Taliban ve kadınlar… Sanki hiçbir şey olmamış gibi!

Taliban dini açıdan radikal mi? Yoksa İslam'ın parlak ve çekici bir imajını yansıtan müsamahakar bir hükümet mi? Peki başta gençler ve kadınlar olmak üzere Afgan halkı kendilerini ve kültürünü, ‘Taliban’ın düşüncesine ve kültürüne ait olarak mı görüyor?
Burada ülkeyi ve halkı, İslam dininin en karanlık biçimlerine inanan bir grubun -ki İslam dini onlardan beridir- eline ‘teslim eden’ ABD’nin siyasi ve ahlaki skandalına girmeyeceğiz. Kabil Havaalanı’nda ABD’ye ait devasa savaş uçaklarının tekerleklerine sarılıp kaçmaya çalışanların gökten düşme anları, tarihin hafızasından silinmeyecektir.
Taliban hükümeti 2001 yılında meşhur 11 Eylül saldırılarını düzenleyen El-Kaide örgütüne ve lideri Usame bin Ladin’e kucak açıp destek olmalarının cezası olarak ABD güçleri tarafından düşürüldükten sonra Afganistan’ı peş peşe bir grup politikacı yönetti. Ancak en nihayetinde iç ve dış birçok sebepten ötürü sürdürülebilir bir dönüşüm ve barış sağlamayı başaramadılar.
Başarısız oldukları doğru ancak şu da bir gerçek ki, Afganistan'daki kadınlar bu 20 yıl içerisinde ileriye dönük birçok adım attılar ve zihin olarak geri kalmış Taliban’ın boyunduruğundan kurtuldular. Böylelikle kadınların kendinden emin Müslüman bir kadın kimliğinde başörtüleri ile büyük işler başardığına ve zorluklara göğüs gerdiğine şahit olduk.
Şimdi TOLOnews, Shamshad TV, One TV ve Ariana gibi kanallarda kadın gazeteciler sadece gözleri ve alınları görülebilecek şekilde ekrana çıkabiliyorlar.
TOLOnews’in kadın spikeri Sonia Niazi, Fransız haber ajansına (AFP) verdiği röportajda “Kadın gazeteciler başta direndiler. Ancak Taliban’ın yüzünü kapatmadan ekrana çıkan herhangi bir spikerin başka bir iş araması gerektiğini söylemesi üzerine kanal baskılara maruz kaldı” ifadelerini kullandı.
Taliban hükümetindeki yetkililerden biri, yetkililerin spikerleri işlerini bırakmaya zorlama niyetinde olmadığını iddia ederken, Taliban’ın kanalların vazifelerini doğru bir şekilde yerine getirmesinden ötürü mutlu olduğunu vurguladı! Buna ek olarak Taliban, kamuda çalışan erkeklerin eşlerinin ve kızlarının yüzlerini kapatma kararına uymamaları halinde cezalandırılacağını ve hatta kovulabileceklerini söyledi.
Herhangi bir ihtilaf esintisine karşı olan bu bağnaz sahneyi, Arap ülkelerinde, özellikle de İslam'ın kaynağı ve Arap milletinin beşiği olan Arap Yarımadası ülkelerindeki gelişmelerle ve kadın ve kız çocuklarının elde ettiği hukuki ve sosyal kazanımlarla kıyaslayın. Son zamanlarda bir grup Suudi kız öğrencinin bilimsel yarışmalarda önemli uluslararası ödüller kazandığını da unutmayalım.
Afgan kadınlarının bu kazanımlarını cahil Taliban yüzünden göz açıp kapayıncaya kadar kaybetmelerinden çıkarılacak en büyük ders şu ki, mesele size ne kadar uzak olursa olsun radikalizmin, din adı altındaki aşırılık yanlılarının ve insan tacirlerinin ne zaman geri döneceğinin garantisi yok. Dikkatli olun ve kazanımlarınızı koruyun... Her dakika... Her Saat... Her gün!