Nebil Amr
Filistinli siyasetçi ve yazar
TT

​Gantz’ın 6 kusuru

Şarkul Avsat’ın geçmiş sayılarında Netanyahu olgusu başlıklı bir makale yazmıştım. Bu makalede de rakibi General Benny Gantz’ın durumunu ele alacağım.
Gantz, İsrail’de sivil siyasi hayatına sürpriz ve İsrailli liderler tarihinde alışık olmadık bir biçimde giriş yaptı. Kısa sürede kendisine büyük bir taban oluşturmayı başardı. General, bazı kamuoyu yoklamalarında az oranlarda olsa da sihirbazın önüne geçti. O zamanlar bu, Netanyahu’nun uzun bir zamandır geçit vermeyen ve sağlam gibi görünen duvarında güçlü bir gedik açtı. Başarılarının azlığına rağmen ordudan henüz yeni emekli olan generalin görevinde kalmaya kararlı ve tüm sağın oybirliği ile kendisini desteklediği başbakanı devirmek için en nitelikli ve liyakatli olduğu izlenimi bırakması doğaldı. Zira Netahyahu daha önce hiçbir liderin elde edemediği bir desteğe sahip. Sağcı destekçilerinin şu ifadesi de bunun kanıtıdır:
“Başkalarının azizi ya da dahisi yerine biz, bizden olan bir yozlaşmış başbakanı destekliyoruz.”
Gantz siyasi hayata girişinden sonra adeta bir kartopu gibi büyüdü. Arap Bloğu’nun, solun geri kalanının ve Liberman’ın temsil ettiği bazı sağcı kesimlerin kendisini desteklemesi de buna yardımcı oldu. Bu da her iki grubun da seçimlerde kesin zafer elde edememesine ve parlamentoda eşit sayıda milletvekiline sahip olmalarına neden oldu. Başarısı garanti olmasa da hükümeti kurmakta Gantz’a öncelik tanınmasını sağladı.
Gantz’ın durumunda her biri gerilemesi, hatta düşmesi için yeterli altı öldürücü kusur var. Bunlar söyle:
Öncelikle tutarlı bir ideolojik koalisyona liderlik etme niteliklerine sahip güçlü bir partinin koruması altında olan rakibinin aksine İsrail siyasi hayatında etkili bir varlığı olan bir partinin lideri olmaması.
İkincisi; her biri içten içe devleti yönetmeye kendisinin daha uygun olduğunu düşünen diğer üç liderin dördüncüsü olmasıdır. Bu tek başına, kurulacak hükümetin ve gücünün sonunu getirecek çatlakların doğması için uygun bir ortamdır.
Üçüncü olarak Gantz, rekabet gücünün, siyasi alanda güçlü bir varlığa sahip olmasıyla test edilmemiş liderliğinin etkisi ile değil, halkın yarısının Netanyahu, yolsuzluğu ve uzun süredir iktidarda olmasından nefret duyması sayesinde seçmenlerin oylarını ve parlamentoda sandalyeleri kazandı. Dolayısıyla sadece rakibine yönelik birikmiş nefrete dayanırsa savaş daha şiddetlenerek liyakat testleri uzadığında başarılı olamayabilir.
Dördüncüsü; General Gantz’ın başarısı başbakan olması için kaçınılmaz olan iki tür ihanete bağladır: İlki Liberman’ın sağcılığına ihanet etmesi ve bazı sabitelerinden vazgeçmesidir. İkincisi de kendisine daha çok finansal yardımda bulunan herhangi bir başbakana siyasi eğilimi ne olursa olsun oy vermeye hazır Şas Partisi gibi Netanyahu’nun bazı müttefiklerinin olası ihanetleridir. Bu ikinci ihanet, durumu Gantz’ın lehine çözümleyeceği kadar Netanyahu’nun da lehine çözümleyebilir ki bu ikinci olasılık daha yakın görünüyor.
Beşincisi; İsrail gibi bir ülkede, özellikle başbakanlık yarışına katılmaya karar verenler için kişisel özellikler ve liderlik yeteneklerinin fırsatları elde etme ya da kaybetmede son derece önemli bir rolü vardır. Gantz’ın kişisel özelliklerinin rakibinden daha nitelikli olmadığı tartışmaya yer vermeyecek şekilde açıktır. Ordudan yeni emekli olan generalin medyada güçlü bir varlığı, bölgesel ve küresel ittifakları, pazarlayabileceği politik başarıları bulunmuyor. Onun aksine Netahyahu, diğer yeteneklerinin yanı sıra doğru ya da yanlış olsa da siyasi başarılarını pazarlayabilmek gibi önemli bir yeteneğe sahip.
Altıncısı ve sonuncusu; Netanyahu doğru ve yanlışlarla güçlü ve ısrarlı bir saldırı yürütme yeteneğine sahipken Gantz’ın böyle bir yeteneği yok.
Bütün bunlara ilaveten Netanyahu’nun yeni ve aniden ortaya çıkan bir müttefiki daha var. O da korona.