Mustafa Fahs
TT

Irak: Sadr, Koordinasyon Çerçevesi’nin sayacını sıfırlıyor

Sadr Hareketi’nin lideri, ikinci uyarı düdüğünü çalarak, anayasal olarak çıkıp kitleleri ile geri döndüğü parlamento içinden (Şii) Koordinasyon Çerçevesi adayının yüzüne kırmızı kartını gösterdi. Sadr'ın Şii ocağındaki rakiplerine çaldığı ikinci düdük, ilk düdüğü es geçmelerinin ardından geldi.
İlk düdük bu ayın 15’inde 'birleşik' (Şii ve Sünni) Cuma namazı ile çalınmıştı. Ancak Koordinasyon Çerçevesi güçleri sağır olan kulağını dönmüş biri gibi davrandı, hükümeti kurmak için zorlu bir aday seçmeye gitti ve Sadr'ın Maliki’ye yakınlığı ile bilinen İslami Davet (Dava) Partisi’nin önde gelenlerinden birinin başbakanlığa aday gösterilmesine tepkisini görmezden geldi. Bu da Sadr'ı İran Kudüs Gücü komutanı General İsmail Kaani'nin Bağdat ziyaretinden ayrı değerlendirilemeyecek çok hassas bir zamanda hızla bu güçlerin önlerini kesmeye itti.
Yeşil Bölge’den ve parlamento çatısı altından Sadr, Muhammed Şiya es-Sudani’nin meclisin güvenini kazanamadığını, ulusal çoğunluk hükümeti kurulmasını engelleyen partilerin, kendisinin parlamentodaki koltuklarını aldıktan sonra bile hala hayali bir çoğunluk olduklarını ve oybirliği ile toplansalar veya desteklenseler bile kendisini mahrum bıraktıkları şeyi elde edemeyeceklerini duyurdu.
Bu, Sadr'ın beklenmedik hamlesinin öncelikle içerisi ile ilgili olarak geldiği yorumuna sebep olabilir. İçeride olup bitenlere bakıldığında Şii güçlerin Sudani ile ilgili fikir birliği, geri kalan bileşenler arasında bir uzlaşma yapılma olasılığını güçlendiriyor.
Buna ek olarak Koordinasyon Çerçevesi güçlerinin bir sonraki parlamento oturumunda cumhurbaşkanlığı adayını seçme konusunda Kürtlere yaptıkları baskının başarılı olma ihtimali var. Nitekim artık cumhurbaşkanı ve başbakanı onaylatmak için üçte iki çoğunluk sağlanıyor. Bu da Sudani'nin anayasal olarak yetkilendirilmesine kapı açıyor. Dışarıdaki gelişmelere bakacak olursak Sadr'ın hamlesi Kaani’nin Bağdat'a sürpriz bir ziyaret gerçekleştirmesiyle aynı zamana denk geldi. Sadr Hareketi’ne ve Koordinasyon Çerçevesi’ne göre söz konusu ziyaret Sudani'nin parlamentodan geçirilmesine yardımcı olabilirdi. Bu yüzden bu, Sadr'ı hem içeride hem de dışarıda kartları tamamen karıştırmaya itti.
Bu, Sadr Hareketi’nin Irak parlamentosundaki göstericileri ile eski Başbakan Nuri el-Maliki'nin silahlı görüntüleri arasında kaosun biçimini, boyutunu ve yansımalarını özetleyen bir sahne. Ancak bu, içerinin ve dışarının Şii siyasi camiasının geri kalanının içinden geçmekte olduğu siyasi krize barışçıl bir çözüm bulamadığının karşılıklı olarak itiraf edilmesi sayılıyor. Aynı zamanda bir yanda dikey bir Şii-Şii bölünmesi ve diğer yanda belirleyici bir İran pozisyonunun olmayışı ışığında, barışçıl bir şekilde iktidarın devredilmesinde uzlaşma sağlanmasının zorluğunun kabul edildiğinin bir nişanesi.
Dışarıdan içeriye bakıldığındaki sahne ile içeriden dışarıya bakıldığındaki sahne aynı. İran'ın kafa karışıklığı, kamusal alanda kontrolün kaybedilmesi, Sadr Hareketi’nin yandaşlarının parlamentoyu basıp İran aleyhine sloganlar atması, bazı Şii siyasi güçler arasında bir tür ayrılığı simgeliyor. Diğer taraftan ise Irak'taki İran etkisinin artık General Kasım Süleymani dönemindeki gibi olmadığı düşüncesini güçlendiriyor. Ancak iki sahnenin de en tehlikeli tarafı; durumun kırılganlığının boyutunu ve Koordinasyon Çerçevesi’nden aklı başında kişilerin Sadr'ı üçüncü düdüğünü çalmadan kontrol altına almayı başaramazlarsa patlamaya her an hazır bir bomba olduğunu göstermeleridir.
Pratik olarak Sadr, Koordinasyon Çerçevesi adayı Sudani’ye adaylıktan çekilip bunu Irak'ı diğer kesimlere olumsuz anlamda yansıyabilecek bir iç çekişmeden kurtarmak için ahlaki ve ulusal bir gerekliliğe dönüştürmekten başka bir seçenek bırakmadı. Irak, 2003 rejiminin trajik bir şekilde sona ermesine veya yüz yıl önce tanıdığımız Irak'ın sonunun gelmesine yol açabilecek dramatik olasılıklara kapı aralayan silahlı kaosa ve şiddete kayılması halinde coğrafi birliğini tehdit eden varoluşsal bir tehlikeyle karşı karşıya.
Dolayısıyla ikinci uyarı düdüğüyle Sadr, Koordinasyon Çerçevesi’nin kurmaya çalıştığı hükümetin sayacını sıfırlamış oldu ve alışılmışın dışında krizden bir çıkış yolu aramak için herkesi başlangıç ​​noktasına döndürdü. Dolayısıyla 9 Nisan 2003'te yaşananlara son bir şans veren 9 Nisan 2020 sahnesi tekrarlanabilir veya uzayabilir.