Semir Ataullah
Lübnanlı gazeteci - yazar
TT

Kissinger neden bu liderleri seçti: Nixon'a övgü

Richard Nixon (d. 1913), İkinci Dünya Savaşı'ndaki deneyiminden ülkesinin yükselen dünya düzeninde daha büyük bir rol oynaması gerektiği dersini aldı. Görevinden istifa eden tek Amerikan başkanı olmasına rağmen, 1969 ile 1974 yılları arasında Soğuk Savaş'ın zirvesinde iki süper güç arasında hüküm süren gerilim denkleminde bir değişiklik gerçekleştirdi. Ülkesini Vietnam'daki çatışmadan çıkardı. Tüm bunların ortasında Çin ile ilişkilerin yolunu açarak Amerikan dış politikasının dayanaklarını yapıcı küresel temeller üzerine oturttu. Dengeye dayalı bir dünya düzeni kavramını vurgulayarak Ortadoğu'da dönüştürücü bir barış sürecini başlattı.
Bu sayfalarda ele alınan liderlerden ikisinin ülkesi, İkinci Dünya Savaşı sırasında sömürge yönetimi altındaydı. Enver Sedat (d. 1918), Mısır ordusunda bir subay olarak, 1942'de İngilizleri Mısır'dan kovmak için Alman Mareşal Erwin Rommel ile iş birliği yapmaya çalıştığı için iki yıl hapis cezasına çarptırıldı. Daha sonra, eski İngiliz yanlısı Maliye Bakanı Emin Osman suikastının ardından, çoğunu hücrede geçirdiği 3 yıl hapis cezasına çarptırıldı. Her zaman devrimci ve Arap milliyetçisi kanaatleri ile hareket eden Sedat, 1970 yılında Cemal Abdunnasır'ın ani ölümünün ardından Mısır cumhurbaşkanlığı makamına taşındı. O zamanlar Mısır, İsrail ile 1967’de giriştiği savaşta aldığı yenilgiden kaynaklanan bir şok ve kafa karışıklığının ağırlığı altında yaşıyordu. Sedat, askeri strateji ile diplomasiyi ustaca birleştirerek Mısır'ın kaybettiği toprakları geri almaya, ülkesine özgüvenini geri kazandırmaya çalıştı. Yüksek bir felsefe kullanarak, uzun süredir ulaşılamaz bir hedef olan İsrail ile barışı tesis etmeyi başardı.
Lee Kuan Yew (d. 1923), 1942'de Japon işgalciler tarafından idam edilmekten kıl payı kurtuldu. Yew, düşman komşularla çevrili, Pasifik Okyanusu kıyısında yoksul, çeşitli etnik gruplardan oluşan bir liman kentinin gelişmesine öncülük etti. Onun himayesi altında Singapur, güvenlik, iyi yönetim ve refahın tadını çıkaran, kültürel çeşitlilik içinde birliği sağlayan ortak ulusal kimliğe sahip sivil bir devlete dönüştü.