Mişari Zeydi
Suudi Arabistanlı gazeteci- yazar
TT

Lübnan devajusu

Dejavu adıyla bilinen psikolojik veyahut nörolojik bir olgu mevcut. “Daha önceden görülmüş” anlamına gelen bu Fransızca kelime, bireyin bir durumu daha önce gördüğü veya yaşadığı hissine kapıldığı duygusunu tarif ediyor. Bize daha önce yaşanmışlık hissi veren geçmiş deneyimler, genellikle rüyalarımızdan birinde bizi ziyaret etmiş oluyor. Bazı durumlarda ise bu hisse vardığınız olay gerçekten de geçmişte yaşanmış oluyor ve tekrar yaşanıyor; hafızamız da bunun uyarısında bulunuyor.
Dejavu, her hâlükârda uzmanlar ve akademisyenler için bir araştırma konusudur. Diğer yandan, hükümet kurma görevinin Saad Hariri’ye verildiği haberini okuduğumda tam da bu hisse kapıldım. Lübnan’da bir hükümet kurma yolunda bir sene içerisinde kim bilir kaçıncı kez aynı şey oluyor!
Hariri’nin ettiği sözleri, vaatleri, yaptığı uyarıları, parlamenter sıralanmanın ve Şii ikilisi Hizbullah ile Emel’in ‘sessiz’ desteğinin ardından ona bu görevi veren Cumhurbaşkanı Mişel Avn’ın konuşmalarını okuduğum zaman… Tüm bunlar siyasi, Ortadoğu’sal, yeni ve nafile bir Lübnan ‘devajusu’ izlenimi verdi.
Saad Hariri’nin hükümet sarayından niçin ayrıldığını hatırlar mısınız?
17 Ekim'de Lübnan'da başlayan eşi benzeri görülmemiş halk protestoları aylarca sürmüş, yaklaşık 2 hafta sonrasında Hariri hükümetinin istifasına yol açmıştı. Lübnanlılar, Lübnan devleti ve toplumu bünyesinde yaşanan çöküşten, siyasi, sosyal ve idari yolsuzluktan siyasi elitleri sorumlu tutmuş, “Hepiniz aynısınız!” sözünü şiar edinmişti. Bu şiar; Basil, Avn, Berri, Nasrallah, Canpolat ve elbetteki Hariri olmak üzere tüm siyasi elitleri kapsıyordu.
Ucu bucağı olmayan bir konuda görevlendirilen bu adam; yolsuzluk, ABD yaptırımları, Arap ülkeleri isteksizliği, İran’ın Lübnan’ın verdiği kararları istila etmesi vb… meselelerini ne yapacak? 
Bir sene veya daha az bir süre sonra yeniden geri dönmek üzere Lübnan’ın siyasi ‘döner’ kapısından mı çıkacak? O sırada zaman geçecek ve İran vekili Hizbullah aracılığıyla Lübnan'da failin kim olduğuna mı karar verecek? Mühlet belki de daha yakındır. Peki yaklaşan ABD başkanlık seçimlerinden haftalar sonra mı?
Dejavu mösyö!