Şu anda Irak'ın güneyindeki Basra el-Fayha'da düzenlenen Körfez Futbol Şampiyonası, ilk müsabakaları 1970 yılında Bahreyn'de yapıldığından bu isimle anılan eski bir organizasyondur. Peki, Tahran bugün şampiyonayı Basra'da her zamanki adı olan ‘Körfez Kupası’ ismi altında düzenlemeye neden kızıyor?
İran rejimi kızgın ve Irak'ın Tahran'daki büyükelçisini, Körfez'e Fars Körfezi adının verilmemesine ilişkin resmi bir kınamayı kendisine iletmek için çağırdı.
Irak Başbakanı Muhammed Şiya es-Sudani, İran'a bağlı Şii ve Şii olmayan güçlerin desteğiyle gelmesine rağmen Arap Körfezi tanımlamasını kullandığı için eleştirildi. Ancak İran'a yanıt olarak herhangi bir şey açıklamadı.
Haberde de belirtildiği gibi dikkat çekici olan, İran'ın Basra'da düzenlenen 25. Körfez Kupası’nda Irak Milli Takımı’nın Suudi Arabistan’ı yenmesinden sonra Irak'a göndermeyi planladığı tebrik telgrafında, Irak'ın ‘kardeşi’ ifadesi, ‘Fars Körfezi’ ifadesiyle kullanılmış.
Sadr Hareketi lideri Mukteda es-Sadr’da çatışma alanına girdi. Arap Körfezi tanımını kullanmakta ısrar etti ve kasıtlı olarak Arap Körfezi ibaresini tweetinde parantez içine aldı.
Sadr Hareketi'nin liderlerinden İsam Hüseyin'in Şarku’l Avsat tarafından aktarılan şu yorumu beni çok etkiledi:
“İran 40 yıldır İslam Cumhuriyeti olduğunu söylüyor. Ancak bugün Fars Körfezi yerine Arap Körfezi adının verilmesine yapılan itiraz, onların İslami değil ulusal bir cumhuriyet olduğunu gösteriyor.”
Gerçek şu ki, İslami enternasyonalizme çağrıda bulunan ve iddia ettiği gibi İslam öncesi ulusal eğilimleri reddeden bir rejimin ulusal benliği üzerindeki bu ısrarı, Arap Körfezi'nin hikayesiyle sınırlı değil. Daha ziyade, bazı Iraklılar bize, Dicle Nehri’nin Irak topraklarında Fırat Nehri’yle birleşme yeri olan Şattülarap için İran sözlüğünün ‘Arvand’ terimini kullandığını hatırlattı.
Bugün Irak'ın koşullarına göre şampiyonanın organizasyonel başarısı, özellikle Irak'ın Arap komşularıyla resmi bir ‘Arap’ şampiyonası bayrağı altında kardeşlik duygularının taşmasıyla İran'ı ve takipçilerini memnun etmeyen bir olay. Ama aynı zamanda bu, sıradan Iraklılar arasında neşe duyguları uyandırdı.
İran'ın Basra'da düzenlenen 25. Körfez Kupası’nın adının ‘Arap Körfezi Kupası’ olarak adlandırılmasını kınayan açıklamalarına yanıt olarak binlerce Iraklı son günlerde ‘el-Halic el-Arabi’ (Arap Körfezi) etiketiyle tweet attı.
Bu, üzerinde çokça düşünülmesi gereken bir şeydir. Irak ile Arap Körfez ülkeleri ve diğer Arap ülkeleri arasındaki Arap duygularını derinleştirmek için üzerine inşa edilebilecek gizli potansiyelleri ortaya koyuyor. Bu duygu her zaman İran'a düşman olsun demiyoruz. Aksine, gerçek, kendiliğinden ve uydurulmamış bir duyguyu derinleştirmek için söylüyoruz. Bu arada, İran'ın ideolojik makinesi, daha önce Lübnan’da Hizbullah ve sonrasında Yemen'de Husiler ile yaptığı gibi, Irak'ı doğal Arap çevresinden izole etmek istiyor.
İran rejimi, tüm gaddarlığı ve ayak diremesiyle Arap güvenliğine zarar vermeseydi, o zaman Körfez'in Arap Körfezi, Fars Körfezi, Basra Körfezi olarak adlandırılması sorunu ortaya çıkmazdı.
Iraklı Basra şairi Bedir Şakir es-Seyyab'a Allah rahmet eylesin, “Körfez'e sesleniyorum, ey Körfez.”
TT
Basra... Körfez'e sesleniyorum, ey Körfez!
Daha fazla makale YAZARLAR
لم تشترك بعد
انشئ حساباً خاصاً بك لتحصل على أخبار مخصصة لك ولتتمتع بخاصية حفظ المقالات وتتلقى نشراتنا البريدية المتنوعة