Abdullah Raddadi
Suudi araştırmacı ve ekonomi uzmanı
TT

Sarhoş Japonya

Hükümetler halkın çıkarlarına göre kararlar alıyor mu? Mantıken öyle görünüyor. Hükümetler yapıları ne olursa olsun vatandaşlarına zarar verecek kararlar almak istemezler. Bazı kararlar çoğunluğu tatmin etmese de halkın büyük bir kısmı, hükümetin -en azından- bu kararları acı da olsa kamu yararına gördüğünün farkında. Bu yüzden yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgını dünyayı vurduğunda, bazı hükümetler ekonomilerinin çökmesini önlemek için zor kararlar almaya başladı. Bu kararlar hükümetlere göre farklılık gösterse de çoğu, herhangi bir gariplik olmaksızın şu ya da bu şekilde anlamlıydı. Ta ki birkaç gün önce Japon hükümetinin aldığı karara kadar…
Japon hükümeti, 40 yaşın altındaki gençleri daha fazla alkol içmeye teşvik eden bir yarışma başlattı! Bu yarışma, gençleri, alkol yönelimlerini artırmaya katkıda bulunacak bir eylem planı sunmaya davet ediyor. İnsanların evlerinde kalma sürelerini artıran salgının yanı sıra yaşam tarzı ve işten sonra içme alışkanlıklarının değişmesi gibi nedenlerle genç Japonlar arasında alkol tüketiminin oranı azaldı. Özellikle pandemi sebebiyle, yarışmanın Japonların evde daha fazla içki içmesini teşvik etmek için öneriler sunmaya odaklanmasına yol açtı. Bu bilgiler, sarı basından veya güvenilir olmayan web sitelerinden değil, birçoğunun gençleri katılmaya teşvik etmek için bu yarışmayı desteklediği Japon gazetelerinin yayınladığı bilgilerden geliyor. Peki Japonya neden böylesine garip bir karar aldı?
1980'de alkolden alınan vergi geliri Japonya'nın vergi gelirinin yüzde 5'ini oluşturuyordu. Bu oran 2011'de yüzde 3'e düştü ve ardından 2020'de yaklaşık yüzde 1,7'ye düştü. Bu düşüş, halihazırda 340 milyar dolardan fazla bütçe açığı veren Japonya hükümetinin vergi gelirlerini önemli ölçüde etkiledi. Alkolden alınan vergi gelirlerinde geçtiğimiz yıl yaklaşık 813 milyon dolar kayıp yaşanmasıyla son 30 yılın en büyük düşüşü kaydedildi. Japon hükümetinin alkol satışlarından vergi olarak kazandığı miktar 8,4 milyar dolara düştü.
Japon hükümeti, özellikle ekonomisini canlandırmaya çalıştığı bir dönemde, bu geliri kaybetmek istemiyor. Bu yüzden böyle bir yarışma başlattı. Ulusal Vergi Dairesi yarışmayı, toplumun sağlığını hiçe sayan hükümetin daha fazla para istediği yönünde açık ve şeffaf bir mesajla duyurdu. Geçen yıl Sağlık Bakanlığı tarafından aşırı alkol tüketiminin sonuçları ve sebep olduğu büyük toplumsal sorunlar konusunda uyarı yapılmışken, Japon hükümeti bu yarışmayı düzenleyerek yeni bir skandala imza attı.
Dünya Sağlık Örgütü (WHO), 5 günden fazla bir süre önce duyurulan bu yarışma hakkında herhangi bir yorum yapmadı. WHO’nun web sitesi aşırı içmenin tehlikeleri hakkında uyarılarla dolu. Web sitesinde “Ülkelerde veya bölgelerde ekonomik gelişme ne kadar azsa, alkole bağlı ölüm, yaralanma ve hastalık oranı o kadar yüksektir. Bu, kişi başına düşen alkol tüketim oranı ile doğrudan ilişkilidir” ifadeleri yer alıyor. Peki Japonya'da alkol tüketim oranı nedir? Eskiden kişi başına yılda 100 litre düşerken şu anda yılda 75 litre düşüyor. WHO malum sebeplerden dolayı bu oran ve hatta yarışma hakkında yorum yapmayabilir.
Refah zamanlarında değerler, ahlak ve halkların menfaatleri hakkında dersler vermek çok kolaydır. Bu, genel olarak gelişmiş ülkelerden duymaya alıştığımız bir şeydir. Ancak hayatın iniş ve çıkışlarında ölçüler değişir. Herhangi bir başka ülke, ister zorluk zamanlarında ister refah zamanlarında aynı kararı alsaydı, ülkeler onu kınar ve ayıplardı. Ancak ölçüler kararı alan ülkeye göre farklılık gösterir. Japonya bu kararı halkın kültürüne ve dinine göre haklı bir kararmış gibi gösterebilir. Ancak alkolün ve aşırı tüketiminin sonuçları konusunda sürekli uyarılarda bulunan diğer ülkeler -İngiltere gibi- yurtdışına ihracat amacıyla bu sektörleri desteklemekte bir beis görmüyor. Hatta bu, sanki sınırların dışındaysa ve özellikle satışı hazineyi dolduruyorsa içki içmek zararsızmış gibi önceki bazı İngiliz hükümetlerinin en önemli başarılarından biri sayılıyor.