Biden'ın konuşması ve 2024 provası

ABD Başkanı Joe Biden'ın bir önceki akşam geç saatlerde yaptığı Birliğin Durumu konuşması sadece sıradan bir siyasi açıklama değil, daha çok 2024 seçimlerine aday olmaya yönelik bir niyet beyanıydı. Yakın gelecekte bu adımı resmen duyurmaya hazırlandığına dair artan beklentilerle birlikte, konuşmanın seçim programını hazırlamak için bir prova olduğu açıktı. Bu nedenle, yorumcular ve seçmenler arasında hangilerinin yankı uyandıracağını araştırmak için belirli konulara ve mesajlara odaklandı.
78 dakika süren ve Birliğin Durumu'na ilişkin en uzun ikinci konuşma olan (en uzun konuşma 2019'da Donald Trump tarafından yapıldı ve 82 dakika sürdü) konuşmasında Biden iyimser bir üslup benimsemeye önem verdi. ABD’nin şimdi iki yıl öncesine göre daha güçlü ve istikrarlı olduğunun altını çizdi.
Yönetiminin rekor iş fırsatları yarattığından ve 50 yılı aşkın bir süreden bu yana en düşük işsizlik oranını elde ettiğinden bahsetti. Ayrıca, 10 yıldan fazla bir süredir altyapıya yapılan en büyük para enjeksiyonuna ve temiz enerjiye yapılan yatırımlara değindi. Keza silahlı suçlar ve polis şiddeti konularına da değinerek, Kongre üyelerini, ABD'yi dehşete düşüren ve dünya genelinde yankı bulan bir cinayetle Memphis'te polisler tarafından öldürülen Tyre Nichols'un annesinin yaptığı çağrıya yanıt vermeye çağırdı. Beyaz Saray, Nichols'un ebeveynlerini de konuşmaya katılmaya davet etmiş ve onları tribünde Başkanın eşinin yanına oturtmuştu.
Biden tabii ki Ukrayna savaşını ve ABD'nin Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’e karşı koymadaki rolünü veya Çin ile gerilimi ele almayı unutmadı. ABD savaş uçaklarının birkaç gün önce Çin gözlem balonunu düşürmesine açıkça atıfta bulunarak, kendisini herhangi bir şeyin tehdit ettiğini hissettiğinde ülkesinin güvenliğini savunacağının garantisini verdi.
Başkan, Temsilciler Meclisi'nde çoğunluğu kontrol eden Cumhuriyetçileri, ekonomiyi yeniden inşa etme ve Amerikan demokrasisine güveni yeniden tesis etme "görevini tamamlamak" için kendisine yardım etmeye, yönetimiyle iş birliği yapmaya davet ederek, onlara meydan okumak için bu fırsattan yararlandı.
Ancak Cumhuriyetçiler, başkanlığının geri kalan döneminin sakin bir gezi gibi geçmesine izin vermekte istekli değiller. Tüm dosyalarını açmaya ve politikalarını ele almaya, bunlar ve oğlu hakkında soruşturma yapmaya kararlı olduklarını açıkça beyan ettiler. Kaldı ki göçmenlik dosyası ve yönetimin Kovid salgınıyla mücadele politikaları hakkında şimdiden dinleme oturumları düzenlemeye başladılar.
Yaşı, zindeliği, dil sürçmeleri ve bir dönem daha iktidarda kalması bir yana, uzun seçim kampanyalarının zorluklarına katlanma gücü hakkında devam eden sorgulamalar ve tartışmaları iyi bildiğinden, Biden, konuşma sırasında, bir dönem daha başkanlığın yükünü taşıyabileceğine dair şüphecileri tatmin edecek şekilde görünmeye önem verdi. Enerjik, kendinden emin görünüyordu ve pek kekelemiyor, dili sürçmüyordu. Dahası sözünü kesen Cumhuriyetçi milletvekillerine yanıt vermek veya onlarla tartışmak için birkaç kez yazılı metnin dışına çıktı. Çok sayıda Amerikalının bu sahneyi takip ettiğini iyi biliyordu.
Sağlığıyla ilgili şüphecilerin tamamı Cumhuriyetçi kamptan muhalifleri ve rakipleri değil, mesele bizzat Demokrat Parti koridorlarında da tartışılıyor ve aynı şekilde ABD’de kamuoyunun geniş bir bölümünü meşgul ediyor. Amerikan haber ajansı Associated Press tarafından yayınlanan bir kamuoyu araştırması, seçmenlerin yalnızca yüzde 22'sinin başkanlığa yeniden aday olmasını desteklediğini gösterdi. Demokrat seçmenler arasında bile yeniden adaylığını destekleyenlerin oranı yüzde 37 oldu. Çoğunluk 2024'te 82 yaşında olacağı için yaş faktörü nedeniyle ve başkanlığın yükünü ikinci bir dönem taşıma gücü ve yeteneğiyle ilgili endişelerle yeniden aday olmasına karşı çıkıyor.
Bu seferki seçim kampanyaları geçen seçimlerdeki gibi olmayacak. 2020 başkanlık seçiminin aksine Biden, seçmenlere hitap etmek için sık sık görünmesi ve sürekli eyaletlere seyahat etmesi gerektiğini görecek. 2020'de korona pandemisinin seçim kampanyalarını etkilemesi, eyalet turlarını ve buradaki mitingleri sınırlaması, onun avantajına olmuş, pek çok seyahatin, seçim mitinginin ve uzun konuşmaların zorluğundan onu kurtarmıştı.
İroni şu ki, birçok Demokrat, Biden’ın yarıştan çekilmesinin seçmenler arasında popüler olmayan yardımcısı Kamala Harris'in adaylığına kapı açmasından endişe ediyor. Ancak bu, Başkanın seçim yarışının dışında kalması halinde partiden başka aday olmayacağı anlamına gelmiyor. Daha genç ve bazıları belki daha popüler olan iddialı ve istekli isimler her zaman vardır.
Seçim kampanyasında rakibi 2024'te 78 yaşında olacak Trump olursa, yaş karşılaştırması, Biden için daha kolay olabilir. Ancak Cumhuriyetçi rakibi Florida Valisi Ron DeSantis gibi seçim yılında 46 yaşında olacak biriyse, seçmenlerle sorun yaşar.
Desteklediği ve 2020 başkanlık seçimlerinin sonucuna hile karıştırıldığı ve Trump’tan çalındığı iddialarını destekleyen adayların çoğunun Kongre ara seçimlerinde kaybetmesinin gösterdiği gibi ezeli rakibi Trump'ın kendi partisi içindeki etkisinin gerilediğini, popülaritesinin azaldığını görmek Biden’ı mutlu edebilir. Sadece bu da değil, ara seçimlerdeki bu yenilgi birçok Cumhuriyetçiyi belki de Trump durağından ayrılma, yaklaşan başkanlık seçimleri savaşında onlara liderlik edebilecek yeni bir yüz arama zamanının geldiğine ikna etti.
Cumhuriyetçiler için sorun, Trump'ın sportmenlikle yenilgiyi kabul edecek ve sessizce çekilecek biri olmaması. Eski başkan daha şimdiden fırtınalar koparmaya, yaklaşan seçimlerde yarışmak için adaylığını hızla resmen açıkladıktan sonra partisinin saflarındaki potansiyel rakiplerini hedef almaya başladı.
Daha da kötüsü, parti içindeki ön seçimleri kaybederse Cumhuriyetçiler tarafından seçilecek herhangi bir adayı desteklemeyi reddedebileceğini ima etmeye de başladı. Bu, Beyaz Saray'a dönme fırsatını kaybetmek istemeyen parti liderleri için gerçek bir korku senaryosunu temsil ediyor.
Geçen hafta bir radyo kanalına verdiği röportajında ​​Trump'a, ön seçimleri kaybetmesi halinde parti tarafından 2024 seçimleri için seçilecek herhangi bir adayı desteklemeyi taahhüt edip etmeyeceği sorulduğunda, yanıtı belirsizdi ve sonucu kabul edeceğine dair net bir işaret vermedi. Bu durumda başkanlık seçimlerinde yaptığı gibi sonuçlara "hile karıştırılmış" ve asıl kazananın kendisi olacağını da iddia etmedi.
Partinin seçimini kabul etme taahhüdünde bulunmak yerine, Ron DeSantis, eski dışişleri bakanı Mike Pompeo, eski ABD BM Daimi Temsilcisi Nikki Haley gibi potansiyel Cumhuriyetçi rakiplerini hedef aldı. Haley’in Cumhuriyetçi Parti biletini kazanarak başkanlık adayı olmak için önümüzdeki hafta aday adaylığını resmen açıklaması bekleniyor.
Trump, Cumhuriyetçiler için bir sorun olabilir, ancak Biden'ın bir sonraki seçim turunda karşılaşmayı tercih ettiği aday olmaya devam ediyor. ABD ve belki de dünyadaki pek çok kişiye gelince, en iyi senaryo, bu iki adamın yaklaşan başkanlık seçimleri sahnesini terk etmesi ve yeni, farklı bir sayfa açılması olabilir.