Abdullah bin Zayed al-Nahyan
TT

BAE, Güvenlik Konseyi'nde liderlik ve bağış

BAE, 20-26 Eylül tarihleri ​​arasında Birleşmiş Milletler Genel Kurulu'nun 77’inci oturumunun genel görüşmelerine katıldı. Katılım, BAE’nin yerleşik değerlerine, öncü modeline ve uluslararası iş birliği, güvenlik, istikrar ve refah için yapıcı vizyonuna ışık tutmamız için önemli bir fırsattı.
Dünyamızın bugün, daha iyi bir yarın ve ileriki nesiller için daha iyi bir gelecek için kurucu babamız Şeyh Zayed bin Sultan al-Nahyan döneminden beri BAE'nin değerlerini temsil eden umut, iyimserlik, birlik, barış ve hoşgörüyü yaymaya çok ihtiyacı var.
BAE olarak tercihimiz, bu aşamanın sloganının açık, uluslararası hukuk kurallarına, ekonomi, sürdürülebilir kalkınma, ileri teknoloji ve bilimsel araştırma alanlarında yeni ortak iş birliği süreçlerini başlattığımız sağlam bir uluslararası ilişkiler ağına dayanan dünya düzeni çerçevesinde “barış, toparlanma ve refah” olması yönündedir.
BAE birkaç ay önce 190'dan fazla ülke ve 24 milyon ziyaretçinin katılımıyla dünyanın en önemli etkinliği olan "Expo 2020 Dubai" için dikkat çekici bir planlama, hazırlık ve organizasyon modeli sunmayı başardı. Sloganımız, yenilik ve ilerlemenin bireyler ve fikirlerle yeni ve ilham verici yollarla tanışmanın meyvesi olduğuna dair kesin inancımızı yansıtan "Zihinleri Birleştirmek ve Geleceği Yaratmak" idi.
15 Eylül 2022, BAE'nin İsrail Devleti ile cesur ve önemli bir adım olan İbrahim Barış Anlaşması’nı imzalamasının ikinci yıl dönümüydü. Bu yıl anlaşmaya bölgemizde kalkınma ve ekonomi alanlarında bölgesel entegrasyonu teşvik etmek ve iş birliğini geliştirmek için çeşitli girişimler eşlik etti. Bugün, Ortadoğu'da büyük küresel öncelikler etrafında ortak eylem için bir temel oluşturacak, dünya ve bölge halkları için istikrar ve güvenliği artıracak bir ilerlemeyi amaçlayan bir toplumun ortaya çıkışına tanık oluyoruz.
BAE devleti işte budur. Her zaman geleceğe bakmakta ve önümüzdeki dönemin çağın zorluklarına yenilikçi ve kalıcı çözümler getirmek için diyalog, iş birliği ve köprüler kurmaya odaklanmayı gerektirdiğini düşünmektedir. Bu ilkeler, kuruluşundan bu yana her zaman BAE'nin gidişatını belirlemiştir ve bugün Devlet Başkanı Şeyh Muhammed bin Zayed al-Nahyan'ın akıllı liderliği altında bunu takip etmeye devam etmektedir.
BAE, 2022-2023 dönemi için Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'nin daimi olmayan üyesi seçildikten sonra, çatışmaların barışçıl bir şekilde çözümünü teşvik etmek, insani yardıma öncelik vermek, barışı korumak, küresel sağlık krizlerini ele almak, inovasyon potansiyelinden istifade etmek, terörle mücadele için uluslararası bir sistem geliştirmek, cinsiyet eşitliğini desteklemek, kadınları güçlendirmek, çatışmaların çözümü ve barış süreçlerine eşit ve anlamlı katılımlarını teşvik etmek gibi zamanımızın bazı kritik meydan okumalarıyla yüzleşmekte önemli bir rol oynadı.
BAE, BM Genel Kurulu'nun 77’inci oturumuna katıldığında Ortadoğu ve dünyada istikrarı ve kapsamlı siyasi çözümleri teşvik etme, terör örgütlerinin sınır ötesi faaliyetlerinden kaynaklanan tehditlerle mücadele etme, hoşgörü ve barış kültürünü yayma, yardım ve insani yardımı destekleme, siyasi istikrarı sağlama, “Kovid-19” pandemisinden çıkma, enerji güvenliği ve sürdürülebilir kalkınma hedeflerini uygulamaya yönelik vizyonunu açıkladı.
Varoluşsal bir tehdit haline geldiği için iklim değişikliğinin hepimiz için bir öncelik haline geldiğine şüphe yok ve hepimizin hızlı bir şekilde karbonsuz bir gelecek için çalışmamız şart. BAE bu bağlamda, temiz enerji kullanımını destekleme vizyonunun bir parçası olarak 2050 yılına kadar net sıfır karbon seviyesine ulaşma hedefini açıkladı.
BAE, Şarm el-Şeyh'teki BM İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi 27. Taraflar Konferansı’na (COP27) katılmaya hazırlanıyor. Konferansın başarısı için Mısır Arap Cumhuriyeti'ndeki kardeşleriyle eşgüdümlü çalışıyor. BAE ayrıca iklim diplomasisini geliştirmek, ülkenin ve uluslararası toplumun iklim değişikliğine çözümler bulma hedeflerini gerçekleştirmek için 2023 yılında COP28'e ev sahipliği yapmaya hazırlanıyor. Yenilenebilir enerjiye yatırım yapmanın ekonomiye, uluslararası barış ve güvenliğe ve gelecek nesillerin geleceğine yatırım yapmak anlamına geldiği anlaşıldı. BAE, köprüler kurmaya, ekonomik ve kalkınma ortaklıklarını güçlendirmeye, ticaret ve alışveriş seviyesini yükseltmeye, bilgi paylaşımına, yetenekler oluşturmaya, ortak ilgili sektörlerde ülkelerle iş birliğini geliştirmeye kararlı. Güçlü çok taraflı ortaklıkların bölge halkları için daha fazla fırsatın önünü açtığına, hayati ekonomik kalkınmaya geniş bir alan yarattığına, daha fazla istikrar ve refah gerçekleştirdiğine olan inancından dolayı ekonomisinin rekabet gücünü ve sürdürülebilirliğini artırmak ve yeni fırsatları keşfetmek için hızlı adımlarla ilerliyor. BAE, bu vizyon ve arzuları desteklemek için Hindistan, Endonezya ve İsrail gibi aktif ekonomilere sahip ülkelerle bölgede daha fazla kalkınma fırsatının önünü açan kapsamlı ekonomik ortaklık anlaşmaları imzaladı. BAE, yatırım, ekonomik ve kültürel inovasyonun küresel başkenti olmayı hedefliyor.
BAE ayrıca iç ve dış büyümenin ileri bir aşamasını oluşturmayı, dijital ve döngüsel ekonomilerin yanı sıra yapay zeka ve 4. Sanayi Devrimi'ne dayalı sektörlere yatırım için ivme sağlamayı amaçlayan "50’nin Projeleri" kapsamında bir dizi stratejik proje ve girişim başlattı.
BAE, bilgi teknolojisi ve yapay zekanın kullanımını güçlü bir şekilde destekliyor. Bilimsel ve insani ilerleme için gelecek vizyonunun bir parçası olarak gençlerin kapasitelerinin geliştirilmesine ciddi kaynaklarla yatırım yapıyor. Bu da ona bu alanda ilerlemeyi ve öncü olmayı sağladı.
BAE uzay ve bilimlerine olan tutkusunu ve ilgisini de sürdürüyor. Önümüzdeki kasım ayında aya bir uzay aracı göndermeye hazırlanıyor. BAE’li astronot Sultan en-Neyadi, NASA uzay ekibinin parçası olarak bir uzay misyonuna katılacak ve uzayda altı ay geçiren ilk Arap astronot olacak.
BAE bundan önce de Şubat 2021'de Mars'ın yörüngesine "Umut Sondası"nı göndererek tarihi bir başarıya ulaşmıştı. Bu başarı Arap dünyasındaki gençlere bir umut mesajı gönderdi, BAE'nin umut ve beklentilerini, Arap ve İslam halklarının daha parlak bir gelecek özlemlerini temsil ediyordu.
BAE, daha kapsamlı bir ilerleme ve sürdürülebilir kalkınma ufkuna doğru ilerleme temelinde, ülkedeki ekonomik ortamı, yatırım ve ticari altyapıyı geliştirmek, toplumun güvenliğini ve istikrarını desteklemek için son zamanlarda 40'tan fazla yasayı içeren federal mevzuat ve yasaları geliştirmeye yönelik en büyük projeyi başlattı.
BAE, 200'den fazla uyruktan insanların yaşadığı ve çalıştığı açık ve hoşgörülü bir destinasyon olarak hizmet vermeye devam etme vizyonunun yanı sıra umutları ve uluslararası taahhütleri doğrultusunda önemli yasal değişiklikler yaptı. Devlet sistemini bu alanda güçlendirmek için Ulusal İnsan Hakları Komisyonu’nu kurdu. Ayrıca işçilerin, kadınların ve çocukların haklarının desteklenmesi ve garanti altına alınmasında, azimli olanlar için yerel yasal çerçevelerin oluşturulmasında ve ilave uluslararası insan hakları sözleşmelerinin onaylanmasında büyük ilerleme kaydetti.
Dışarıda, BAE, doğal afetlerden zarar görenlere yardım etme düzeyinde insani varlığını sürdürüyor. BAE, hoşgörü, dayanışma, cömertlik ve bağış mesajını yayarak, yardım eli uzatarak ve toplumların acılarını hafifletmeye yardımcı olarak, gelecek için küresel insan dayanışmasının öncü bir modelini oluşturuyor. Devlet, herkesin güvenlik ve onur içinde yaşamasını sağlamak için, doğrudan destek veya uzman uluslararası kuruluşlar ve ortaklarla iş birliği yoluyla, afetzedelere yardım etmeye çalışmaya devam edecektir.
Bugün dünyamızın ihtiyacı olan şey, şu an tanık olduğu tehditlerle yüzleşmek için BAE'nin inandığı değerleri ve ilkeleri güçlendirmektir. Bu tehditlerin üstesinden ancak uluslararası iş birliği, hoşgörü, eşitlik, kapsayıcılık, ılımlılık, esneklik, bağış ve cömertlik yoluyla gelinebilir.