Mustafa Fahs
TT

Irak… Koordinasyon Çerçevesi’nde çatlak oluşturan sızıntı

Genel sözlüğe göre Arapçada ‘tesrib’ kelimesinin fiili ‘serrabe’ şeklindedir. Anlamı bir şeyi sızdırmak yani azar azar göndermek ya da bir haberi veya söylentiyi yaymaktır. Ancak ‘tesrib’ kelimesinin Irak siyasi sözlüğünde failden tutun mekan ve zaman zarfına ve siyasi süreçle ilgili bir fırsatın sonuna iliştirilen illet harflerinin bir çoğunun düşmesine sebep olan silahlı bir cümleye kadar farklı ve çeşitli anlamları vardır.
Irak'ın eski başbakanı ve Hukuk Devleti Koalisyonu lideri Nuri el-Maliki’nin, Sadr Hareketi lideri Mukteda es-Sadr’ı şahsi olarak eleştirdiği ve ulusal grupların geri kalanı hakkında mezhepçi ve kışkırtıcı bir dille konuştuğu ses kaydının tesrib edilmesinin (sızdırılmasının) i’rabına yani anlamına bakacak olursak, bu gelişme, mevcut siyasi süreçte Şii Koordinasyon Çerçevesi için kalan fırsatları düşürüp meçhul bir yere göndereceğinin sinyalini veriyor. Irak durumunda meçhul ne demek aslında neredeyse biliniyor: İç çatışmalara ve sonra iç savaşlara zemin hazırlayacak olan kaosun artıracağı siyasi tıkanıklık devam edecek. Koordinasyon’daki aklı başında kişiler sorumluluklarını yerine getirmezler ve krizi ele almak için inisiyatif almazlarsa, 2003 rejiminden geriye kalanlar da yok olabilir.
Koordinasyon Çerçevesi’ndeki akıllı ve ihtiyatlı güçler, başından beri Sadr'ın Meclis'ten çekilmesini hafife almayı reddettiler. Onunla hesaplaşma savaşına girmeyi düşünmediler ve ateş topuna karşı dikkatli davrandılar. Sadr'a kucak açma konusundaki ısrarları, şimdi iki krizi ele almalarını gerektiriyor: Genel olarak sızıntı meselesi, özel olarak ise Koordinasyon Çerçevesi’nin geleceği. Ses kaydı sızıntısı tüm Koordinasyon Çerçevesi’ni, Sadr ve destekçilerinin gelecekte Maliki'nin sözlerine nasıl tepki verecekleri ile ilgili zorlu bir sınavla karşı karşıya bırakıyor. Bu nedenle, Koordinasyon Çerçevesi’ndeki aklı başında kişiler, Sadr'ın Twitter’dan daha önce çağrısını yaptığı ‘toplu cuma namazı’ ile ilgili paylaşımlarıyla kendilerine verdiği fırsattan yararlanmalı.
Sadr Twitter aracılığıyla krizi kontrol altına almak için “Cuma namazı halis bir ibadettir” ifadelerini kullandı ve Maliki’ye atfedilen ses kaydını hafife aldığını göstermek için “Onun (ses kaydının) bizim için bir değeri yok” dedi. Sadr’ın paylaşımları bir yana, namaza katılım boyutu, yükseltilecek sloganlar ve öncesinde yapılacak hutbe bir sonraki aşamanın sembolü olacak. Başka bir deyişle Sadr Hareketi ile Koordinasyon Çerçevesi arasındaki siyasi ve halk çatışmasının çehresini belirleyecek. Öte yandan Sadrcılar ve Maliki'nin eleştirdiği diğer unsurlarla (Sünniler ve Kürtler) siyasi bir çatışmaya iterek uzlaşmaya yanaşmayan güçleri yatıştırmak, Koordinasyon Çerçevesi’ndeki aklı başında kişilerin sorumluluğundadır. Aksi halde bu çatışma güvenlik sarsıntılarına sebep olabilir ve ne Koordinasyon Çerçevesi ne de Şii siyasi sınıf bunun yansımaları ile başa çıkabilir.
Koordinasyon Çerçevesi’nin mecliste çoğunluğu ele geçirmesinden beri, yaptığı yoğun istişarelerinin sonuçları, Başbakan'ın özelliklerinin sürekli olarak değiştirilmesi ve bazı isimlerin aday listesine eklenip çıkarılmasıyla sınırlı. Koordinasyon içerisinde devam eden bu kendi kendine çökme hali daha karmaşık bir hal aldı. Nitekim iç denge tarafları, liderlerinin başbakanlık için aday olma konusundaki isteksizliğini ve diğer tarafların hükümete katılmaktan bile kaçınmaya, yani bakanlık koltuklarından gönüllü olarak vazgeçmeye karar verdiklerini duyurdular. Ancak mecliste çoğunluk olarak Koordinasyon Çerçevesi’nin adaylarını belirleyememesi, rakipleri için ciddi bir siyasi gerileme olarak görülüyor.
Ana pozisyonlar için gösterilen rekabet, birinci ve ikinci sıradakilerin başbakanlık yarışından çıkarılmasına yol açtı. Dolayısıyla Koordinasyon Çerçevesi içindeki çatışmaların boyutu, Koordinasyon’u üçüncü derece bir yetkiliyi hükümet başkanlığı yerine başbakanlık pozisyonuna atamaya itebilir. Yani bu pozisyon hükümet başkanlığı direktörlüğüne dönüştürülebilir. Böylece Şii güçlerin devletteki en önemli mevkiyi boşaltmaları, kendilerinin işledikleri en büyük siyasi suç olur. Bu artık ne içeri ne de dışarı için uygun bir şey. Çünkü içerinin zayıflığına, dağınıklığına ve dışarının ise çelişkili çıkarlarına rağmen, bölgesel ve uluslararası koşullar, herkesin bu aşamada iç ve dış dengeleri koruyabilen etkin bir hükümet başkanı seçmesini gerektiriyor. Ne var ki bunlar, Koordinasyon Çerçevesi adaylarının çoğu için mevcut olmayan temel kriterler.
Dolayısıyla sızıntı, Koordinasyon Çerçevesi’nin kazanmaya çalıştığı diğer hükümet çerçevelerini uzaklaştırdı. Maliki'nin sözlerinin siyasi ve popüler bedeli önümüzdeki günlerde Sadr tarafından belirlenecek. Ancak Sadr'ın tepkisi bir yana, Koordinasyon Çerçevesi neredeyse son şansını kaybetti. Gelecek olaylar, Koordinasyon Çerçevesi’nin bileşenleri arasındaki ilişkiyi etkileyecek ve kaçınılmaz olarak iktidarı ele geçirme planlarının gerilemesine yol açacaktır.