Velid Haduri
Enerji konusunda uzman, Iraklı yazar
TT

Aksa Tufanı’nın enerji sektörüne yansımaları

Aksa Tufanı, Filistin Hamas hareketi ile İsrail arasındaki çatışmaların ilk haftasında hem küresel piyasaları hem de yerel enerji arzını etkiledi.

Çatışmalar devam ettikçe ve açıklamaların sertlik tonu yükseldikçe fiyatlar dalgalandı. Çatışmaların başlamasının hemen ardından Brent petrolün yüzde 4’lük bir artışla varil başına fiyatı yaklaşık 87 dolara ulaştı. Savaşın devam etmesi ve yayılması durumunda küresel petrol arzının etkilenmesi ve bazı deniz koridorlarının kapanması endişesi kaydedildi. Ancak askeri operasyonların devam etmesine rağmen üç gün sonra Brent petrolün varil başına fiyatı 85 dolar civarına geriledi.

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu hükümeti enerji sektöründe iki haftalık acil durum ilan etti. Chevron’a, Gazze Şeridi’nden yaklaşık 180 kilometre uzaklıkta bulunan ve İsrail’in ikinci büyük doğal gaz sahası olan açık denizdeki Tamar sahasındaki üretimi durdurma talimatı verildi. ABD şirketi Chevron, hisse sahibi olduğu dev Leviathan sahasından İsrail gazını Mısır’a ihraç edecek. Diğer yakıtların kullanılması ve doğal gaz kullanılmadan önce elektrik istasyonlarında yakılan kömüre yönelinmesi de muhtemel.

Tamar’ın üretiminin 2022’de günde yaklaşık 48 milyon fit küp doğal gaza ulaştığı kaydedildi. Birçok uluslararası şirket bu sahada hisse sahibi. Bunların başında yüzde 25 hisseyle Chevron, yüzde 28,75 hisseyle Isramco ve yüzde 16,75 hisseyle Tamar Petroleum geliyor.

Doğal gaz endüstrisi hem Mısır’da hem de İsrail’de son 20 yılda gelişme kaydetti ve aralarındaki ortak gaz ilişkileri arttı. Hem İsrail hem de Güney Kıbrıs doğal gazlarını İdku ve Dimyat’taki Mısır doğal gaz sıvılaştırma terminallerine ihraç ediyor ve iki ülkeden ithal edilen doğal gaz sıvılaştırılmış doğal gaz olarak Avrupa pazarlarına yeniden ihraç ediliyor. İsrail güvenlik nedenleriyle kuzey veya güney kıyılarına doğal gaz sıvılaştırma tesisleri kurmaktan kaçınıyor.

Kaynaklara göre geçen hafta ortasında Chevron, İsrail ile Mısır arasında ‘Doğu Akdeniz Doğal Gaz Boru Hattı’ üzerinden yapılan doğal gaz ihracatını da durdurdu. İsrail doğal gazını Ürdün’deki ‘Arap Doğal Gaz Boru Hattı’ üzerinden Mısır’a ihraç etmeye başladı. ‘Doğu Akdeniz Doğal Gaz Boru Hattı’ İsrail’in güneyinde ve Gazze’nin yaklaşık 10 kilometre kuzeyinde kalan Aşkelon’dan Sina’daki El-Ariş’e kadar uzanıyor. Orada sıvılaştırma istasyonlarına sabit bir hatla bağlanıyor. Kaynaklar, ‘Doğu Akdeniz Doğal Gaz Boru Hattı’nın kullanımının durdurulmasının nedenini, yakınındaki Gazze Şeridi’nde çatışmaların yoğunlaşmasına bağladılar.

Mısır, Doğu Akdeniz’deki doğal gaz endüstrisinin başını çekiyor. Mısır’ın doğal gaz üretimi, Güney Kıbrıs sularına yakın bir konumda İskenderiye’nin kuzeyinde bulunan dev Zuhr doğal gaz sahasından üretime başlamasıyla 2017’den bu yana önemli ölçüde arttı. İtalyan Eni şirketi tarafından doğal gaz kaynağı olarak keşfedilen Zuhr’un üretimi, 2021 yılında yaklaşık bir trilyon fit küp gaza ulaştı. Zuhr Akdeniz’in en büyük doğal gaz sahası olarak biliniyor. Mısır’ın toplam doğal gaz üretimi 2021 yılında yaklaşık 2,45 trilyon fit kübe ulaştı. 2021’de Mısır, yerli üretiminin yaklaşık yüzde 87’sini tüketti. Bu nedenle Mısır, enerji santrallerini, petrokimya fabrikalarını ve demir-çelik fabrikalarını beslemek üzere kullanılan yüksek iç doğal gazını karşılamak amacıyla, özellikle Akdeniz’de yeni alanlar keşfetmek için sürekli ihaleler düzenliyor. Mısır’ın iç tüketimin yüksek olmasının temel nedeni, yıllık nüfus artışının yüksek olmasıyla ilgili. Birleşmiş Milletler (BM) nüfus bilgileri yakın zamanda ülke nüfusunun 113 milyonu aştığını gösteriyor.

Mısır, uzun vadeli ihracat yükümlülüklerini ve anlaşmalarını yerine getirebilmek için komşu ülkelerden doğal gaz ithal ederek, bunu Doğu Akdeniz’de bugüne kadar türünün tek örneği olan doğal gaz sıvılaştırma tesislerinde sıvılaştırıp, daha sonra da Avrupa pazarlarına ihraç etmek zorunda kaldı. Buna, Ukrayna savaşının patlak vermesiyle Rus doğal gazının boykot edilmesinin ardından, Avrupa ve ABD’nin Avrupa pazarlarına doğal gaz ihraç etme yönündeki baskıları da yardımcı oldu.

Gazze Şeridi’nin kuzeyinde yaşayan yaklaşık bir milyon sakini Gazze’nin güneyine göndereceğini duyuran İsrail, bu politikayı hayata geçirmek için Filistin halkına karşı bir ‘Nekbe’ daha gerçekleştiriyor ve Gazze halkına elektrik, yakıt, su, gıda gibi ihtiyaçların tedarikini kesme politikası izliyor.