Vitaly Naumkin
Rusya Bilimler Akademisi 'Oryantalizm Enstitüsü' Başkanı
TT

Batılı Rusofobi ve Rus “Olimpiyat sakinliği”

Rus kamuoyu, küçük bir azınlık dışında, Rus liderliğinin ve Donbass'ı korumaya yönelik özel askeri operasyon çerçevesinde görevlerini yerine getiren Rus ordusunun eylemlerini desteklemek konusunda kenetlenmiş bir halde. Ayrıca, Rusya ve halkına karşı benzeri görülmemiş yaptırımlar baskısına yanıt olarak Moskova'yı harekete geçmeye ve karşı yaptırımlar uygulamaya çağıran pek çok ses var.
Açıkçası, daha önceki yazılarımda da belirttiğim gibi, Batılı politikacıların istisnasız tüm Ruslara ve bunun sonucunda da kendi vatandaşlarının çıkarlarına karşı kısıtlayıcı tedbirler alırken, kendilerine neyi rehber edindiklerini anlamıyorum. Rusya'da geniş çaplı bir sivil protesto hareketinin ortaya çıkaracağına güveniyorlarsa, bu yapılanlar tam tersine yol açıyor.
Şiddetli Rusofobi kampanyasının dikte ettiği, Rus bestecilerin müziğinin yasaklanmasının anlamı olduğunu düşünen bir Rus vatandaşıyla henüz karşılaşmadım. Batı’da Rusofobi kampanyası kapsamında dünya dehası besteci Çaykovski'nin besteleri yasaklandı, dünyaca ünlü Rus müzik sanatçılarından fikirlerinden vazgeçmeleri ve anavatanlarını kınamaları istenerek bunu yapmayanlar konser vermekten men edildi. Bu uygulamalar, Orta Çağ'da Katolik Engizisyon Mahkemelerinin sözde sapkınlara Dünya'nın güneşin etrafında döndüğü fikrinden vazgeçmeleri için yaptığı baskıya benziyor. Rus sporcuların Paralimpik Olimpiyatlarından utanç verici ve insanlık dışı bir şekilde dışlanmasından bahsetmiyorum bile. Bütün bunlardan sonra vatandaşların iktidar değişikliği talebiyle Rus şehirlerinin sokaklarına döküleceğini gerçekten düşünen var mı? Rus meslektaşlarımdan biri alaycı bir tavırla, Rusofobiyi körükleyen Batılılar için geriye sadece Mendeleyev'in kimyasal elementler tablosunu yasaklamanın kaldığını, çünkü ne yazık ki Mendeleyev’in de bir Rus bilim adamı olduğunu söyledi.
Rusların çoğunluğu için zor zamanlarda hep olduğu gibi, ulusal itibarın ticari çıkarlardan tamamen üstün olduğu dikkatleri çekiyor. Şimdi de zaman gerçekten zor ama insanlar hükümetin hayata geçirdiği tedbirleri anlayışla karşılıyor. Bugün, Rus makamları, yaptırım koşullarında sosyal ve ekonomik nitelikteki sorunları çözmek için her düzeyde çalışıyor. Sıradan vatandaşları yaptırımların sonuçlarından korumak ve ithalatta alternatifler için uygun önlemler alıyor.
Her zaman anlaşmazlıklarda barışçıl çözümünün sadık bir destekçisi oldum ve barışçıl diyalogu güç kullanma yöntemlerine tercih ettim. Ama görüyorum ki Ukraynalı milliyetçiler ve Batılı patronları Rusya'ya başka seçenek bırakmadılar. Onu Donbass'ı korumak için özel bir askeri operasyon düzenlemeye zorladılar. Moskova’nın yaptığı basitçe kendisine karşı askeri bir saldırı hazırlığında olan düşmandan önce harekete geçmek.
Bugün, Amerikalı meslektaşlarımla, önemli ve yapıcı bir etkileşim kanalı olan Dartmouth Diyaloğu platformundaki karşılıklı güven ortamında küresel barış ve güvenliğin sağlanmasına yönelik iş birliğimizle ilişkili en ciddi konuları aramızda tartıştığımız zamanları üzülerek düşünüyorum. Dartmouth Diyaloğu, vatandaşlarımızı ve hükümetlerini 60 yıl boyunca bir araya getirdi. Bana, bir noktada, iki ülke gelecekte de dostane ilişkilerini sürdürecek gibi gelmişti. Dartmouth platformundan eski bir Amerikalı meslektaşımın geçenlerde bana gönderdiği iletide yazdığı gibi,1962'de iki ülkenin nükleer savaşın eşiğine geldiği Karayip krizini aşmayı nasıl başardıysak, Karayip kriziyle kıyaslanabilecek mevcut krizi de mutlaka aşacağız. Aksi olamaz, çünkü Rusya ve ABD, insanlığın kaderine karşı özel bir sorumluluk taşıyor.
Karşı yaptırımlara gelince, Rusya henüz kullanılmamış bir potansiyele sahip. Rus liderliği aşırı milliyetçi Ukraynalıların patronlarının akıllanacağına inandığından hala kendisine hâkim ve bir Olimpiyat sakinliği gösteriyor. Bazı Rus vatandaşlarından gelen  "Kuzey Akım 1" doğalgaz boru hattını kapatma veya Ukrayna üzerinden gaz geçişini yasaklamak gibi duygusal çağrılara uymadı. Moskova, kendi sakinlerine ve Ukrayna sakinlerine mümkün olduğunca zarar vermemek istiyor. Nitekim bugün, bir özel askeri operasyon yürütülmesine rağmen, Acil Durumlar Bakanlığı insani yardım sağlıyor ve çatışmalar sırasında azami özeni gösteriyor. Bunun sonucunda, bugün Gazprom, Avrupalı ​​tüketicilerin taleplerine uygun olarak, Ukrayna üzerinden transit iletilmesi için belirlenen doğal gaz miktarını her zamanki gibi düzenli olarak sağlıyor. Bilindiği gibi Gazprom’un Ukrayna üzerinden transit doğal gaz sözleşmesinden doğan yükümlülükleri 2022 yılı için 40 milyar metreküp, yani günlük ortalama 109,6 milyon metreküptür. Avrupa Birliği ülkeleri, çılgınlık noktasına varan yaptırım histerisine rağmen, Rus enerji arzından vazgeçmeye hazır değiller. Bu, Rusya'nın sıradan Avrupalı ​​tüketicilerin çıkarlarını dikkate aldığı anlamına geliyor.
Bununla birlikte, yaptırımların büyüyüp genişlemesine ve halkın yaptırımlara karşılık verme konusundaki artan taleplerine karşılık Rus yetkililerin daha da sert adımlar atması gerekebilir.  Rusya Federasyonu Dışişleri Bakan Yardımcısı Sergey Ryabkov'un 12 Mart Cumartesi günü belirttiği gibi, Rus hükümeti yakın gelecekte misilleme amaçlı ABD dahil Batılı ülkelerden kişilere yönelik kendi yaptırım listelerini yayınlayacak. Ryabkov, “Listeler hazır ve üzerinde çalışıyoruz. Bu, halihazırda günlük çalışmalarımızın büyük bir parçasını oluşturuyor. Listeler yakında açıklanacak” dedi. Ryabkov, Batı'nın Amerikan finans ve bankacılık sisteminin sunduğu fırsatları kullanarak Rusya'ya karşı geniş çaplı bir ekonomik savaş başlattığını düşünüyor ama Rusya, kaynaklarını seferber ederek bu meydan okumaya karşılık vermeye hazır. Rusya’nın ihracat potansiyelinin tamamını petrol ve doğal gaza indirgemek doğru değil, zira örneğin sadece gübre üretiminde, dünyadaki toplam tüketim hacminin üçte ikisini karşılıyor. Ukrayna ile birlikte Rusya uluslararası buğday pazarında aslan payına sahip tedarikçi konumunda. Fakat kendisine karşı yürütülen enformasyon ve medya savaşında Rusya’nın şansının daha az olması mümkün. Batı, gazetecilere olduğu kadar haber ajanslarına ve kanallarına da yaptırımlar uygulayarak eylemleri, endişeleri ve politikaları hakkındaki gerçeklerin dış kamuoyuna ulaşmasını engellemeye çalışıyor. Ancak dünyada ekonomik, siyasi ve enformasyon alanlarında Rusya’ya uygulanan yaptırımlar kampanyasına katılmayı reddeden birçok büyük ülke de var.
Her şey kaybedilmedi, Rus ve Ukrayna delegasyonları arasındaki müzakere sürecinin devam etmesi hala biraz umut veriyor.
Rusya’ya karşı hazırlanan saldırıya gelince, şimdi, her şeyden önce, okyanus ötesinden kontrol edilen ve Ukrayna dahil olmak üzere dünyanın birçok ülkesinde bulunan laboratuvarlarda biyolojik silahların geliştirilmesiyle ilgili yeni gerçekler ortaya çıktı. Rusya şimdi bu gerçekleri kanıtlayan eksiksiz bir belge dizisini Birleşmiş Milletler'e sunmaya hazırlanıyor. Kaldı ki ABD Dışişleri Bakan Yardımcısı Victoria Nuland beklenmedik bir şekilde bu laboratuvarların varlığını doğruladı.