Tarık Alhomayed
Suudi yazar. Şarku'l Avsat eski genel yayın yönetmeni
TT

Batı yapımı İran insansız hava araçları!

Geçtiğimiz günlerde İran'ın Rusya'ya Ukrayna’yı hedef alması için tedarik ettiği insansız hava araçlarının (İHA) parçalarının yarısının ABD yapımı, geri kalanın yaklaşık üçte birinin ise Japonya ve Avrupa'daki şirketlere ait olduğu ortaya çıktı.
ABD merkezli Wall Street Journal’ın (WSJ) haberine göre, kâr amacı gütmeyen uzman bir şirketin yaptığı analiz, İran İHA’larının parçalarının aslında ABD, Avrupa ve ABD ile müttefik olan ülkelerden geldiğini ortaya koydu.
Bu haberi nasıl nitelendireceğimizi kestirmek zor. Buna başta ABD yaptırımları olmak üzere uluslararası tüm bu yaptırımların ortasında sadece şok edici mi denir yoksa skandal mı ya da Batı’nın İran rejimiyle uğraşmadaki ihmalkârlığı mı?
Bu haber ne yazık ki, Demokratların İran rejimiyle ilişkisi hakkındaki popüler komplo teorisini besliyor. Bu teoriyi teşvik etmiyorum ya da desteklemiyorum. Ancak mesele, içlerinden bazılarını bildiğimiz çeşitli nedenlerden dolayı karmaşık görünse de aslında daha basit.
Şu bir kesin ki, özellikle Barack Obama'nın başkanlığından bu yana İran'la nükleer anlaşma yapmaya yönelik ABD-Demokrat gayreti, ABD'nin İran'la ilişkilerinde ihmalkârlığa ve hatta taviz verilmesine yol açtı. İran dosyasını yok sayan ve göz yuman ABD’deki solcu medyanın işlerinin devamlılığını kolaylaştırdı.
Örneğin sol çizgideki bazı medya kuruluşları, İran'daki protestoların 11. haftasına yaklaşmasına ve rejimin işlediği cinayetlere ve yaptığı keyfi tutuklamalara rağmen protestoları görmezden geldi ve iki hafta öncesine kadar yeteri kadar bu konuda haber yapmadı.
Bu medya kuruluşlarından bazıları, İran protestolarına şimdiye kadar ne kanal olarak haber bültenlerinde, ne de gazete olarak ön sayfalarında veya köşe yazılarında yer verdi. Tüm bunların önemli bir anlamı var:
ABD'nin Obama döneminden bu yana İran rejiminin yönetim düzeyindeki eylemlerini sistematik bir şekilde görmezden gelmesi ve göz yumması ile karşı karşıyayız. Medyada da bu görmezden gelme ve göz yummaya karşı sorgulama ve sorumluluk duygusu yok.
Eski ABD Başkanı Donald Trump’ın yönetimi, Kudüs Gücü Komutanı Kasım Süleymani'ye suikast düzenlediğinde -ki bu, İran rejiminin hala atlatamadığı bir darbedir- bazı Demokratların ve onlara bağlı medya kuruluşlarının gösterdiği tepkiler hala akıllardan silinmiş değil.
Bütün bunlar bize ABD’nin gevşekliğinin şaşırtıcı olmadığını söylüyor. Nitekim ABD’lilerin artık istihbarat eylemlerinde İran'a odaklanmadıklarına ve bunun İsraillileri İran'ın nükleer programına yönelik istihbarat çabalarını iki katına çıkarmak zorunda bıraktığına dair haberler geliyor.
Ayrıca, bu ABD-Demokrat umursamazlığı ve gevşekliği bize Demokratların, Husiler tarafından Suudi Arabistan ve Birleşik Arap Emirlikleri’ni (BAE) hedef alan İran İHA’ları tehlikesini ciddiye almadıklarınıgösteriyor. Irak ve Suriye'de bu İHA’ların kullanılması ya da Hizbullah'ın bunlara sahip olması umurlarında değildi.
Bütün bunlar, ABD Ortadoğu bölgesinin ve sakinlerinin güvenliğini hiçe sayarken, bu İHA’ların Ukrayna'yı hedef almasıyla işin renginin değiştiğini ve ABD’li ve Batılı kurumların İHA’ların bileşenlerini, yapım yerlerini ve ayrıntılarını soruşturmak için harekete geçtiğini gösteriyor.
Dolayısıyla, İran silahlanması hakkında daha fazla ayrıntı bulmak, bunun bölgemizin güvenliğine yönelik tehlikesi konusunda farkındalık yaratmak ve alçak sesle değil, yüksek sesle, kanıtlarla, tekrar tekrar ve profesyonel bir şekilde uyarı yapmak için daha fazla çaba göstermemiz gerektiğini gösteren bir ABD-Demokrat umursamazlığı ve ihmalkârlığı ile karşı karşıyayız.