Velid Haduri
Enerji konusunda uzman, Iraklı yazar
TT

Enerji ve ulaşım teknolojilerini sarsacak gelecekteki yönelimler

İçten yanmalı motorlarla çalışan otomobillerden elektrikli otomobillere (modern) geçiş, enerji sektöründeki köklü bir değişikliktir. 20. yüzyılın endüstrilerinden temiz, çevre dostu, hidrokarbon olmayan enerji kaynaklarına dayanan modern endüstrilere geniş çaplı geçişin araçlarından biridir. Elektrikli araçların kullanımına geçişin petrol üreticisi ve Arap ülkeleri için hayati önem taşıyan ekonomik bir konu olduğunu söylemeye ise gerek yok. Zira petrol tüketimi içinde kara yolu ulaşımında kullanılan yakıtın oranı çok yüksektir. Benzin ya da dizel tüketimindeki düşüş, Kovid-19 pandemisinin neden olduğu kapatma deneyiminin gösterdiği gibi petrol talebi ve fiyatında keskin bir düşüşe neden olmaktadır.
Geçen haftaki makalemde, geleneksel otomobillerin satışı ile karşılaştırıldığında elektrikli otomobillerin satışının düşük kaldığını belirtmiştik. Bazı uluslararası enerji kurumları tarafından yayınlanan, içten yanmalı motorlara sahip (geleneksel) araçların hakimiyetinin öngörülebilir gelecekte devam edeceğine işaret eden raporlardan alıntılar yapmıştık. Geçen haftaki makale, elektrikli otomobili hafife almıyor ve bir geleceği olmadığını iddia etmiyordu. Aksine, uluslararası piyasalarda yaygınlaşmasının yavaş olduğuna ve şu ana kadar içten yanmalı motorlara sahip otomobillerin hakimiyetini sarsamadığına odaklanıyordu. Nitekim, geleneksel otomobillerin sayısı 1 milyarı geçerken modern araçların buna oranı yüzde 10’un ötesine geçmiyor.
Geçen haftaki yazıdan sonra dostlarım ve meslektaşlarım şu notlara dikkatimi çektiler: Birincisi; elektrikli otomobilin geleceği, umut vericidir. Dünyada onlarca ülke ve büyük şehir, 2050’lilerin ortasında karbon emisyonu sıfır olan araçların kullanımını öngören yasaları kabul etti. Bu, söz konusu yasalara uydukları için elektrikli otomobillerin zorunlu olarak kullanılacağı anlamına geliyor. İkincisi; elektrikli otomobilden bahsedildiğinde Dr. Tony Seba’nın çalışmaları kesinlikle dikkate alınmalıdır. Dr. Seba, Stanford Üniversitesinde ders vermektedir ve enerji ile ulaşım sektörlerini sarsan modern teknolojinin rolü konusunda uluslararası tanınırlığa sahip bir uzmandır.
Zararlı salınımları engellemek için çıkarılmış yasalara geçen haftaki makalemde değinmiştim. Bununla birlikte mevcut verilerin çoğu, şirketlerin elektrikli otomobili pazarlama ve bunu hızlandırma konusunda sorunlar yaşadığını gösteriyor. Bu sorunlardan biri de, bataryanın enerji depolama kapasitesini yükseltmek. Keza geleneksel otomobile alışkın tüketiciyi elektrikli otomobilin onun dostu olduğuna, yakıt ikmali gerekmeden önce uzun mesafeler boyunca kullanılabileceğine, yeterli sayıda ve yaygın tedarik istasyonları ve yedek parça servisleri bulunduğuna ikna etmek için de elektrikli otomobil üreticileri yoğun bir çaba harcıyor. Tabii ki, elektrikli arabayı bataryasını sık sık şarj etmeye gerek kalmadan uzun mesafelerde kullanma olasılığını artırmak için ciddi ve başarılı girişimler de bulunuyor. Diğer yandan, çeşitli alanlarda şarj istasyonları da kurulmaya başlandı: Konutların garajları ile şehirlerde araçlara ayrılmış park alanları gibi. Yine geçmişte yaklaşık 100 bin dolar olan elektrikli otomobil modelleri halihazırda 5-10 bin dolara geriledi ki bu, geleneksel otomobil ile rekabet edebilmesini sağlayacak bir fiyattır.
Tony Seba’nın vardığı sonuçlar ve örneklere gelince, çalışmalarının önemi göz önüne alındığında gerçekten de geniş bir şekilde ele alınmaları gerekiyor ama yerimiz sınırlı olduğundan bunları özetlemeye çalışacağız. Tony Seba’nın en önemli çalışmaları arasında, 2014 yılında yayınlanan ve çok satan “Clean Disruption of Energy and Transportation” (Enerji ve Ulaşımda Temiz Sarsıntı) adlı kitabı ile sosyal medya platformlarında bulunan ve sonuncusu 22 Nisan’da yayınlanan dersleridir. Dr. Seba çalışmalarında ve derslerinde kısaca şunlara değiniyor:
-Enerjinin sarsılması, aynı anda bir araya gelen ve yeni bir buluşu ortaya çıkarmak için etkileşime giren yeni teknolojiler sağlamak için bir enerji sistemini başka bir sistemle değiştirme olanağının ortaya çıkmasıdır. Seba buna örnek olarak, 1900-1913 yılları arasında New York şehrindeki bir caddenin fotoğraflarını gösteriyor. Birinci (1900 yılındaki) fotoğrafta tek bir otomobil dışında yoldaki araçların tamamının at arabası olduğu görülüyor. 13 yıl sonra çekilen ikinci fotoğrafta ise tek bir at arabası dışında tüm araçların “Ford Model T” olduğu görülüyor. Seba’ya göre 13 yıl içinde değişen, yüzyıllar süren bir ulaşım aracını ortadan kaldıran enerjideki hızlı sarsılmadır. Bu sarsılma, ortak ve hızlı bir yöntemle bilimsel araçları geliştirme (Ford’un içten yanmalı motoru icat etmesi, yine neredeyse aynı zamanda petrol ve kendisini rafine etme yönteminin keşfedilmesi) yoluyla bahsettiğimiz ulaşım aracını bir başkası ile değiştirmiştir. Bunun önünü açan bir diğer neden de, yeni teknolojiler ile yakıtın keşfinin aynı zamana denk gelmesi fırsatını kaçırmayıp buna yatırım yapan, kendi paralarını ve hissedarlarının paralarını riske atmakta tereddüt etmeyen ama sonunda otomobili icat eden iş adamlarının girişimleridir.
Öte yandan, “enerjiyi sarsmak” yeni teknolojiler ve bu teknolojileri bir araya getirmek ve etkinleştirmek için de bir fırsattır. Bu fırsat da söz konusu teknolojiler arasında nasıl bağ kurulacağı ve kendilerinden nasıl faydalanılacağı (benzinin içten yanmalı motorlarda kullanılması gibi) hakkında bilgili iş adamları aracılığıyla değerlendirilebilir. Seba, enerjiyi sarsma yönteminin bu özelliğinin, eski enerji modelini değiştirip yenisine geçişi hızlandıran faktör olduğunun altını çiziyor. Nitekim 100 yıl önce de tam olarak bu yaşandı: İçten yanmalı motorun icadı, ham petrolün keşfedilmesi ve rafine edilmesi, Henry Ford’un bu teknolojileri yeni bir araçta bir araya getirme girişimi bir araya gelerek otomobil çağını başlattı.
Seba şunu da ekliyor:
-Son zamanlarda Uber adında bir ABD şirketi kısa bir süre içinde en önemli Amerikan ve uluslararası taksi şirketi olacak şekilde genişlemeyi başardı. Şirket bu başarıyı, bulut bilişim ve akıllı telefon teknolojisini kullanması sayesinde elde etti.
-Akıllı telefon şirketleri arasında yoğun bir rekabet var. Yakın bir zamana kadar piyasada çeşitli marka ve modellerde (Nokia, Samsung, Blackberry vb.) cep telefonları bulunuyordu. Fakat ABD’li Apple şirketi, telefonlarının özellikleri ve sundukları çeşitli hizmetler sayesinde cep telefonu pazarına beklenmedik bir hızda egemen olmayı başardı. Apple şirketi akıllı telefonu “İPhone” piyasaya sürerek bu pazara egemen oldu ama iş bununla sınırlı kalmadı. Teknoloji şirketleri ile programlar üreten şirketler büyük ve milyarlarca dolara ulaşan devralma ve satış operasyonlarına tanık oldular. Google kullanıcıları, kademeli olarak Google’ın e-posta hizmeti “Gmail”i ve bu e-posta hizmeti aracılığıyla belgeleri düzenleme yazılımlarını kullanabilir hale geldiler. Bu modern araçlar milyonlarca insana evlerinden çalışma ve çalışma şeklini değiştirme imkanı sağladı. Akıllı telefonların, internetin, kişisel bilgisayarların (laptop) icadı, ev telefonu, eski yayınlama ve görüntüleme yöntemlerinin pozisyonunun sarsılmasına yol açtı.
Tony Seba görüşlerini desteklemek için birçok örnek de veriyor. Bunlardan bazıları şöyle:
-Belirli bir çağda bir bilimsel ilerleme başladığında, bir grup modern teknoloji kendisi ile etkileşime girer ve iç içe geçer. Genellikle hızla yeni ürünler üreten yeni şirketler kurma riski alan endüstri grupları ortaya çıkar. Mesela, Silikon Vadisinde son birkaç yıl içinde bir dizi keşif ve icatlar ortaya çıktı. Bunlar birbirleri ile bağlantılı hale getirildi ve risk alabilen gruplar tarafından hızla “İPhone”, “Google” ve WhatsApp gibi dev şirketler kuruldu.
-Akıllı telefonlar ilk başta çok hızlı bir şekilde yayıldı ve ev telefonlarının tahtını sarstı. Bu hızlı ve geniş çaplı yaygınlığının nedeni, nispeten küçük ve uygun fiyatlarla tüketicinin birçok ihtiyacını karşılamasıydı. Akıllı telefonlar bir görüşme aracının ötesine geçerek bunun yanı sıra bilgi ve fotoğraf depolama araçlarından birine dönüştü.
-Bizim neslimiz büyük değişimlere tanık oldu. İlk üretilen bilgisayar çok maliyetliydi ve bir oda büyüklüğündeydi. Şimdi ise insanlar kişisel bilgisayarlarını (laptop) kolaylıkla yanlarında taşıyabiliyorlar. İlk bilgisayara göre oldukça ucuz fiyatlarla bilgisayar satın alabiliyorlar. Kişisel bilgisayarlar, ilk başta sadece uzmanların kullanabildiği bilgisayarların geniş kesimler tarafından kullanılmasına fırsat tanıdı. Milyonlarca öğrenci –anaokulundan üniversiteye- Kovid-19 pandemisi nedeniyle evlerine kapanmak zorunda kaldıklarında bilgisayarlar sayesinde uzaktan eğitim alabildiler.
-Bunun yanında internet ve akıllı telefonlar iletişim ve bilgi sektörünü de sarsmayı başardı. Aynı şey, daha çeşitli, esnek, akıllı ve katılımcı hale gelecek enerji ve ulaşım sistemi için de geçerlidir. Eski sistem, merkezi karakteri ve tekele dayalı liderliği değişecek, hizmetler ve çıkarılma yöntemleri üzerindeki kontrolü sarsılacak. Zira eski ulaşım sisteminde enerji, büyük enerji santralleri ve rafinerilerini finanse eden büyük bankalar tarafından kontrol ediliyor. Yeni sistemde ise, elektrik üreten küçük ölçekli projeleri ve tesisleri finanse eden grupların geniş katılımı önem kazanacak. Dr. Tony Seba ayrıca 2030’larda yeni enerji sisteminin eski sistemin yerini alacağı tahminin de bulundu.