Chen Weiqing
Çin’in Riyad Büyükelçisi
TT

​Küresel sağlığı korumak için iyi ve kötü günde dayanışmalıyız

Yeni tip koronavirüsü salgınının dünyanın her yerini istila ettiği ve aniden küresel bir sıcak noktaya dönüştüğü 2020 yılının olağanüstü bir yıl olması kaçınılmazdır. 18 Mart’ta Çin ilk kez, yerel kaynaklı yeni bir vaka tespit etmedi. Salgının ilk teşhis edildiği Vuhan şehrinde tüm şüpheli vakaların sayısı sıfıra indi. İki aylık yoğun ve zorlu çabalardan sonra Çin’de salgının gittikçe daha çok kontrol altına alındığını, sosyal düzeni yeniden sağlama sürecinin hızlandığını, iş ve üretime geri dönüş hızının yükseldiğini söyleyebiliriz. Çin’in çabaları, küresel açıdan salgınla mücadele ve sınırlama konusunda değerli bir zaman sağladı. Güven ve gücü artırdı. Ayrıca salgınla mücadelede diğer ülkelere doğru yöntemler konusunda yararlı bir model sundu.
Ulusal seferberlik ve halkın tepkisi Çin’in salgınla mücadelede ilerlemesinin anahtarlarından biri oldu. Salgının baş gösterdiği andan itibaren Devlet Başkanı Şi Cinping liderliğinde Çin, bir halk seferberliğine ve hızlı tepkiye tanık oldu. Kapsamlı düzenlemeleri hayata geçirdi. Salgını kontrol altına almak ve sınırlamak için en kapsamlı ve katı tedbirler alındı. Çin halkı tek bir hedef için el ele verdi. Salgını etkili bir şekilde durdurmak, kolektif korunma ve kontrol için ortak bir savunma hattı inşa etti. Nitekim, Dünya Sağlık Örgütünden bir yetkili de, Çin’in toplumun tamamını seferber ettiği tedbirleri övdü ve diğer ülkeleri aktif bir biçimde onun yolundan gitmeye çağırdı.
Halk ve can güvenliği, Çin’in salgınla mücadelesinde etkin ilerleme ilkeleri arasında ilk sırada yer almıştır. İnsan canı dünyadaki her şeyden daha değerlidir. Çin hükümeti her zaman halk kitlelerinin güvenliğinin ve sağlığının ilk sıraya yer almasını talep etmiştir. Çin’in salgınla mücadele kapsamında aldığı tedbirlerin tamamı ilk olarak insanlar arasında salgının daha da yayılmasının önüne geçmek, mümkün olduğunca çok hastanın hayatını kurtarmak için her türlü çabayı göstermeye odaklandı. Çin hemen geçici hastaneler inşa etti. Kapasitesine 60 bin yatak ekledi. Hubei eyaletine yardım etmek için 42 bin sağlık çalışanını sevk etti. Tıbbi korunma malzemeleri üretimini hızlandırdı. Böylece en kısa sürede sağlık ekipleri ve malzemelerindeki açığını kapattı. Enfekte olmuş hastaların hayatını korumak için yeterli sağlık malzemesini temin etti.
İnsan toplumunun tarih boyunca ilerlemesini, doğayı keşfetmek için attığı her adımdan, yaşadığı her büyük krizden elde ettiği deneyimlerden oluşan birikimden ve bunların yeniden gözden geçirilmesi ile derinleşen düşüncelerinden ayıramayız. Yeni tip koronavirüsü salgını ile mücadele sürecinde Çin tehlikenin en ön saflarında yer aldı. Salgını kontrol etmek ve korunmak için önlemler alırken bir yandan da sürekli olarak salgına karşı mevcut uygulamalarımızı ve anlayışlarımızı revize ettik ve derinleştirdik. Çin hükümeti bunun için kapsamlı bir plan hazırladı. Bu plan, yasal açıdan halk sağlığının güvenliğini güçlendirmeyi, hastalıklardan koruma ve kontrol altına alma sistemini iyileştirme, pandemilerden korunma, sınırlama ve tedavi sistemini reform ve iyileştirmeyi kapsadı. Sağlık sigortası ve pandemilerden korunma sisteminin tamamlanması, acil durum malzemelerinin temini için inşa edilen ortak sistemin tamamlanmasını içerdi. Bunun yanında, Çin Ulusal Halk Kongresi Daimi Komitesi, insanların hayatlarını ve sağlıklarını korumak ve güvence altına almak, vahşi hayvanlarının güvenliğini sağlamak ve etkili bir şekilde koruma altına almak için yenilmesini yasaklayan bir karar aldı.
Bu tarihsel sunumdan sonra, 2008’deki küresel ekonomik krizden yeni tip koronavirüsünün (Kovid-19) neden olduğu halk sağlığı kazandığımız deneyimlerin tamamı, insanlığın iyi ve kötü günlerinde dayanıştığını göstermiştir. İnsanlığın tamamının tehlikeler ve sorunlar karşısında, dünya halklarının sağlığının korunması konusunda ortak bir yazgıyı paylaştığı anlayışından hareketle uluslararası toplumun birlikte hareket etmesi gerektiğini ortaya koymuştur. Hiçbir devlet salgından muaf değildir. Dolayısıyla ister enfeksiyonun yayılmasını durdurmak isterse deneyim paylaşımı ve bilimsel araştırmalar yürütmek için olsun tüm dünya ülkelerinin, zorlukların üstesinden gelmek amacıyla dayanışmaya ve işbirliğine gereksinimleri vardır.
Buna rağmen, salgınla mücadelenin en zorlu anlarında dünyada, virüsün gerçek kaynağı gibi soruların neden olduğu bazı düşmanca sesler yükseldi. Bu sorular ciddi ve bilimseldir ancak yanıtlarını bilim adamlarına bırakmalıyız. Dünya Sağlık Örgütü (WHO) Acil Durumlar Programı Genel Müdürü Mike Ryan’ın belirttiği gibi virüs sınır tanımaz. Irk, renk ve zengin fakir ayrımı yapmaz. Dolayısıyla virüsü belirli kişilere bağlamaktan kaçınmalıyız. 2009 yılında Kuzey Amerika’da H1N1 gribi salgını patlak vermişti ama kendisine belirli bir devletin adını vermemiştik. Dolayısıyla, salgınla mücadele için birçok fedakarlıkta bulunan Vuhan şehri ve halkı ile Çin ve halkını kötülemek hiç de etik değildir.
Siyasi çıkarların yönlendirdiği ve kötüleme maksatlı bazı yöntemler gerçekte uluslararası toplumu fiili olarak salgınla aktif mücadele etmekten alıkoyan  “siyasi virüsler”dir. İslamofobi gibi bunlar da birkaç kişinin karanlık ve dar çıkarlarını, bakış açılarını, radikal ve fanatik ayrımcı kavramları gizlemektedir.
Şu anda yeni tip koronavirüsü (Kovid-19) hızla yayılıyor ve küresel ekonomik büyüme üzerinde bir baskı oluşturuyor. Salgının etkilerini ancak dünya çapında koordinasyon ve işbirliğini güçlendirerek ve kararlı bir biçimde küreselleşmeye bağlı kalarak minumum düzeye indirebiliriz. Salgın, Çin’in temellerini diğer bir deyişle uzun vadede ekonomiyi daha da iyiye yönlendirme hedefini kökten değiştirmedi. Çin şimdi, düzenli bir şekilde iş ve üretime dönmeye yöneliyor. Gelecekte de Çin, G20 ülkeleri ekonomi bakanları ve merkez bankaları müdürleri, sağlık çalışma gruplarının vb. ulaşmış oldukları uzlaşıyı desteklemeyi sürdürecektir. Ayrıca küresel ekonomik kalkınma için bir motor görevi görmeye, finansal sistemin istikrarını sağlamak için çalışmaya, büyük bir devlet olarak sorumluluk üstlenmeye devam edecektir. Aynı zamanda Çin, küresel halk sağlığını ve tüm insanlığın ortak evi olan dünyayı birlikte koruma yolunda tüm dünya ülkeleri ile bilgi ve deneyim paylaşımında bulunmayı, imkanları dahilinde diğer ülkelere yardım etmeyi sürdürecektir.
Hadimul Haremeyn Şerifeyn Kral Selman bin Abdulaziz, 19 Mart’ta bir televizyon konuşması yapmıştı. Bu vesile ile, salgınla mücadele kapsamında Suudi Arabistan tarafından alınan son derece sorumlu tedbirlerden dolayı samimi takdirlerimi sunmak istiyorum. Bu konuşma, Hadimul Haremeyn Şerifeyn Kral Selman bin Abdulaziz ve Bakanlar Kurulu Başkanı Birinci Yardımcısı, Savunma Bakanı ve Veliaht Prens Muhammed bin Selman’ın salgınla mücadelede Suudi halkına önderlik etmekte güçlü kararlılıklarını ve azimlerini somutlaştırmıştır. Suudi Arabistan’ın salgınla mücadelede doğru yolda ilerlediğine ve başarının çok yakın olduğuna tamamen eminim. Çin ve Suudi Arabistan, salgınla mücadelede birbirlerine yardım etmeyi ve gerekli ortak tepkiyi göstermekte örnek olmayı sürdüreceklerdir.
Güçlü ol ey Çin! Güçlü ol ey Suudi Arabistan! Güçlü ol ey dünya!
-Çin’in Riyad Büyükelçisi