Bekir Uveyda
TT

Filistinliler için mutlu haber

Hamas Hareketi’nin 2007 yılında Gazze’de yönetimi ele geçirmesinin ardından yaşanan bölünmenin devam etmesi ile abluka altındaki Gazze halkının içinde bulunduğu kötü koşulların devam ettiğine yönelik haberler gelmeye devam ediyor. Ama diğer yandan yakın bir zamanda Filistinli grupların arasındaki birleşmeyi dört gözle bekleyen herkesi mutlu edebilecek, artmaya devam eden bölünme saçmalığına ve bahtsızmış gibi görünen bir halkın nesillerinin büyük bedelini ödediği ayrılığa bir son verebilecek mutlu bir haber de aldım. Bu halk ki sanki daha Filistin kaybedilmeden önce topraklarını işgal edenlerin eliyle en büyük acıları çekmek onun kaderine yazılmıştır.
Bu da yetmezmiş gibi bir de dağların bile taşıyamayacağı bir sorunun sorumluluğunu üstlenen kendi çocuklarının büyük bir bölümünün –hepsinin değil- kendi gruplarına olan bağlılıklarını her şeyden üstün tutmaları nedeniyle büyük çileler çekmiştir.
Hal böyleyken ve Filistinli grupların liderinin büyük bir çoğunluğunun  -sözle değil- gerçekte aralarındaki anlaşmazlığı sona erdirip ciddi bir şekilde Filistin halkının çıkarlarını korumakla ilgilenmediklerini görüp duyan Arap sokağının Filistin meselesine ilgisinin azalması şaşırtıcı mıdır? Kesinlikle hayır.
Bu mutlu haber; Yeşil Hat’tın arkasından yani İsrail devletinin içinden geldi.
Haberin içeriğinde bir grup Filistinli entelektüelin sunmuş olduğu ve yüksek ulusal çıkarların, grupların çıkarlarının önüne koyulabileceğini gösteren bir örnek yer almaktadır.
Hayfa’da yayınlanan El-İttihad gazetesinin haberine göre “Ulusal Filistin Yazarlar Birliği–Kermel”in genel sekreteri yazar Said Nafa, resmi sözcüsü şair Ali Hibi, genel sekreterlik üyeleri şair Firdous Habiballah ve yazar Mustafa Abdulfettah’ın yer aldığı bir heyet, 09.02.2019 Cumartesi günü Ramallah’ta “Arap Yazarlar Genel Birliği-48”in genel başkanı şair Sami Muhanna, genel sekreterlik üyeleri yazar Yakup Hicazi, şair Cihad Bal’um ve Hanan Hicazi’den oluşan bir heyetle bir araya gelmiş.Bu toplantının sonunda İsrail içerisinde bulunan bu 2 birlik kendilerini “Filistinli Yazarlar Genel Birliği-Kermel 48” adında tek bir birliğin çatısı altında birleştirecek belgeyi imzalamışlar.
Bu haberi okur okumaz, farklı zamanlarda bilge kişilerin tekrarladığı ve özetle samimi bir niyetin varlığının kamu yararını önceleyen her ulusal eylemin önünü açmak için yeterli olduğu anlamına gelen söz aklıma geldi.
Bu bağlamda bir diğer sevindirici haber de halihazırda Knesset içerisinde 13 sandalyeye sahip olan Filistinli partilerin milletvekillerinin, 9 Nisan’da gerçekleştirilecek seçimlerde daha fazla sayıda sandalye kazanmak için “Ortak Listeyi” destekleyeceklerini açıklamalarıdır. Bütün bunlar şu haklı soruyu akla getirmektedir: İsrail devleti içerisinde yaşayan ve kendilerine siyasete katılma izni verilen Filistinli politikacılar; seçmenlerinin yüksek çıkarlarına hizmet edecek ve genel olarak Filistinlilerin haklarını savunma çabalarını güçlendirecek şekilde birleşebileceklerini kanıtlayabiliyorlarsa bu birleşmeyi Gazze Şeridi’nden Ürdün Nehri’ne kadar Batı Şeria’da gerçekleştirmesini engelleyen nedir? Elbette bunu engelleyen birden fazla neden bulunmaktadır.
İlk sırada yer alan neden de 11 yıldan fazla bir süredir devam eden bu anormal durumu sona erdirmek için ciddi bir çaba harcamaya yönelik niyetin olmamasıdır. Ancak bunun yokluğu da çok daha tehlikeli olan ve takip eden herkesin açıkça görebileceği bir başka etkene bağlıdır.
O da bölgedeki güç çatışması oyunu içerisinde Filistinliler arasındaki bölünmüşlüğü bitirmek yerine Filistinlilerin durumunu etkileme gücünü kanıtlamak ile ilgilenen dış tarafların uyguladığı baskıdır.
Şüphesiz belirli Filistinli grupların liderlerinin birçoğu bunu kabul etmeyecektir.
Fakat iyimser olmak gerektiği için uzlaşmanın önünde engel olan dış taraflar ile bağlantılı olan bütün Filistinli liderlerin tutumlarını gözden geçirip sonunda Filistin halkının çıkarlarını seçeceğine yönelik umudumuzu sürdürmemiz çok önemlidir.
Son olarak; İsrail içerisinde bulunan 2 Filistinli yazar birliğinin birleştiğine yönelik haberin bana Şarku'l Avsat gazetesinde uzun yıllar birlikte çalıştığım çalışkan yazar dostum İlyas Nasrallah tarafından email olarak gönderildiğine işaret etmek istiyorum. İlyas Nasrallah ayrıca takdire şayan bir belgeleme çabası ile hazırlanan ve birçok kitap fuarında dikkat çekici bir başarı yakalayan “Filistin’in Birinci Yüzyılına Tanıklıklar” adında bir kitabın da yazarıdır. Gelin de Gazze ile Ramallah’ın yeniden birleşmesinin 21. yüzyılın ikinci 10 yılı sona ermeden gerçekleşeceğini umalım.
Zira en iyisi her daim iyimser olmak ve iyiyi umut etmek değil midir? Elbette öyle.