Mişari Zeydi
Suudi Arabistanlı gazeteci- yazar
TT

İyilik yaptın kötülük gördün ey Hakim

Kaçak Kuveytli aktivist Hakim el-Mutayri'nin "X" platformundaki resmi hesabından yaptığı paylaşıma göre, Pazartesiyi Salıya bağlayan gece Türk güvenlik yetkilileri kendisini gözaltına aldı. Mutayri yetkililerin kendisini "Kuveyt'te kendisine karşı açılan haksız siyasi dava" olarak tanımladığı olay nedeniyle gözaltına aldığını vurguladı.

Zamanın ilginçliklerinden ve kaderin cilvesinden biri de bu Kuveytli tekfirci üniversite profesörünün yıllardır bölgede Türk projesinin en ünlü destekçisi olmasıdır. Türk hilafet projesinin doğuşunu müjdeleyen, Arapların, Körfez ve Kuveyt’teki Arap halklarının Osmanlı halifesinin gemisine binmesi gerektiğini söyleyen kitaplar yazdı, konferanslar verdi, dernekler kurdu. Ama Recep’in askerleri onun ellerine kelepçe taktılar, gözaltına aldılar ve onu Kuveyt’teki mahkemesine gönderecekler.

Nisan 2021'de Kuveyt Ceza Mahkemesi, medyada "Kaddafi Sızıntıları" olarak bilinen dava kapsamında İstanbul'daki "Ümmet Arap-Türk İşbirliği Örgütü" Genel Sekreteri görevini yürüten Mutayri hakkında ömür boyu hapis cezası kararı vermişti.

2020 yılında Hakim Mutayri'nin Kaddafi’nin çadırında "Kuveyt ve Suudi Arabistan'da şiddet ve kaos yaymak, Körfez ülkelerini istikrarsızlaştırmak amacıyla" kendisinden mali destek talep ettiğine dair gizli kayıtlar yayınlandı. Kaddafi ile Hakim arasındaki kayıt, görünüşe göre 2003 yılında gerçekleşmişti.

Mutayri, terör destekçilerinden biri olarak Suudi Arabistan, Mısır, BAE ve Bahreyn'in 2017'de açıkladığı ortak terör listesinde yer alıyor.

Hakim Mutayri veya Hakim el-Ubeysan veya Dr. Hakim ya da Şeyh Hakim, siyasal İslamcı gruplara hakim olan zihniyetin hastalık ve kusurlarının yoğun bir örneği. Bu zihnin karanlığını, yıkıcı yanılgılarını ve psikolojik komplekslerini ortaya koyan bir örnek.

Hakim, hadis alimlerinin, Müslüman Kardeşlerin, Hizb-ut Tahrir ve aşırı solcuların hastalık ve kusurlarının bir karşımı. Bütün bunlara bir de Kuveyt ve çevresindeki krizlerden etkilenen bir grup insanın hafızasındaki özel yaralar ekleniyor. Kral Abdulaziz'in büyük Suudi birleşme projesinin başarılı olmasından ve 1932 yılında modern adıyla devletinin ilan edilmesiyle taçlandırılmasından bugüne  iyileşen söz konu yaralar, yeni Osmanlı lehine bugün yeniden açılmak isteniyor.

Hakim Mutayri, 7 Kasım 1964'te Kuveyt'te doğdu ve Kuveyt Üniversitesi Şeriat Fakültesinde "Tefsir ve Hadis" profesörü olarak çalıştı. Selefi Hareketin ve yasaklı Ümmet Partisinin Genel Sekreteri olarak görev yaptı.

Hakim, Müslüman Kardeşler şuuruna sahip, Guevara dokunuşlu kurtuluşçu devrim fikirli, bedevi abası üstünde Osmanlı fesli Selefi bir alim imajı nedeniyle, Suudi Arabistan ve Kuveyt'teki Sahva hareketinin birçok üyesinin hayranlık duyduğu birisiydi. Ancak tüm bunlar, onun niyetlerinin ve hatta radikalizmi ve daha fazlasını desteklediği için yasal olarak mahkûm edilmesini gerektiren noktaya varan eylemlerinin açığa çıkmasıyla çöktü. Kaddafi ile görüşmesinde Kuveyt ve Suudi Arabistan ile ilgili tehlikeli konuşmaları ve daha da tehlikeli olan niyetleri, yıkıcı proje dağının yalnızca görünen kısmı.

Suudi Arabistanlı araştırmacı Nasır el-Huzaymi'nin belirttiği gibi Mutayri, yeni halifeliği destekleme bahanesi altında fikrini pazarlamak ve Türk kervanına tamamen katılmak için her şeyi mubah gördü. Kuveytli meslektaşı Abdullah el-Nafisi gibi Kuveyt'in gerçek koruyucusunun Arap derinliği değil, Türkiye olduğunu savunan, Kuveyt'te bir Türk üssü, daha doğrusu üsleri kurulması çağrısını yineleyen de oydu.

Dahası mirasın saygınlığını zedeleyerek, çöpe attığı zayıf ve yanlış metinleri alıp “Şahane İstanbul’un Faziletlerine Dair Kırk Mütevatir Hadis” başlıklı bir kitabın içinde topladı! Huzaymi'nin söylediği gibi bu kitabında Mutayri, Cuheyman'ın özellikle fitneler ve müjdeler konularında takip ettiği girişleri, aynı pragmatik, faydacı yolla takip etti.

Bütün bu yolculuktan ve Hakim’in bu yoğun çabalarından sonra, Büyük Han ve Padişah’ın merhameti onu kapsamadı… Bu, vatanlarına, halklarına ve ailelerine karşı dış taraflarla iş tutan veya onlar adına çalışan diğerlerine bir ders olur mu?

Hakim için şu söz ne kadar doğru: İyilik yaptım kötülük gördüm.