Velid Haduri
Enerji konusunda uzman, Iraklı yazar
TT

Doğal gaz, küresel enerji talebinin dörtte birini oluşturuyor

Doğal gaz talebi her yıl artıyor ve British Petroleum (BP) Yıllık Enerji Raporu’na göre  2021’deki toplam temel enerji talebinin yüzde 24,7'sini oluşturdu. Bu artışın temel nedeni, bir yandan elektrik tüketimindeki artış, diğer yandan elektrik santrallerinde kömür ve fuel oil yerine doğal gaza olan bağımlılığın artması. Dünyada yaklaşık 733 milyon insanın elektriğe erişimi olmadığı ve bunların yaklaşık yüzde 77'sinin Sahra altı Afrika'da yaşadığı tahmin ediliyor. Bu da, gelecekte hala doldurulabilecek geniş bir enerji yoksulluğu alanı olduğu anlamına geliyor.
Ukrayna savaşı doğal gaz ekonomilerinin jeo-stratejilerinde yeni gelişmelere yol açtı. Avrupa'nın doğal gaz talebi tehlikede ve Batı-Rus çatışması bizi bir kez daha Soğuk Savaş aşamasına geri götürebilecek uzun vadeli boyutlar kazandı. Bu, Rusya'nın Avrupa'ya petrol arzındaki kesintinin uzayabileceği, Rus petrolüne uygulanan boykotun savaş sonrası dönemde de sürebileceği anlamına geliyor. Bunun anlamı da, bu Batı-Doğu çatışması boyunca fiyatların yükselmeye devam etme ve hatta Çin gibi diğer cephelere yönelme olasılığı, jeo-stratejik çatışma süresince yüksek fiyat dalgalanmaları yaşanması ihtimali gibi küresel doğal gaz endüstrisi ve ticaretinde önemli değişkenlerin ortaya çıkabileceği. Şu anda Kuzeydoğu Asya'da sıvılaştırılmış doğal gaz (LNG) gösterge fiyatı milyon BTU (İngiliz ısı birimi) başına 36.50 dolar, Avrupa'da 38.24 dolar, ABD'de ise 6.94 dolar civarında.
Ayrıca bazı ülkelerde piyasaların değişmesi ve gaza olan bağımlılığın boyutunun diğerlerine göre daha fazla olması bekleniyor. Doğal gazın ihracat şekli de boru hatları ile sıvılaştırılmış gaz için özel tankerler arasında değişiyor.
Doğal gaz piyasasındaki bu değişiklikler, bir enerji aşamasından diğerine geçiş ve yeni projelerde karbon salımını azaltmaya yönelik yasal tedbirlerle aynı zamana denk geldiğinden, bu projelerin kurulum maliyetleri artıyor. Avrupa özel bir zorlukla daha karşı karşıya, o da 2030-2035 yılına kadar doğal gaza olan bağımlılığı azaltmaya başlamasını gerektiren sıfır emisyon planları. Bu nedenle Avrupa, yeni doğal gaz kaynaklarının çoğunu LNG şeklinde ithal etmek zorunda kalırken, bir yandan daha yüksek fiyatlar ödemeye, diğer yandan önümüzdeki 10 yıl içinde fosil yakıt tüketimini azaltma planlarını yeniden gözden geçirmeye mecbur kalacak.
Ancak, açıkçası, Avrupa için seçenekler sınırlı. Almanya ve Avusturya gibi büyük sanayi ülkeleri, yakın gelecekte yeterli gaz arzı veya Rus gazının yerini alacak yeterli sürdürülebilir enerji arzının olmaması korkusuyla çevreyi en çok kirleten yakıt olan kömür madenlerinde üretime yeniden başladılar.
Rus petrol ve gazının hızla Rus şirketlerinin indirimli fiyatlar teklif ettikleri büyük Asya pazarlarına (Çin ve Hindistan) yönelmeye başladıkları dikkatleri çekiyor. Bilgiler, Çin'in yıllık LNG ithalatının yüzde 28 yani yaklaşık 4,93 milyon ton düştüğünü, buna karşılık uzun menzilli boru hatlarıyla Rusya ve Türkmenistan'dan gaz ithalatı hacminin ise bu yıl yüzde 26 yani yaklaşık 4,15 milyon ton arttığını gösteriyor.
LNG endüstrisinde en önemli genişlemenin Katar'da yaşandığı açık. 12 Haziran'da Qatar Energy, Kuzeydoğu gaz sahasında LNG üretim kapasitesini genişletmek için Total Energy ile sözleşme imzaladı. Daha sonra ConocoPhillips ile bir başka sözleşme imzaladı ve yakında aynı proje için ExxonMobil ile de sözleşme imzalaması bekleniyor.
Kuzeydoğu-2 sahası projesinin genişletilmesi, dünyanın en büyük sıvılaştırılmış doğal gaz (LNG) tesisinin inşaatını içeriyor. Proje aynı zamanda Qatar Energy'nin projede yer alacak uluslararası şirketlerle ilişkilerinde yeni bir girişimi de temsil ediyor, çünkü bu şirketler farklı oranlarda ortak olacak. Bu genişletme projesinin 2026'nın başlarında üretime başlaması bekleniyor ve maliyeti de yaklaşık 30 milyar dolar. Tamamlandığında Katar dünyanın en büyük LNG üreticisi olacak. Mevcut üretim kapasitesine yıllık 32.6 milyon ton eklenecek. Projenin ikinci aşamasının tamamlanmasıyla birlikte, Katar'ın LNG üretimi, mevcut 77 milyon ton kapasiteye kıyasla 2027 yılına kadar 128 milyon tona yükselecek.