonyasını sınırlayan yeni bir uluslararası gerçeklik kurmak için hazırlamaya başladı.
Ukrayna-Rusya savaşı, silah gücüyle ABD liderliğindeki Batı'nın tekeline almış olduğu merkezi dik liderlik yerine, küresel çok başlı bir yatay liderlik yaratmak için ilk siyasi tur. Ukrayna toprakları üzerindeki Rus askeri operasyonları sahnesi, geniş bir küresel savaşın ileri cephesi. Ukrayna Rus ordusu ile kendi başına yüzleşmiyor, tüm Avrupa ve ABD, en ileri silahları içeren NATO gücüyle, Rusya'ya karşı benzeri görülmemiş ekonomik yaptırımlarla Ukrayna'nın yanında savaşıyor.
Rusya ise cephe arkasına askeri ve siyasi indirmeler yaptı. Baltık bölgesinde etkin bir siyasi aktivizmle, ülkelerinin Rusya'ya karşı Batı kampanyasını coşkuyla desteklemelerine karşı çıkan siyasi ve popüler güçler arasında cepheler açtı. Kendisine sempati duyan ve özellikle İtalya, Fransa, Almanya ve Macaristan'da ABD’ye körcesine bağımlılık konusunda tedbirli Avrupalı partilerle olan ilişkilerini genişletti.
Afrika kıtası uluslararası denklemin en zayıf ve en güçlü halkası. Ayaklar, adımlar, yöntemler ve araçlar değişse bile, 18. yüzyıldan beri ona doğru uluslararası koşu durmadı. Gerek Rusya gerekse Batı Avrupa kıtada hep var oldu. Bugün diğer yükselen güçler de bu zenginlik toprağına yöneldiler ve bunların başında da Afrika'da ekonomik varlık açısından ilk sıraya yerleşen Çin geliyor. Yıllar içinde Afrika ile Çin arasında ticaret 17 katına çıktı. ABD’nin Afrika ile ticaret hacmi 39 milyar dolar iken, Çin’in ticaret hacmi 148 milyar dolara ulaştı. Çin, üniversitelerinin kapılarını Afrikalı öğrencilere açtı, Çinli gençleri Afrika'ya göç etmeye ve Afrikalı kadınlar ile evlenmeye teşvik etti. Türkiye, kıtadaki ekonomik ve politik varlığını genişletmek için güçlü bir şekilde çalışıyor. Geçmişte işgal ettiği ülkelere bağımsızlıklarını verdiğinden bu yana Fransa’nın kıtadaki askeri, politik ve ekonomik varlığı benzeri görülmemiş bir şekilde geriliyor.
Bugün, Afrika kıtası küresel çok taraflı, güçlü ve yöntemli bir çatışma yaşıyor. İkinci bir Dunkerque çıkartması gerçekleştirmek istercesine Rusya, askeri deyimle orada cephe arkasına askeri, güvenlik ve siyasi kuvvetler indiriyor. Rusya'nın kıtada güçlü bir eski mirası var. Sömürgeci bir tarihi yok, kurtuluş hareketlerini destekledi ve Sovyet döneminde ilerici güçler saydığı rejimlerle ittifaklar kurdu. Etiyopya'da Mengistu Haile Mariam ve safını değiştirip Batı’ya bağlı olmadan önce Somali’de Siad Barre ile ittifak kurdu. Sudan, Mısır, Libya, Cezayir ve Demokratik Kongo'da siyasi bir varlığı bulunuyordu. Müttefiklerine silahlarını ve askeri uzmanlarını sundu. Askeri akademi ve fakültelerinde binlerce subay okudu. Moskova'daki Patrice Lumumba Enstitüsü'nde yüzlerce Afrikalı öğrenciyi kabul etti.
Fransa, Afrika'daki Batı askeri, siyasi ve ekonomik varlığının başıydı. Fransız askeri varlığı sırasında Ruanda'nın tanık olduğu katliamlar, tüm kıtada şiddetli bir şok oluşturdu ve şu öfkeli soru yükseldi; Batı Avrupa Afrikalıları kendileri için fedakarlığı hak etmeyen ikinci dereceden insanlar mı sayıyor? Aynı soru bundan önce Güney Afrika'daki ırkçı ayrımcılık döneminde de yükselmişti.
Batı Afrika'nın Sahel ve Sahra bölgelerindeki terörist gruplara karşı savaş, Afrika'daki Batı varlığını sarsan fırtınaydı.
Mali ve Bukina Faso askeri darbelere tanık oldular ve yeni liderler ülkelerinin kapılarını Rusya'ya açtılar. Rusya'nın bugün 14 Afrika ülkesinde askeri varlığı ve silahlı bir kolu var. Wagner güçleri Rusya’nın kıtanın birçok ülkesinde aktif olan askeri kolu. Bugün Orta Afrika Cumhuriyeti'ni bu güçler yönetiyor ve ayrıca Mozambik'te varlık gösteriyorlar. Rusya, Port Sudan bölgesinde de askeri olarak varlık gösteriyor.
Afrika'daki yeni Rus stratejisi, bir dizi Afrika ülkesine yaptığı son gezi sırasında Addis Ababa'da Rus Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov tarafından tarif edildi. Lavrov şunları söyledi: “Enerji, altyapı ve bilgi teknolojisi alanında artan bir iş birliği olacak. Askeri alanda eski bir iş birliğimiz var. Etiyopya askeri kapasitesini desteklemeye devam edeceğiz.” Konuşmasında Lavrov, ABD ve müttefiklerinin politikalarını da hedef aldı ve Afrikalı dostlara Ukrayna'daki gelişmeler hakkında bilgi verdiğini söyledi. Ziyarette çok kutuplu bir dünya kurulmasına karar verildi. Afrika’da popüler siyasi ruh hali, Rus siyasi söylemiyle etkileşim içinde ve Ukrayna'da Ukrayna’ya karşı ona sempati duyuyor.
Afrika Boynuzu, büyük kıtanın keskin, patlayıcı başıdır. Uluslararası güçler, silahlı Afrika Boynuzu’nun başı olan küçük Cibuti ülkesindeki kalabalık askeri üslerle burada toplanıyorlar. Cibuti, yüzölçümü olarak en küçük ülkelerden biri, ancak dünyanın en büyük askeri kışlası ve Fransız, Amerikan, Japon, Çin ile Avrupa Birliği'nin ortak gücünü temsil eden bir Avrupa üssüne ev sahipliği yapıyor. Silahla dolu Afrika Boynuzu’nun başı olan bu ülkede başka ülkeler de askeri üsler kurmaya çalışıyorlar.
Rusya, Ukrayna'yı destekleyen Batı ile küresel savaşında Afrika Boynuzu’nun stratejik değerinin farkında. Eritre, Somali, Etiyopya ve Sudan'daki varlığı, büyük Afrika kıtasının Boynuz’unun etrafını saracağı vurucu ipleri olacak.