Osman Mirgani
Şarku'l Avsat'ın eski editörü
TT

Trump kovuşturmasında olası senaryolar

Eski ABD başkanı Donald Trump, en azından şimdiye kadar, en zor durumlardan kurtulmakta ve siyasi kredisine yönelik acı verici gibi görünen darbeleri kendi lehine bir propaganda kampanyasına dönüştürmekte inanılmaz bir yeteneğe sahip.
Kendisini hedef alan pek çok darbeyi atlatması bunu belirgin bir şekilde gösterdi. Son darbe, FBI ajanlarının geçen pazartesi günü Florida'nın Mar-a-Lago bölgesindeki malikanesine baskın düzenleyerek arama yapmasıydı ki bu adım dikkatleri çekti ve tartışmalara yol açtı. Sızın bilgilere göre arama, Trump’ın Beyaz Saray'dan ayrılırken yanında gizli kayıtlar ve belgeler alıp almadığına ilişkin soruşturmayla bağlantılı. Eski bir ABD başkanının evinde FBI tarafından ilk kez bir baskın ve arama yapılıyor. Richard Nixon'ı Beyaz Saray'dan ayrılmaya zorlayan Watergate Skandalı’ndan sonra bile böyle bir urum yaşanmadı.
Birçok kişi bu baskını, Trump için 2024'te yeniden başkanlığa adaylığını deklare etme şansını etkileyebilecek ağır bir darbe olarak gördü. Fakat onun gözünde bu, kendisine destek ve sempati toplamak için kullanılacak bir fırsattı. Medyadan veya FBI’dan önce davranıp evinde yapılan arama hakkında bir açıklama yayınlayarak da tam olarak bunu yaptı. Trump, hızlı iletişim ve sosyal medya araçları çağında basın ve medya ile nasıl başa çıkacağını uzun zaman önce öğrendi. Bu çağda haberin yayınlanmasını engelleyemeyeceği ama hızlı davranıp insanlara önce kendisi sunarsa haberi kendi bakış açısına hizmet edecek şekilde yönlendirebileceği kuralına uyarak, gündemini nasıl empoze edeceği dersini aldı. Bu nedenle, Trump açıklamasına, kendisini devlet kurumlarının kullanıldığı bir komplonun kurbanı olarak göstererek başladı. Bu, açıklamasında da dile getirdiği, ABD'nin bir üçüncü dünya ülkesine dönüştüğü ifadesinin bir yansımasıydı. Trump, "Bunlar ulusumuz için zor zamanlar" dedi ve baskını "Güzel evimin kuşatılması" ve "İşgali" olarak tanımladı. "Daha önce bir ABD başkanının başına böyle bir şey gelmediğini" vurguladı.
Tüm bu ifadeler FBI'ın sınırlarını aşan bir saldırgan gibi görünmesine neden oldu. Eski başkanın hedef alınmasının aday olmasını engellemeye yönelik bir komployu yansıtmakla kalmayıp, seçim “zaferinin” ondan çalınmasının ve Beyaz Saray'dan ayrılmasından beri ABD'nin kötüleşen durumunun bir göstergesi sayılmasına yol açtı. Destekçileri hemen onu savunmak için harekete geçti. Bazıları ellerinde baskını ve FBI'ı kınayan pankartlarla evinin önünde toplanırken bazıları da sosyal medya platformlarında onu destekleyen görüşlerini dile getirip, 2024 seçimlerine adaylığını açıklamasını talep ettiler.
Ardından destekçisi olan Kongre üyeleri ve Cumhuriyetçi Parti liderleri de çıkıp onu savundular ve baskını kınadılar. Parti, önümüzdeki kasım ayında yapılacak ara seçimleri kazanması ve Kongre’de Demokratların elinde olan çoğunluğu ele geçirmesi halinde, eski başkan aleyhindeki soruşturmaları ve kovuşturmaları durduracağı, hatta buna katıldığı için FBI’ın cezalandırılabileceği imasında bulundu.
Trump bu fırsatı heba etmedi, aksine aleyhindeki kovuşturmaları kınayan başka açıklamalar da yaptı. Destekçilerinden birini desteklemek için yapılan bir etkinliğe katıldı, kendisi ve beklenen başkanlık kampanyası için yapılan bir tanıtım videosunda yer aldı. Bütün bu hengamenin ortasında, kendisini suçlayacak deliller aramak içi yapılan baskın, neredeyse kendisi için bir siyasi propaganda fırsatına dönüştü. Dahası, dikkatleri etrafındaki çemberi daraltmaya başlayan diğer ciddi vakalardan ve soruşturmalardan uzaklaştırdı. Zira tartışmalar ya da önemli bir bölümü, bunlar yerine Başkanlık Kayıtları Yasası'nın ihlal edilip edilmediği ve bu ihlalin Trump’ın 2024 adaylık umutlarına ölümcül bir darbe indirmek için yeterli olup olmadığına odaklandı. Aslında FBI'ın eski başkanın konutuna neden baskın düzenlediği ve böyle eşi benzeri görülmemiş bir adım attığı henüz belli değil. FBI, şu ana kadar baskının nedenleriyle ilgili bir açıklama yapmadı. Tüm tartışmaların baskının Beyaz Saray'dan alınan gizli belgeleri arama gerekçesiyle yapıldığı etrafında dönmesini sağlayan erken açıklamasıyla medyaya gündemini de Trump empoze etti.
Başkanlık Kayıtları Yasası'nın ihlal edildiğini kanıtlamak bu kadar dramatik bir baskın gerektirmeyebilirdi. Bunun geniş çaplı bir karışıklığa ve tartışmaya yol açacağı açıktı. Trump resmi kayıtlara ne yaptığını geçmişte pek çok kez dile getirdi. Nitekim şubat ayında, ABD Ulusal Arşivleri, Trump’ın Beyaz Saray'dan ayrılırken teslim etmeyip, Mar-a-Lago'daki konutuna naklettiği ve bazıları gizli bilgiler içeren 15 kutu belge ve kayıt ele geçirmişti.
Adalet Bakanlığı ve FBI’ın, hakkında yapılan çok sayıda suçlama ve soruşturma neticesinde güçlü bir gerekçeleri olmasa, eski başkanın konutuna baskın yapılmasını kabul etmeyeceklerine inananlar da var. Şu anki FBI Direktörü Christopher Wray, 5 yıl önce bizzat Trump tarafından atandı ve kendisinin Cumhuriyetçi olduğu biliniyor. Dolayısıyla bugün Trump ve destekçilerinin baskını Demokrat Parti’nin bir planı gibi göstermeye çalışmaları garip görünüyor. Beyaz Saray'ın resmi olarak önceden bilgilendirilmediğini ve baskını ancak meydana geldikten sonra Twitter aracılığıyla öğrendiğini açıkladığı da biliniyor.
Başkanlık Kayıtları Yasası'nın ihlali tek başına Trump'ı saf dışı bırakmak için yeterli olmayabilir. Her halükarda hukuk uzmanları da bu suçlamanın başkanlık seçimlerinde yeniden aday olmasının yasaklanmasına yol açıp açmayacağı konusunda ikiye bölünmüş durumdalar. Yasanın ihlalinin teorik olarak üç yıla kadar hapis cezası ve herhangi bir federal görev üstlenmekten men edilme ile sonuçlanabileceği doğru. Ancak bu sonuca ulaşmak o kadar kolay olmayacak. Başsavcı, Trump'ın kişisel olarak sorumlu olduğunu kanıtlamak, ayrıca konutuna nakledilen kutuların içeriğini, yani içinde bu belgelerin bulunduğunu bildiğine dair bir delil sunmak zorunda kalacak.
Bazı hukukçular daha da ileri giderek yasayı çiğnediği tespit edilip hüküm giyse bile bunun onun başkanlığına aday olmasını engellemeye yetmeyeceğini, çünkü anayasada yer alan aday olma şartlarının sadece uyruk, ikametgah ve yaş ile ilgili olduğunu ve anayasanın diğer kanunlardan üstün olduğunu söylüyorlar. Bu, Trump'ın adaylıktan men edilme çabalarına hukuki olarak karşı çıkabileceği anlamına geliyor. Uzmanlar, 1970’lerin ortalarında alkollüyken araç kullanmaktan hüküm giymesine rağmen eski başkan George W. Bush'un iki dönem başkanlık yaptığına ve ceza almasının ülkenin en yüksek makamına aday olmasını engellemediğine dikkat çekiyorlar.
Trump, kendisi ve emelleri için konutuna nakledilen kayıt ve belgelerden daha tehlikeli olan başka soruşturmalarla da karşı karşıya. 6 Ocak 2021'de Kongre'ye yapılan baskın olayı ve eski başkan tarafından kışkırtılıp kışkırtılmadığına dair soruşturma var. Trump ve bazı yardımcıları hakkında son başkanlık seçimlerinin sonuçlarını değiştirme veya geçersiz kılma girişiminde bulunduklarına ilişkin büyük jürinin oluşturulduğu ayrı bir soruşturma da yürütülüyor.
Bir başka gelişme de bir federal temyiz mahkemesinin dün ABD Temsilciler Meclisi'nin Trump'ın vergi beyannamelerini edinme hakkına sahip olduğuna karar vermesiydi. Avukatları bunu önlemek için çok mücadele etmişlerdi. Bütün bunlar yetmezmiş gibi eski başkan, şirketlerine ve ticari uygulamalarına yönelik soruşturmaların bir parçası olarak dün New York Başsavcılığı’nda yemin altında sorgulanacaktı. Trump, suçlamalar çok ciddi olduğundan, bir Afro-Amerikalı olan New York Başsavcısı’nı sert bir şekilde hedef aldı. Onu ırkçılık ve siyasi saiklerle hareket etmekle suçladı. Sorgulama nedeniyle ülkesini “muz cumhuriyeti” olarak nitelendirdi. 
Eski başkan zamana karşı yarışıyor gibi görünüyor ve hakkında birçok soruşturma yürütülüyor. En olası senaryo, bu gelişmelerin onu geri çekilmeye değil, aksine 2024'teki başkanlık seçimleri için adaylığının açıklanmasını hızlandırmaya iteceği yönünde. Adaylığını açıklaması, destekçilerini etrafında toplayacak, hakkındaki çok sayıda soruşturmayı kampanyasına karşı siyasi bir saiki varmış gibi gösterecek. Daha da önemlisi, seçimleri kazanma şansı, durumu rakiplerinin aleyhine çevirip kovuşturmaları durdurması için ona arzuladığı dokunulmazlığı sağlayacak.