Fas'ı neden seviyoruz?!

Arap dünyasının, Afrika’nın ve bu dünya üzerinde yaşayanların birçoğunun, Fas milli takımının şu anda Katar'da düzenlenen 2022 FIFA Dünya Kupası'ndaki performansına bir sevgi ve hayranlık hali içinde olduğunu söylersem abartmış olmam.
Bu heyecanlı turnuvadaki Fas’ın başarı hikayesi, sayfaları ve bölümleri sizi büyüleyen ve her sayfası bir öncekinden daha güzel olduğu için elinizden bırakamayacağınız muhteşem bir kitap gibidir.
Olağanüstü bir ruha ve sertliğe sahip adeta ölüme meydan okuyan yıldız futbolculardan oluşan Fas milli takımının, dünya sıralamasında ikinci sırada bulunan Belçika ile oynadığı ve kesin bir zafer elde ettiği maçın ardından açıklamalarda bulunan Teknik Direktör Walid Regragui, Neden bu turnuvada Dünya Kupası'nı kazanmayı hayal etmiyoruz? demişti. İnsanlar ona güldüler, sözleriyle alay ettiler ve onun hayal dünyasında bir halüsinasyon yaşadığını iddia ettiler. Ancak art arda her maçta ona karşı güven arttı ve birbiri ardına zaferler elde edildi ve taraftarlar Regragui ile aynı soruyu tekrarlamaya başladı: Neden biz Dünya Kupası'nı kazanmıyoruz!
Heyecan verici turnuvanın kalan maçlarında alınan sonuçlar ne olursa olsun, Fas milli takımı kendimize bakış açımızı değiştirmeyi büyük ölçüde başardı. Art arda gelen hüsranların asıldığı bir çiviye dönüşen ve hedeflerin seviyesini alçak bir yerde tutan ‘onurlu temsil’ deyimini bize ciddi ciddi gösterdi. Bunun gelecek nesiller üzerinde muazzam ve büyük bir etkisi olacak çünkü Fas'ın başarısı, her zaman anlatılacak, alıntı yapılabilecek ve öğrenilebilecek, tanıdık bir ortamdan ilham verici ve güzel bir hikâye.
Genç nesiller Bono, Hakimi, Merabet, Boufal, Ziyech ve Fas takımının geri kalan diğer yıldızlarının adlarını tekrar edecekler. Bu isimlerin çoğu geçim sıkıntılarıyla Fas toprakları dışında doğdu ve aralarında yoksullukla mücadele edenler de vardı. Yoksulluk ve geçim sıkıntısından kurtulup zamanla birer ulusal temsil ikonuna dönüştüler ve Avrupa profesyonel futbol dünyasına adlarını altın harflerle yazdırdılar.
Dünya doğal olarak herhangi bir çatışmada zayıf tarafı ve en az şansa sahip tarafı desteklemeye düşkündür. Fas milli takımında kendiliğinden olan şey budur.
Bu nedenle, Fas milli takımına yönelik artan küresel sempati ve her maçta daha fazlasını başarmaya teşvik edilmesi hiç şaşırtıcı değil, özellikle de turnuvanın final maçına ulaşmaya bir maç ve kupayı kazanmaya, kupaların en büyüğüne ulaşmaya iki maç kala.
Ancak Arap dünyasının Fas milli takımına desteğinin, duygu ve hislerin karıştığı başka bir hikayesi daha var; Büyük bir umuda bağlılığın, karşı konulamaz bir neşe arzusunun, tarihsel bir başarıya yönelik muazzam hırsın, başarısızlık korkusu karşısında kişinin kendine ve yeteneklerine inanma konusundaki şaşırtıcı ısrarının ve geçmişin hazin şoklarından ve acı verici başarısızlıklarından kaçmanın muazzam hikâyesi.
Bu nedenle, Fas milli takımının her zaferinden sonra, Atlas Okyanusu’ndan Umman Körfezi’ne kadar her yerde kapsamlı sevinç duygularının ortaya çıkması ve insanların sabahın erken saatlerine kadar şarkılar söyleyip dans ederek şehirlerin sokaklarında dolaşması şaşırtıcı değil.
Bunlar, Lübnanlı büyük yazar Hazım Sağıye'nin ‘Arabizm'e Elveda’ adlı önemli kitabında zekice tanımladığı gibi, “Baas'a, Nasırcılığa veya Arap milliyetçiliğe ait herhangi bir ideolojik slogandan uzak, Arap aidiyeti olarak adlandırılan insanın içinde gömülü kendiliğinden doğuştan gelen duygulardır.”
Sadece futbol değil. Ekonomik göstergelerin çoğunda, Fas’ın futbol başarısına ve güçlü performansına eşlik eden dikkate değer bir Fas ekonomik öyküsü var. İhracat hacminin yüzde 37,4 artarak 29 milyar dolara, turizm gelirlerinin yüzde 150 artarak 62,2 milyar dirheme, ilk dokuz ayda otomobil ihracatının 6,5 milyar dolara, kişi başına düşen gayri safi yurtiçi hasılanın 3 bin 696 dolara ve 2022’nin Eylül ayı sonunda işsizlik oranının 11,4’e, enflasyonun ise yüzde 8,3’e gerilediği açıklandı. Gelecek yıl için bütçenin yüzde 15,45 artışla 54 milyar dolara yükselmesi ve önümüzdeki yıl 300 milyar dirhem yatırım harcaması bekleniyor.
Fas'ın FIFA 2022 Dünya Kupası'ndaki hikayesi, hayat sizi ne kadar hayal kırıklığına uğratsa da bir amaç uğruna mücadele ve azim iplikleriyle örülmüş keyifli bir hikâye. Bu, zorlukların üstesinden gelmek ve neredeyse imkânsız olan başarıya ulaşmak için kendi yeteneklerine inanmanın hikayesi. Ve bu, istisnasız herkesin sevdiği ilham verici bir hikâye.
‘Yürü yürü, niyetini halis tutarsan Allah ihtiyacının karşılığını verir’ nidalarıyla ve oyuncuların annelerine sarılıp öptüğü veya kollarını yukarıya kaldırıp tuttuğu sevimli sahnelerle…
Hafızalara uzun süre kazınacak bu sözler ve sahneler Fas’ın başarı hikayesinin bir bölümü olacak.